29 Ocak 2025 16:01
/
Güncelleme: 16:06

Gazetecilerin dosyasında müşteki yok, ifadeyi terör savcısı aldı

Gözaltına alındıktan sonra adliyeye sevk edilen gazeteciler Barış Pehlivan, Seda Selek ve Serhan Asker'in savcılıktaki ifadeleri ortaya çıktı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun adını açıkladığı bilirkişiyle yaptığı görüşmeyi yayınladığı gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatılan ve gözaltına alınan gazeteciler Barış Pehlivan, Seda Selek ve Serhan Asker'in sevk edildikleri savcılıktaki ifadeleri tamamlandı.

Gazetecilerin terör savcısı tarafından alınan ifadeleri ortaya çıktı.

"ÖNCEDEN HABERDAR DEĞİLDİM"

Gazete Duvar'dan Furkan Karabay'ın haberine göre bahsi geçen ses kaydı yayınlandığı sırada canlı yayında olan olan Seda Selek suçlamaya konu program sırasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun basın toplantısı yaptığı bilgisi geldiğini, doğal olarak bu konu üzerinde programın ilerlediğini söyledi. İmamoğlu’nun açıklamalarının canlı yayınlandıktan sonra bu yayına ilişkin konuştuklarını belirten Selek, rejiden, Barış Pehlivan’ın bilirkişi ile röportaj yaptığının iletildiğini ifade etti. Selek, röportaj kaydından ve yayınlanacağından önceden haberdar olmadığını,  bilirkişiyi etkileme veya yönlendirmeye yönelik herhangi bir beyanı olmadığını söyledi.

"GAZETECİLİK REFLEKSİ İLE SÖZ HAKKI TANIMAK İÇİN GÖRÜŞTÜM"

Barış Pehlivan da ifadesinde İmamoğlu’nun basın toplantısının bitiminde gazetecilik refleksi göstererek toplantıda bahsedilen bilirkişiye söz hakkı tanımak aracılığıyla aradığını, bilirkişi hakkındaki iddiaları sorduğunu söyledi. Pehlivan, konuşmayı telefonundaki hoparlöre verdiğini belirtti. Konuşma sırasında gazeteci Kürşat Oğuz’un da yanında olduğunu belirten Pehlivan, sesi hoparlöre alma sebebinin konuşmayı Kürşat Oğuz’un da duyması ve not alması olduğunu ifade etti.

Pehlivan, konuşma esnasında Kürşat Oğuz’un gazetecilik refleksi ile herhangi bir eksiklik olmaması amacıyla görüşmeleri kaydettiğini gördüğünü belirtti. Görüşme kaydının Halk TV’de yayınlandığını canlı yayında öğrendiğini söyleyen Pehlivan, ses kaydının yayınlanmak amacıyla alındığını bilmediğini ifade etti.

Pehlivan, bilirkişi ile yaptığı görüşmenin gazetecilik refleksi ile gerçekleştiğini, herhangi bir şekilde bilirkişiyi etkileme faaliyeti amacı taşımadığını belirtti. Pehlivan yapılanların gazetecilik faaliyeti olduğunu vurgulayarak suçlamaları reddetti.

SERHAN ASKER SEGBİS İLE İFADE VERDİ

Ankara'da gözaltına alınan Serhan Asker ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında SEGBİS ile ifade verdi. Ankara Adliyesi'ndeki ifadesi sona eren Serhan Asker suçlamaları kabul etmediğini tekrarladı.

"MÜŞTEKİ YOK, DOSYA TERÖR SAVCILIĞINDA"

Halk TV'ye konuşan Serhan Asker'in avukatı Fuat Ağaoğlu, söz konusu suçun şikayete tabi olmasına rağmen dosyada müşteki olmadığını söyledi. Ağaoğlu ayrıca dosyanın basın savcılığında değil terör savcılığında olduğunu da belirtti.

Ağaoğlu, Serhan Asker'in sağlık durumunun iyi olduğunu ve SEGBİS salonunda tutulduğunu da söyledi.

