Düşük ücret, ağır mobbing, yaygın güvencesizlik
DİSK'e bağlı Dev Turizm-İş Marmara Sendikasının Bölge Şube Başkanı Gökhan Aslan, turizm işçilerinin çalışma koşullarına ve iş güvenliği önlemlerine ilişkin Evrensel'e konuştu.
Mehmet Aslan'ın Evrensel'in Youtube kanalında katıldığı programdan bir ekran görüntüsü | Fotoğraf Evrensel
Zeliş IRMAK
İstanbul
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonuna bağlı Dev Turizm-İş Marmara Sendikasının Bölge Şube Başkanı Gökhan Aslan, turizm işçilerinin çalışma koşullarına ve iş güvenliği önlemlerine ilişkin Evrensel’e konuştu.
Mevcut düzenin işçi sınıfında ekonomik ve sosyal bir yıkım yarattığını, turizm iş kolunda bu koşulların ağırlaştığını vurgulayan Aslan; “Düşük ücretler, ağır çalışma koşulları ve sistematik bir mobbing var. 1.5 milyon kayıtlı turizm işçisi var ancak bunun çok daha üzerinde bir kayıtsız çalışma var. Sezonluk işçi arkadaşlarımızın sezon bittikten sonra hiçbir güvencesi kalmıyor. Bu arkadaşlarımızın ne sosyal güvencesi ne de bir gelir güvencesi oluyor” ifadelerini kullandı. Kayıt dışılığın sektörde kalıcı hale getirildiğini ifade eden Aslan ücretlere dair ise “Ancak asgari ücretin biraz üzerinde ücret alınıyor. İş kolundaki arkadaşlarımız bahşişle kazancını yükseltmesi için motive ediliyor. Bu oldukça sıkıntılı bir durum. Yoğun iş baskısı altından bir taraftan da güler yüzlü hizmet sunulması bekleniyor. Sürekli bizden güler yüzlü hizmet bekleniyor. Ancak içinde bulunduğumuz koşullar patronların yüzünü güldürüyor. Otel içerisindeki hizmetler taşerona verilmiş durumda. Bunun kendisi de iyice denetimsiz hale getirdi buraları” dedi.
"EN ÖRGÜTSÜZ İŞ KOLLARINDAN"
Örgütlenme oranının düşüklüğüne dikkat çeken Aslan, “En örgütsüz diyebileceğimiz iş kollarından biri. İnşaat, turizm gibi alanlarda istihdam büyüyor. Ancak sendikal örgütlülük oldukça zayıf. İş kolunda tek yetkili sendika var” bilgilerini paylaştı.
Türkiye’nin bir işçi mezarlığına döndüğünü ifade eden Aslan, “Bunların ana ekseni kâr odaklı, bu amaçla artırılan temponun yol açtığı sorunlar bunlar. Bizde sanki çalışma koşulları hayati risk barındırmıyor gibi gözükmüyor ancak öyle değil. Yakın zamanda Gayrettepe’de bir kulüpte yaşanan işçi katliamı, İzmir ve Denizli’de mutfaklardaki tüplerin patlamasıyla yaşanan katliamlar bunun örneği. Sendikal örgütlüğün bu baskıyı ortadan kaldırabileceğini, işçi sağlığı ve güvencesini sağlayabileceğini düşünüyoruz. Bu nedenle turizm işçilerini hayatta kalabilmek için, insanca yaşayabilmek için sendikalı olmaya davet ediyorum” diye konuştu.