İmamoğlu ifade verdi: 'Dört aydır yargı tacizinin en üst seviyesini yaşıyoruz'

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında başlatılan iki soruşturma kapsamında Çağlayan'daki İstanbul Adliyesinde ifade verdi. Polis adliye önünde bekleyenlere müdahale etti, biber gazı sıkıldı.

31 Ocak 2025 09:45
Son Güncellenme Tarihi: 31 Ocak 2025 14:15
Paylaş

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında başlatılan iki soruşturma kapsamında bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesinde ifade verdi. İmamoğlu'nun ifadesi yaklaşık 1,5 saat sürdü. İmamoğlu'nun adliye önünde açıklama yapması beklenirken polis destek için bir araya gelenlere müdahale etti, biber gazı sıkıldı. İmamoğlu polis saldırısı sonrası açıklama yaptı. Açıklama sırasında "Cumhurbaşkanı İmamoğlu" sloganları atıldı.

İMAMOĞLU: BÖYLE BİR İFADE GÜNÜ OLMAMALIYDI

Ekrem İmamoğlu, otobüs üstünden yaptığı açıklamada, "Gerçekten çok kapsayıcı bir sürecin içindeyiz. Burada olmayan siyasi parti yok. Bu benim için en büyük gurur vesilesi. İktidar partisi hariç bütün siyasi partiler, adaleti savunmak için, adaletin tesisi için bize destek olmaya geldiler. 16 milyon insanın temsilcisi burada böyle bir ifade vermemeliydi. Böyle bir ifade günü olmamalıydı. Bugünkü mesele adalet meselesidir. Hak, hukuk arama meselesidir. Geleceğimiz meselesidir" dedi.

"DÖRT AYDIR YARGI TACİZİNİN EN ÜST SEVİYESİNİ YAŞIYORUZ"

İmamoğlu, "Bugünkü mesele İstanbul'da kurulmaya çalışılan bir kumpasın geldiği sonuçtur. Hedefin ne olduğu belli. İstanbul'da dört aydır yargı tacizinin en üst seviyesini yaşıyoruz. Ama yılmadık, yılmayacağız. Haksızlığa, hukuksuzluğa karşı mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.

"Esenyurt'ta Ahmet Özer hocamızın sabahın köründe derdest edilerek hapse atılması, Beşiktaş'ta Rıza Akpolat'ın görevinden uzaklaştırılması süreciyle beraber, yargı eliyle süreci dizayn etme çabası devam etmektedir" ifadelerini kullanan İmamoğlu, kendisine destek verenlere teşekkür etti.

"SANDIK GELECEK, BU İKTİDAR GİDECEK"

İmamoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "'Mesele vatansa gerisi teferruattır' diyerek bir arada olduğumuzu gösteren değerli dostum, abim Mansur Yavaş'a teşekkür ediyorum. Aldatıldık diyenlerle işimiz yok. Biz aldatılmayız. Aldatıldık diyenlerden usandık. Biz adil bir düzen ve yargının bağımsızlığı için mücadele edeceğiz. Sandık gelecek, bu iktidar gidecek. Bizi engelleyemezler. Emniyet görevini yapsın, bu polis kardeşlerimizi masum vatandaşlarla karşı karşıya getirip milletvekillerinin gözüne gaz sıkmayı falan bıraksın. Biz gider polisimizin gözünün yaşını siler ayağının tozunu alırız. Bugün kötülük yapanların adil yargı düzeninde ifade vermesini sağlayacağız. Yargının önünde önünü iliklemesi için talimat veren zihniyeti bu ülkeden söküp atacağız."

YAVAŞ: İKTİDARA GELİNCE SİLİVRİ'Yİ KAPATALIM

Burada konuşan Mansur Yavaş da "Türkiye'yi açık hava cezaevine çevirmek istiyorlar. İnsanlar serbestçe fikirlerini söylemelidir. 'Silivri soğuktur' diyenler, bunun utanç verici olduğunu bilmeli. İktidara gelince Silivri'yi kapatalım, özgür bir başlangıç yapalım. Bu ülkede hukuk ve demokrasiyi hakim kılacağız" dedi.

İmamoğlu ise Silivri için, "Belki de orayı üretim üssü yaparız, eğitim üssü yaparız, ona hep birlikte karar veririz. O günler yakın mı? Bu millet hazır" dedi.

SAVCI DEĞİŞTİ

İmamoğlu'na, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ile ilgili sözleri ve CHP'li belediyelere dair soruşturmalarda görev alan bilirkişiyle ilgili "Turpun Büyüğü" başlıklı açıklaması nedeniyle soruşturma başlatılmıştı. İmamoğlu'na "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret", "tehdit", "terörle mücadele görev almış kişileri hedef gösterme" ve "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçlamaları yöneltiliyor.

Halk TV yazarı İsmail Saymaz'ın aktardığına göre; İmamoğlu'nun ifade vermesine saatler kala ifadesini alacak savcı değişti. Soruşturmalardan birinin nedeni olan Akın Gürlek ise hafta içinde izne çıktı.

