Emeklilerden "tencereli” eylem: Suyu kaynatıp çocuklarımıza çorba diye içireceğiz

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Emekli-Sen üyeleri, “Barınamıyoruz, geçinemiyoruz, yaşayamıyoruz” diyerek Okmeydanı Anadolu Parkı’nda çadırlı ve “küçük tencereli” eylem yaptı. Sendikanın Şişli ve Beyoğlu Şube Başkanı Hasan Karakazan, “Hani diyorlar ya, dilimleri küçültün diye. Küçülte küçülte tencereler bu kadar oldu. Suyu kaynatıyoruz. Çocuklarımıza çorba diye bunu içireceğiz. Utansın bu hükümet” dedi.

“Barınamıyoruz, geçinemiyoruz, yaşayamıyoruz” sloganıyla DİSK Emekli-Sen üyeleri bugün eylem yaptı. Okmeydanı Anadolu Parkı’ndaki “çadırlı” ve “küçük tencereli” eylemde, “AKP şaşırma, sabrımızı taşırma” ve “Saraya değil, emekliye bütçe” sloganları atıldı.

Hazırlanan ortak açıklamayı DİSK Emekli-Sen üyesi Hülya Yalçın okudu.

"EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI ASGARİ ÜCRETE YÜKSELTİLSİN"

“Hükümet, geçtiğimiz yıl emeklilerin canına kast etmişken bu yıl da çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğine göz dikmiştir” diyen Yalçın, şunları söyledi:

"Ne canımızdan ne çocuklarımızdan ne de torunlarımızdan vazgeçeceğiz. Bugün emeklilerin çok büyük bölümü asgari ücretin ve açlık sınırının altında yaşam mücadelesi vermektedir. Emeklileri bir ülkede belirlenen en düşük ücret tutarından daha düşük aylıklara mahkûm etmek kimsenin haddine değildir. En düşük emekli maaşı, asgari ücret düzeyinde belirlenmelidir. Emekliler de toplumun diğer tüm kesimleri gibi ve hatta yaşam döngüsündeki yerleri gereği daha de yakıcı biçimde ekonomik krizden etkilenmektedir. Emeklilere resmi enflasyon oranının dahi altında yapılan yüzdelik zamlar hiçbir anlam ifade etmemektedir. Yapılması gereken, en düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesinde olmak üzere tüm emekli aylıklarının asgari ücret zammı oranında artırılmasıdır. Bu ülkenin yurttaşlarının kaderi ne uluslararası sermaye çevrelerinin ne de sarayın iki dudağı arasına terk edilemez. Bu ülkenin yurttaşları için açlık, yoksulluk, sefalet kader değildir.”

DİSK Emekli-Sen Şişli ve Beyoğlu Şube Başkanı Hasan Karakazan da çadır önünde temsili olarak eline küçük tencereleri alarak “Hani diyorlar ya, dilimleri küçültün diye. Küçülte küçülte tencereler bu kadar oldu. Bununla 4 kişilik bir aile nasıl doyacak? İçinde hiçbir şey yok. Koyamıyoruz çünkü. Sudan başka kaynatamıyoruz. Et nereden alabileceğiz ki? Suyu kaynatıyoruz. Çocuklarımıza çorba diye bunu içireceğiz. Utansın bu hükümet” diye tepki gösterdi.

January 26, 2025

"EK İŞ YAPMASAM YAŞAYAMAM"

Emekli hemşire Emine Meriç, “30 yıllık emekliyim. 30 yıldır da ek olarak özel hastanelerde, özel hastalarda çalışıyorum. Emekli maaşıma baktım, bir gün önce 2 bin TL fark yatmış. Olsa da olur, olmasa da olur. 2 bin lira hiçbir zaman beni ferahlatmaz. Zam olduğu zaman enflasyonun yükseleceğini söylüyorlar. Bunu yükseltmeden de olabilir. Bazı hükümet giderleri, bazı devlet giderlerinde tasarrufa gidilebilir. Yurt dışında görüyoruz bütün bakanlar, cumhurbaşkanları, başbakanlar metrolarla gidiyor. Özel uçaklarla, özel araçlarla değil. Bazı tasarruflar yapılabilir. Emekliye buradan bir pay ayrılabilir. Ben İstanbul’da ek çalışmasam yaşayamam. İstanbul’dan gitmem lazım. Ev kiraları almış başını gidiyor” diye konuştu.

“ARTIK BU SÖZLERE KARGALAR GÜLÜYOR”

Zeki Altınbıçak da “Artık bu sözlere kargalar gülüyor. Bizi hakikaten çok cahil görüyor herhalde. Türkiye’nin nimetleri, varlıkları o kadar çok ki bir bu kadar emekliyi daha besler aslında ama maalesef israf çok. Elin Avrupalısı geliyor buraya, tatilini yapıyor beş yıldızlı otelde. Ben burada Akbil'e 10 lira para koydum da öyle geldim. Bir çay olmuş, sıradan kahvelerde 15 lira. 50-60 liraya olan yerler de var” dedi. (ANKA)