Barış ve demokrasi için iktidardan umut tükeniyor
Diyarbakır Yenişehir Millet Bahçesi’nde sohbet ettiğimiz yurttaşlar geçen 4 ayda barışa ve çözüme dair var olan umudunu yitirmiş durumda.
Elif Ekin SALTIK
Diyarbakır
MHP lideri Bahçeli’nin DEM Partililerle el sıkışmasıyla başlayan ve 4 aydır süren çözüm tartışmalarında İmralı heyeti hem PKK lideri Abdullah Öcalan’la 2 kez görüşme gerçekleştirdi hem de siyasi partilerle ve kitle örgütleriyle bir dizi temasta bulundu. Öcalan’ın 15 Şubat’ta bir mesaj açıklayacağı kulisleri dolaşırken geçtiğimiz gün AKP MKYK toplantısı sonrası konuşan AKP Sözcüsü Ömer Çelik ise İmralı’daki görüşmelerin tamamlandığını dile getirdi.
Yenişehir Millet Bahçesi’nde sohbet ettiğimiz yurttaşlar son günlerde peş peşe yaşanan gözaltılar ve tutuklamalar nedeniyle konuşmaktan endişe duyarken, geçen 4 ayda barışa ve çözüme dair var olan umudunu daha çok yitirmiş durumda.
Banklarda oturan iki yaşlı yurttaş ile sohbet ediyoruz ilk olarak. Yurttaşın biri Düzceli, pandemi ile birlikte eşini memleketi Diyarbakır'a taşınmış, diğeri Diyarbakırlı. “Kahvede çay verecekleri paramız yok, bir çay olmuş 10 lira. Aldığımız emekli maaşı ile çaya nasıl para verelim. O yüzden parka geldim, biraz sohbet etmek istiyorum deyip buraya oturdum” diyor Düzceli olan. 10 bin lira kira verdiğini eşinin akrabalarının yardımıyla geçindiğini anlatıyor. Zamanında AKP’ye oy vermiş. Özellikle sürece dair sohbetle devam ediyoruz: “Cumhur ittifakı kendine bir kılıf uydurdu buradan kendine bir rant çıkartacak. Uyumu sağladık, sistemimizi daha güzel oturtalım diyorlar, örümcek ağı gibi her tarafı sardılar zaten. 50 sene mücadele eden PKK tek bir sözle silah bırakır mı? Hadi bıraktı diyelim 3 kişi, dışarıdakiler ne yapacak? Bir güvence vermiyor iktidar. 100 senedir bu halkı yok sayıyor, 40 senedir de savaş var. Şimdi neyin barışını yapacak. Bak ben Düzceliyim, yıllardır gelmişim burada yaşıyorum, evlenmişim, aile kurmuşum. İnsanlar hayat birleştiriyor, sen halkları niye birbirine düşman ediyorsun!”
"ÖNCE DEMOKRASİNİN YOLUNU AÇSINLAR"
Diğer yurttaş ise “Hiçbir güven yok. Diyorlar ki silah bırakın ondan sonra demokrasi gelsin. 80 milyon yaşıyor bu ülkede, demokrasi bütün ülke için lazım” diyerek Cumhur İttifakı’nın ilk amacının Anayasa’yı değiştirip Erdoğan'ı tekrar seçtirmek olduğuna işaret ediyor. “Sonra da toplumu sindirecekler, baskıyı artıracaklar. Apo ben örgütü feshettim diyene kadar bu ülkede demokrasi yolu açılmayacak mı? Önce demokrasinin yolu açılacak, yasalar değişecek, insanların yaşama güvence altına alınacak. Yapılıyorsa böyle yapılsın, yüz yıldır yapmadılar da şimdi mi bunu yapıyorlar” diyor.