AVUKAT ERSÖZ: ATILI SUÇUN YASAL UNSURU YOK

Gözaltındaki gazetecilerin avukatlarından Hüseyin Ersöz, savcılıkta ifade aşamasında yaptığı savunmada, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesini istedi.

Ersöz, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından yapılan basın açıklaması ekseninde konunun haberleştirilmesinin ifade hürriyeti ve basın özgürlüğü çerçevesinde suç oluşturmadığını vurgulayarak şu ifadelere yer verdi:

"Öyle ki bu tarz basın yayın faaliyetleri ile ilgili ses kaydına alma fiilinin gazeteciler tarafından bir konunun haberleştirilmesine ilişkin olması halinde suç oluşturmayacağına dair Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilmiş kararlar da bulunmaktadır. İrdelenmesi gereken bir diğer konu ise bilirkişiyi etkilemeye teşebbüs suçunun yasal unsurlarına ilişkindir. Öyle ki söz konusu suçun oluşabilmesi için kovuşturma aşamasında bilirkişilik görevi ifa etmiş olan bir bilirkişinin, bilirkişilik faaliyeti devam ederken etki altına alınmasının amaçlanması gerekmektedir. Oysa ki mevcut durumda kovuşturma aşamasında hali hazırda bilirkişilik görevi devam eden bir bilirkişi bulunmamaktadır.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından yapılan basın açıklaması incelendiğinde bilirkişi ile ilgili yapılmış olan değerlendirmelerin Beşiktaş ve Esenyurt Belediye Başkanları hakkındaki soruşturma sürecinde hazırlanmış olan bilirkişi raporuna ilişkin olduğu anlaşılabilecektir. TCK'nın 277. maddesinde 2014 senesinde yapılan bir değişiklikle soruşturma aşamasında bilirkişilik görevi yapan bir kişiye yönelik etkilemeye teşebbüs fiilinin işlenemeyeceği hususunu kanunumuzda düzenlenmiş haldedir. Diğer yandan bilindiği üzere bilirkişiler bir bilirkişi görevlendirmesi ile ve yaptırılacak yeminle görev başlarlar ve görevleri raporlarını tanzim edip savcılık dosyasına sunulmasıyla da sona erer. Bu çerçevede ses kaydının muhatabı olan bilirkişinin söz konusu belediye başkanlarının yargılandığı soruşturma dosyasına sunduğu raporun tarihi 3 Ocak 2025'tir. Yani atılı suça dayanak yapılan haberden 25 gün öncesidir.

Bu çerçevede atılı suçun yasal unsurları oluşmamıştır. Oluşmaması yanında işlenemez bir suç durumunun hasıl olduğunun da sayın savcılığınız tarafından göz önüne alınması gerekmektedir. Müvekkilimiz kamuoyunun yakından takip ettiği ve yapmış olduğu haberler sebebiyle de zaman zaman savcılıklara gelerek ifade verdiği bilinen, rahatlıkla ulaşılabilecek ve kaçma şüphesi altında bulunmayan bir gazetecidir. Tamamıyla gazetecilik faaliyeti kapsamında yapılan bir haberin dayanak gösterilerek müvekkilimiz hakkında bir gözaltı tedbiri uygulanmasının da orantılı olmayan bir müdahale anlamı taşıdığı ve özgürlük hakkı ihlali doğurduğu açıktır. Tüm bu açıklamalarımız, müvekkilimizin beyanları, hukuki nitelendirmemiz ve Halk TV kurumsal kimliği adı altında yapıla basın açıklaması göz önüne alındığında atılı suçun müvekkilimiz tarafından işlenmediği, suç işleme kastının bulunmadığı açıktır. Bu çerçevede müvekkilimizin serbest bırakılmasını ve söz konusu haberin basın özgürlüğü sınırları içerisinde kaldığı yüksek mahkeme kararlarıyla da açık olduğundan hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep ederiz." (MEDYA SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et