22 Ocak 2025 23:27

Müstakbel mühendislerin gelecek planlarında ışık yok

Sohbetimiz bize mühendislik öğrencilerinin zorlaşan akademik hayat ve gelecekteki çalışma hayatına müdahale etmesinin zorunluluğunu gösteriyor.

Müstakbel mühendislerin gelecek planlarında ışık yok

Fotoğraf: Pixabay

Ayçe İdil OKATAN ve Dağlar Eren TEKŞEN

Boğaziçi Üniversitesi

Kimya ve bilgisayar mühendisliği bölümlerinde okuyan arkadaşlarımızla gelecekte ne yapacağımıza dair sohbet ettik. Akademik eğitimlerinden aldıkları verimi, maaş beklentilerini, hangi kurumda ve alanda çalışmak istediklerini sorduk. Çalışma koşullarından yapmak istedikleri işlere kadar çeşitli cevaplar aldık.

İŞİ ÖĞRENMEK İÇİN ÜCRETSİZ STAJ ÖĞÜTLENİYOR

Çoğu arkadaşımız zaten zorunlu staj yaptığından dolayı sektöre dair az çok gözlem yapabilmiş durumda. Staj yapanlardan birçoğu yaptıkları stajı kendilerini geliştirecekleri bir fırsat olarak görüyorsa ücreti gözden çıkarmayı kabul ediyor. Mezunlardan sektörde çalışan insanların kariyer zirvelerine, bölüm toplaşmalarında anlatılanların da buna katkısı çok. Bir arkadaşımız gelen bir konuşmacının mühendislik öğrencilerinin gerekiyorsa okurken ücretsiz çalışmak istiyorum diye şirketlere gitmesi, iş öğrenmesi gerektiğini öğütlediğini bile söyledi. Üniversitede gördükleri derslerin iş hayatına hazırlanılması için pek verimli olmadığını belirten arkadaşlarımız bu gibi yolları işlerinde uzmanlaşmak için ödenmesi gereken bir bedel olarak görüyor. Konu derslere geliyor…

DERS İÇERİKLERİ VE YOĞUNLUKLARI ÖĞRENCİLERİN ETKİ ALANINDA MI?

Derslerin güncel teknikler ve hızla genişleyen alanlar karşısında yetersiz kaldığı genel bir görüş niteliğinde. Baskın olarak hocaların inisiyatifinde olan ders içeriği ve düzeninin belirlenmesi ve derslerin yükü açısından orantısız ve hırpalayıcı bir eğitim süreci paylaştıkları mühendislik öğrencilerinin okurken en çok yakındıkları şey. Mühendislik öğrencileri kendi boş zamanlarında merak ettikleri alanlara dair araştırma yapmak için çok az vakit buluyor. Araştırdıkları, öğrenmek istedikleri, gelecekte çalışmak istedikleri alanların ders içeriklerine dahil edilme imkânı olduğunu tartıştığımızda ders içeriğini hocalar haricinde birinin belirleyebileceği aklımıza gelmemişti cevabını sıklıkla aldık. Biraz daha üstüne sohbet ettiğimizde içeriğe öğrencilerin de katkı sunmasının ne kadar yararlı olabileceğinden, eski yöntemlere sıkışmış, angaryalaşan ders içeriklerinin güncellenmesinin derslere ilgiyi arttıracağından, sektörde öğrenci emeğini sömürmek için hazırda bekleyen şirketlerden bizi kurtaracağından konuştuk.

Eskisinden farklı olarak öğrencilerin hem mezun olduktan sonra yaşam koşullarını garanti altına alacakları bir iş bulma kaygısı hem de okurken hayatını idame ettirecek bir ücreti kazanmak için okurken çalışması çok yaygınlaşan bir durum olmaya başladı. Hem çalışma hayatı hem de akademik hayatın yoğunluğu final dönemlerinde katmerlenmesi birçok öğrencinin dönemsel antidepresan ve kaygı giderici birtakım ilaçlar kullanmasına yol açıyor. Eğitimin koşulları sadece akademik olarak kazanımlarıyla değil de öğrencilerin yaşamını kuşatan birçok etkenle beraber ele alınmasının kritik olduğunu konuştuk.

MÜSTAKBEL MÜHENDİSLERİN GELECEK PLANLARI

Gelecek planlarına gelince tabii ki ilk konuşulan nerde çalışılacağı ve nasıl bir ücret beklendiği oluyor. Özellikle kimya mühendisi adaylarının şehir merkezine çok daha uzak fabrika ve üretim merkezlerindeki iş olanaklarının sosyal yaşamı kısıtlayıcı, her an üretimin garanti altına alınması amacıyla hazır tutulması için organize edildiği biliniyor. Ancak bu uzak fabrikalarda çalışma ve lojmanlarda yaşadıkları koşulların piyasaya göre yüksek bir ücret karşılığında dayanılabilir olduğu görüşündeler. Asgari ücret açısındansa: “4 kişilik aile hesaplanarak hesap yapılıyor ancak biz sadece kendimize bakacağız, aldığımız ücretlerle bekar bir insan geçinebilir” diyenler oldu. Ancak bunu zaten çok az olan burslarla 2-3-4 kişilik salonsuz evlere, on kişiden fazla olan yurt odalarına kıyasla bir iyileşme olarak görülmesinden kaynaklanıyor.

Birçok öğrenci de işlerde, stajlarda yoğun çalışmalarının karşılığının asla bu düşük ücretler olamayacağının altını çiziyor. Bazı şirketlerde mobbingin olduğunun haberleri de öğrencilerin arasında dolaşırken bu koşulları kabul etmemiz gerektiğini belirtenler de var. Bilgisayar Mühendisliği öğrencileri arasında ise özellikle start-up şirketlerin ve oyun sektörü gibi yoğun çalışma koşulları sunan şirketler bir tartışma konusu oluyor. Sürekli yeni bir yetenek geliştirmemiz, yeni teknikler öğrenmemiz, uzun saatler çalışıp aynı zamanda çalışmak için her an müsait olmamız bekleniyor. Bunun yanında ücretler de bu çalışma koşullarının yanında düşüşte.

Sonuç olarak çalışma koşullarımızı ve ücretlerimizin hak ettiğimizin altında olduğu genel bir görüş niteliğinde olsa da zor geçen öğrencilik yıllarından sonra tam zamanlı çalışmamızla birlikte artan aylık gelirimiz durumun o kadar kötü olmadığına dair illüzyon yaratabiliyor. Derslerin de çalışma koşullarımızın da iyileşmesi için biz mühendis öğrencilerin müdahalesi sohbet ettikçe bize daha kaçınılmaz gözüküyor.

Evrensel'i Takip Et