"HER ŞEY BİR PROJE"
Özellikle son birkaç gündür yaşanan gözaltı ve tutuklamalar nedeniyle insanlar endişelerini dile getiriyor, “Ağzını açtığın an gözaltına alıyor ya da tutukluyorlar” diyerek endişeyle yaklaşıyorlar ve konuşmaktan çekiniyorlar. Bir karı koca da bu kaygılarını dile getiriyor ancak sohbeti de sürdürüyor. Kadın yurttaş, “Kur'an kursunda çalışıyordum orada hep birbirlerinin akrabalarını alıyorlar İŞKUR üzerinden gelenler üzerinde de baskı kurmaya çalışıyorlar hep rant hep yandaşlık üzerinden dönüyor işler. Türkiye'yi kendi kafalarına göre kendi istedikleri gibi yönetiyorlar, bir projeleri var ve o projelerini adım adım hayata geçiriyorlar Bahçeli'nin süreci başlatmasındaki adımı da bu projenin bir parçası, Barış falan olmaz.” derken erkek yurttaş sözlerini şöyle sürdürüyor: “Abdullah Gül döneminde bir kere oy verdim AKP’ye ama şimdi deseler ki her şeyi yapacağız, asla oy vermem. Git camilere bir bak hep yandaş, akraba. Kimsenin ölmesini istemiyoruz ama bunlarla barış olmaz. Bahçeli bir rol üstlenmiş Erdoğan onu yönlendiriyor. Hâlâ da net bir şey yok. Erdoğan kaybetmemek için Abdullah Öcalan'ı Meclise bile getirir, sırf o koltuğu bırakmamak için.”
"İNSAN KORKUYOR, KONUŞAMIYOR"
Yürüyüş yapan iki yurttaşın yanına yaklaşıp kendimi tanıtıyor, sohbet etmek istediğini söylüyorum. “Sen direkt yanımıza gelince kusura bakma ama insan korkuyor, konuşamıyor” diyerek başlıyor sözüne bir vatandaş. Sonra devam ediyor: “Halk konuşabiliyor mu korkudan, sen sokağa çıkıyorsun bir şeyler sormaya çalışıyorsun ama bak endişemizden konuşamıyoruz da hemen herkesi tutukluyorlar. Erdoğan hakkında, yaptıkları hakkında hiçbir şey söyleyemiyorsun.”
"BUNLARLA BARIŞ DİYE BİR ŞEY OLMAZ"
Diğer yurttaş ise “Bu adımlar hep oyalama, taktik” deyip devam ediyor: “Süreci Bahçeli'nin yürütüyor olması acayip bir şey, kimse tam anlamıyla anlamıyor ne olduğunu ama aralarında bir fikir birliği var tabii ki. Suriye sürecinden bu yana son bir yıldır bu işler gizli yürütülüyor. İstihbarat başkanlığı yapmış Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bugün Suriye'de. Yıkılmış bir ülkede ne işi var, tabii ki bir çıkarı var. Bunlardan bir beklenti kalmadı, ülkenin demokratikleşmesi diye bir şey yok, o yüzden barış diye bir şey de yok, olmaz. Bizleri kandırmaya çalışıyorlar ama başka bir çaremiz de yok. Tek seçenek Erdoğan gibi gösteriyorlar, Erdoğan olmasa ülke mahvolacak, bitecek yıkılacak…”
"CHP KÜRT HALKINA BASKILARI GÖRMEZDEN GELİYOR"
Yurttaşlar CHP'yi, CHP lidere Özgür Özel'i de kayyumları, Kürt halkına baskıları görmezden gelmekle eleştiriyor: “Kayyım atandı, tutuklamalar yaşandı ne Özel ne İmamoğlu tek bir kelime etmedi bunların üzerine. Bir tek Mardin'e gittiler, o da Ahmet Türk'ün yanına. Bir şey oluyor, bir tutuklama akşam hemen tweet atıyor, eleştiriyorlar. Peki sen burayı niye görmezden geliyorsun, buradakiler için niye yapmıyorsun!”
Evrensel'i Takip Et