Melen Havzası atık, lağım, kimyasal içinde
Mimar Osman Güdü, “Melen Çayı’na Düzce’deki mahallelerin kanalizasyonları, sanayi tesisi atıkları ve kimyasallar dökülüyor. Çayın yakınlarındaki yapılaşma da cabası” dedi.
Fotoğraf: AA
Özlem Songül Abayoğlu
İstanbul
Melen Havzası’na kanalizasyon akıtıldığına ilişkin haberler geçtiğimiz hafta basında yerini aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesini hedef alan haberlerde, Melen Havzası’nın korunmadığı öne sürülürken biz de Melen Havzası’nın bugünkü durumunu, kirliliğinin nedenlerini Mimar Osman Güdü ile konuştuk. Osman Güdü, Melen’i kirleten unsurları tek tek anlatırken, Melen havzasının bugün İstanbul için ne kadar kritik olduğuna dikkat çekti.
MELEN’İN HEMEN YANINA SANAYİ SİTESİ
Melen Havzası’na kanalizasyon akıtıldığına dair görüntüler basında yayımlandı. Havzanın bugünkü durumu nedir ve İSKİ’nin havza üzerinde ne kadar yetkisi var?
Melen suyunun İstanbul’a getirilmesi süreci içerisinde İSKİ Melen Havzası’nı koruma alanı olarak yani İSKİ’ye bağlı havza bölgesi olarak ilan etti ve Düzce’nin büyük bir bölümü de havza içinde kaldı. Bu havza içinde yapılacak her türlü yapı için İSKİ’den kurum görüşü almak gerekiyor. Mesela sizin orada bir parseliniz var ve oraya yapı yapma imkanı var. Parsel imar planında olsa da İSKİ’nin onayı olmadan yapamıyorsunuz.
Melen Çayı’nın kirliliği ile ilgili 20 yıldan fazladır AKP tarafından yönetilen Düzce Belediye Meclis Üyesi ile konuştuğumuzda bana ilginç bir bilgi verdi. Akımlar Mahallesi’nin kanalizasyon şebekesinin arıtmaya bağlı olmaması nedeniyle bu mahallenin kanalizasyonunun tamamı direkt Melen Çayı’na boşalıyor. Düzce’de Cuma yeri Konuralp, Gölyaka’daki deşarj sistemleri tamamlanmadığı için, buradaki suların tamamı Melen’e maalesef kirli olarak veriliyor. Ayrıca Düzce’de merkezinde bulunan sanayi sitesinin arazisi değerli bir arazi konumuna geldiği için sanayinin kent dışına çıkarılması amacıyla Melen Çayı’nın kenarında Düzce Belediyesi iştiraki olan BELTAŞ tarafından sanayi sitesi yapıldı. Bu dükkanların fiyatları ilk başta 1 milyon civarındaysa bugün 6 buçuk milyona kadar çıktı. Bu sitenin de filtrasyon ve deşarj sistemleri yapılmadığı için o zamanlar BELTAŞ, İSKİ'den görüş almamış. Şu anda oradaki dükkanlara iskan verilemiyor. Çünkü İSKİ kabul etmiyor. İskan verilemediği için de çalışma ruhsatı verilemiyor.
HAYVAN LEŞİNDEN, TARIM İLACINA BİR SÜRÜ ATIK
Melen Havzası’na atılan hafriyat, çöpler, atıklar var. Bunlar zaman zaman belediye veya bazı kurumlarca engellenmeye çalışılsa da maalesef bu konuda başarılı olunamadığı için hayvan leşi de dahil bütün o yerlere atılıyor. Üstelik bunların da Melen suyu üzerinde çok ciddi riski var. Ayrıca Melen Çayı’na boşaltılan kimyasallar da var. Bu kimyasallar içinde tarım ilaçları dahil pek çok ilaç var. Melen’in yakınlarındaki bir fabrika atıklarını Melen’e akıtırken yakalanıyor, hatta ceza da kesiliyor. Ancak söylentiye göre daha sonra ceza ödemekten kurtulmuş.
Peki Düzce Belediyesi Melen Havzası’nı korumakla yükümlü değil mi, ya da korumak için nasıl bir faaliyet yürütüyor?
Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü İSKİ’ye ve İstanbul Büyükşehir “Yapılması gereken deşarj sistemleri için yatırımlarınızı tamamlayın. Bütüm lağım suları Melen’e akıyor” çağrısı yaptı. AKP Düzce’de 22 senedir iktidar. Melen için bugüne kadar doğru dürüst bir şey yapmadı. Yeni yerleşim alanlarının bir bölümü filtrasyona bağlı ama bir bölümünün hâlâ Melen Çayı’na verildiği söyleniyor. Akıllar Mahallesi'nde yeni yerleşim alanlarıyla birlikte nüfusun tüm sularının Melen’e akıtıldığı söyleniyor.
Bu Melen Çayı’nın çevresi ve yani Bolu il sınırından Adapazarı sınırına kadar giden bir çay bu. Bu sınır içerisindeki bütün Melen Çayı’nın sağında ve solunda yerleşim alanları, kontrolsüz yapılaşmalar ve kaçak yapılaşmış küçük sanayi ve üretim tesisleri var. Bunların tamamının atıkları da Melen Çayı’na akıyor.
Bu su İstanbullulara nasıl veriliyor peki?
Melen’in önüne bir baraj yapılmıştı. Bu baraj çatladığı için Melen’den yararlanması gerekenden çok daha az bir su, Anadolu yakasındaki Darlık Barajına pompalanıyor. Darlık Barajına pompalandıktan sonra oradan filtrelenerek Ömerli Barajına gönderiliyor. Ömerli İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 57’sini karşılar. Dolayısyla Anadolu yakasının büyük kısmı bu sudan faydalanıyor.
Melen Barajından bahsettik. Yıllardır onarılmayan bir baraj bir yanda, sürekli kirlenen su bir yandayken İstanbul’un su sorunu ne durumda?
Ömerli Barajı ve Ömerli Su Havzası Melen’den aldığı su takviyesi ile birlikte İstanbul için olmazsa olmaz. Çünkü İstanbul Havalimanı yapıldıktan sonra İstanbul'un su toplama noktaları yavaş yavaş yok edildi. Kanal İstanbul’un yer altı suları ile ilgili yaratacağı tehlike de gündemde. Velhasıl özellikle batı yakasında durum çok kötü. Dolayısıyla İstanbul’un artık Anadolu’yu sömürmekten başka çaresi kalmıyor. Üstelik şimdi Ömerli Havzası’nda yapı projeleri var. Biri Tuzla OSB. Burası kimyasal atık üretecek bir organize sanayi bölgesi. Ömerli Havzası’nı da büyük bir tehlikeye atacak.