29 Ocak 2025 11:55
/
Güncelleme: 14:56

DEM Parti’den Siirt’e kayyım atanmasına tepki: Muhalif belediyelerin tümü kıskaçta

Gazetecilik yaptığı dönemde hakkında "terör örgütü üyesi olmak" iddiasıyla dava açılan Siirt Belediye Eş Başkanı Sofya Alağaş, dün Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. İçişleri Bakanlığı, Sofya Alağaş'a verilen cezanın ardından belediyeye Vali Kemal Kızılkaya'yı kayyım olarak atadı.

DEM Parti'den kayyım atanmasına tepki olarak yapılan açıklamada "İktidar halkın iradesine saldırmaktan vazgeçmiyor; darbecilikte, gaspta ve irade hırsızlığında ısrar ediyor. Tek tek herkese de sesleniyoruz: Bu darbeci anlayışa karşı hep birlikte duralım, siyasi görüşümüz ne olursa olsun demokrasi mücadelesinde buluşalım" çağrısı yer aldı.

“8 BELEDİYEMİZ İKTİDAR TARAFINDAN GASP EDİLDİ”

Güne yine bir kayyım darbesiyle uyanıldığının belirtildiği açıklamada şu ifadeler yer aldı: “İktidar halkın iradesine saldırmaktan vazgeçmiyor; darbecilikte, gaspta ve irade hırsızlığında ısrar ediyor. Bunu pişkin bir alışkanlık haline getirdi. Siirt Belediye Eş Başkanımız Sofya Alagaş’a hukuksuz bir şekilde verilen 6 yıl 3 aylık cezanın ardından Siirt Belediyemiz sabahın erken saatlerinde kayyım darbesiyle gasp edildi. Önceki kayyım darbelerinden de gördüğümüz üzere Siirt Belediyesi ablukaya alındı, halkın ve diğer seçilmişlerin belediyeye giriş çıkışları yasaklandı. Dün Batman’da ve diğer belediyelerimizde olduğu gibi, kadınların kentleri yönetmesine ve dolayısıyla iradelerine saldırı yapıldı. 31 Mart seçimlerinden bugüne Hakkâri, Mardin, Batman, Dersim, Halfeti, Akdeniz, Bahçesaray ve en son Siirt olmak üzere 8 belediyemiz iktidar tarafından gasp edilmiş oldu.”

“BUGÜN MUHALİF BELEDİYELERİN TAMAMI KISKAÇTADIR”

Açıklamada, bu darbeci anlayışın önü alınmazsa sadece Kürt coğrafyasıyla sınırlı kalınmayacağının daha önce belirtildiği ifade edildi: “Ne yazık ki bu uyarılarımızda da haklı çıktık. Artık kayyım darbeleri rejimin bir özelliği haline geldi. Kayyım sadece partimizle ve Kürt halkının belediyeleriyle sınırlı kalmadı. CHP’nin Esenyurt Belediyesi ile Ovacık Belediyesi de kayyım darbesiyle gasp edildi. İktidar ilk günden bu yana göz diktiği İstanbul Büyükşehir Belediyesini düşürmek ve el koymak için her türlü yolu deniyor. Kısacası, bugün muhalif belediyelerin tamamı, iktidarın aparatı haline gelen yargının kıskacındadır."

“DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE BULUŞALIM”

Meselenin belediyelerin gasp edilmesinden çok daha büyük ve tehlikeli olduğunu belirtilerek, “Kayyım rejimi kalıcılaştırılmaya, otoriter ve mutlak iktidar sağlamlaştırılmaya, her türlü demokratik hak kullanılamaz hale getirilmeye çalışılıyor. Kayyım darbeleriyle Türkiye’de 85 milyonun seçme ve seçilme hakkına el uzatılıyor. Sandık ve seçim anlamsız hale getiriliyor. Bu rejim, her kayyım darbesiyle, belediyelere yönelik her irade gaspıyla demokratik meşruiyetini yitiriyor. Bu meselenin hukukla, yargıyla, yasayla bir ilgisi yoktur. Mesele, iktidarın seçim ve sandıkla alamadığı belediyeleri gasp etmesidir; kendisine oy vermeyen seçmenin iradesine saldırmasıdır” denildi.

Açıklamada, son olarak birlikte mücadele çağrısı yer aldı: “Her yerde halk iradesini savunmaya devam edeceğiz. Kayyım atamalarında 2016’nın cevabını 2019’da, 2019’un cevabını 2024’te sandıkta verdiğimiz gibi, bu gasplara ve darbelere de cevabımızı vereceğiz. Öfkemizi demokratik siyasete olan kararlılığımızla biriktiriyoruz. Tek tek herkese de sesleniyoruz: Bu darbeci anlayışa karşı hep birlikte duralım, siyasi görüşümüz ne olursa olsun demokrasi mücadelesinde buluşalım.” (POLİTİKA SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et