30 Ocak 2025 13:29

Osmaniye'de artan maliyetler ve kuraklık üreticileri zorluyor

Türkiye genelinde devcam eden kuraklık Osmaniye'nin Kadirli'de üretici köylüleri derinden etkiliyor. Çiftçi Soner Cankurt, "Şu anda buğdayımız yanıyor. Geçen sene zaten para etmedi bir şey. Paramız yok, para yatırıp da tarlamızı sulayamıyoruz" derken çiftçi Mustafa Uzma ise "Normalde şu an 40- 50 santimetre civarında olması gereken buğday şu an 10- 15 santimetre civarlarında" dedi.

Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yağış olmaması ve havaların kurak gitmesi nedeniyle çiftçiler, ekinlerinin tehlikeye girdiğini belirtti. Çiftçi Soner Cankurt, şöyle konuştu:

"Çiftçiyim, bu sene tarlama buğday ektim. Kuraklıktan dolayı geçen sene bu zamanlar 30- 40 santimetreyken şimdi 10 santimetre dahi yok, kuraklıktan yanıyor. Tarlamın kenarında hemen kanal var dönümü 3 bin lira. On dönüm yeri sulasak 30 bin lira. Param yok sulayamıyorum, mahsullerimiz yanıyor. Şu anda buğdayımız yanıyor. Geçen sene zaten para etmedi bir şey. Paramız yok, para yatırıp da tarlamızı sulayamıyoruz. Yanıyor buğdaylarımız." 

"PERİŞANIZ, SULAMA YAPAMIYORUZ"

Çiftçi Yılmaz Aşcı ise "Ben çiftçiyim, buraya da yeşillik yaptık, ektik daha doğrusu. Ama yağmur yağmadığından dolayı sulayamıyoruz. Çeşme suyundan sulamaya çalışıyoruz ama olmuyor. Halimiz perişan. Sulamazsan telef olacak hepsi. Yok olur yani verim elde edemeyiz. Perişanız yani yağmur yağmadığından dolayı. İmkanlarımız kısıtlı olduğundan dolayı perişanız" dedi.

"TARLALARIMIZA SULAMA SİSTEMİ KURDUK"

Çitfçi Mustafa Uzma da şunları söyledi:

''Bu yıl tarlamıza buğday ektik. Kış mevsimi sıcak ve kurak geçtiğinden dolayı buğdayımız büyümedi. Normalde şu an 40- 50 santimetre civarında olması gereken buğday şu an 10- 15 santimetre civarlarında. Bundan dolayı tarlamıza yağmurlama sistemi kurduk, suluyoruz. Yağmur yağmadı barajlarda su sıkıntısı var, ondan dolayı yeraltı suyu ile şu an buğdaylarımızı sulamaya çalışıyoruz. Bizim sulama imkanımız var, biz sulayabiliyoruz yalnız su imkanı olmayan yerler var. Onlar suluyamadığından dolayı şu an buğdayları tehlikede. Su parası ödüyoruz kendi imkanlarımızla yaptırdığımız halde, su parası ödemek zorunda kalıyoruz. Parası olmayıp suluyamayanlar da var, su bulamayanlarda var. Allah yardımcımız olsun inşallah en kısa zamanda güzel bir yağmur yağar." (ANKA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et