BİNLERCE KİŞİ İMAMOĞLU'NA DESTEK İÇİN BULUŞTU

Sabah saatlerinden itibaren binlerce kişi İmamoğlu'na destek vermek amacıyla adliye önünde pankartlar ve dövizlerle toplandı. İstanbul'dan ve çevre şehirlerden gelen CHP'liler dışında alanda, Emek Partisi, SOL Parti, Sosyalist Emekçiler Partisi, İYİP ve KESK de dahil birçok siyasi pati ve kurum destek verdi. CHP lideri Özgür Özel adliye önüne gelmedi ancak destek mesajı paylaştı. Kitleden sık sık "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz' ve "Hak, hukuk, adalet" sloganları yükseldi.

Adliye önündeki meydana polis ekipleri ve TOMA'lar konuşlandırıldı, C blok kısmında da zırhlı araçlar bekletildi.

"HALKI KİMSE KARŞISINA ALAMAZ"

Alanda konuştuğumuz 20 yaşında bir belediye işçisi, gece vardiyasından çıkıp buraya gelmiş. Tekirdağ Belediyesinden çalışan genç işçi, "İmamoğlu burada olma sebebimizin çatısı. Ülkedeki tüm hukuksuzluklar için buradayız" dedi.

Bir ay önce Adana'dan İstanbul'a iş bulmak amacıyla taşınmış olan bir genç de alandaydı. Siyasal Bilimler mezunu işsiz genç, "Çoğu zaman ülkeye dair bir umudumun kalmadığını hissediyorum ama bu tür buluşmalar bana da yeniden umut aşılıyor. Benim beklentim sandıkta değil. Ya sokaktan başlayan bir hareketle olacak bu iş ya da kendileri bırakıp gidecekler, onu da yapmazlar zaten" diye konuştu.

Isparta'da gazetecilik okuyan bir genç de "Hayatımız yok, isteklerimize ulaşamıyoruz. Bugün İmamoğlu olur, yarın başkası. Yine burada olmamız gerekli, fark etmez. Halit Ergenç için de buradayım" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinde çalışan temizlik işçileri izin alarak alana gelmişler. Ekonominin durumundan şikayet eden işçiler, "Ekonominin durumu zaten ortada, çocuklarımıza para yetiştiremiyoruz. Yalnızca İmamoğlu için değil, her yerde adalet, hukuk istiyoruz" dediler.

Bir emekli memur yurttaş, “Eften püften bahanelerle, seçtiğimiz insanların yetkilerinin elinden alınmasını, hukukun kendi çıkarlarına göre yönlendirilmesini protesto etmek için geldim. Büyük bir kenti yöneten insan böyle basit yollarla görevinden alınamaz. Halkı kimse karşısına alamaz” dedi.

“BU DÜZENİN YIKILMASI İÇİN…”

İzmir’den gelen bir yurttaş da “Ülkede değil tüm dünyada haksızlığa uğrayanların hakkını savunmak için protesto etmeye geldim ve bunların çok yanlış olduğunu, 66 yaşından sonra da bağırarak dile getirmeye geldim. İzmir'den geldim. Bu düzenin artık yıkılması için elimizden gelen her şeyi yapmaya geldim” ifadelerini kullandı.

Asgari ücretin henüz cebe girmeden açlık sınırının altında kalmasına dair de bir yurttaş şunları söyledi: “12 bin lira emekli maaşı, 22 bin lira asgari ücret, 25 bin liradan başlangıç kira. Soruyorum, suç kimde? Bence halen daha iktidarda olan mevcut düzeni ayakta tutanlarda.”

MANSUR YAVAŞ: SİLKELEDİLER AMA…

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İmamoğlu'na destek için Çağlayan'a geldi. Yavaş, "Soruşturulmaz insanlar olduğumuza inanmıyoruz ama konuşması bitmeden soruşturulma açılması adliyeye gölge düşürüyor, yargılamaya gölge düşürüyor" dedi. Tutuklamaları eleştiren Yavaş, "Ağır cezalık bir suç değil. Niye tutukluyorsunuz? İnşallah bugünler de sona gerecek gerçekten hukukun üstün olduğu, yargının kimseden talimat almadığı bir Türkiye'ye hep birlikte kavuşacağız" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Belediyeleri silkeleyin" talimatı sorulan Mansur Yavaş, "Silkelediler. Silkelediler ama hiçbir faaliyetimizi, özellikle sosyal faaliyetimizi, yapacağımız hizmetlerin geri kalmasına izin vermiyoruz.  Aynen devam, daha fazla yapıyoruz" dedi.

EMEP GENEL BAŞKANI SEYİT ASLAN'DAN 'BİRLEŞİK VE KİTLESEL MÜCADELE' VURGUSU

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, İmamoğlu hakkında başlatılan soruşturmalar kapsamında Çağlayan'daki İstanbul Adliyesinde değerlendirmelerde bulundu. Aslan, "Ekrem İmamoğlu'nun şahsında bütün topluma vermek istedikleri mesaja karşı dayanışma içindeyiz. Bütün toplumsal güçler, siyasi partiler ve emek meslek örgütleri olarak tek adam iktidarına karşı toplumsal bir güç olarak ortaya çıkabilirsek, birleşik ve kitlesel bir mücadeleyi örgütleyebilirsek, bu antidemokratik uygulamalara karşı durabilir, daha demokratik bir zemine çekebiliriz" dedi.

"GREV YASAKLARINI DELEN METAL İŞÇİLERİ GİBİ MÜCADELE ETMELİ" 

Emek Gençli üyeleri de Çağlayan'daki buluşmaya katıldı: "Tüm bu baskı ve yasaklamalara karşı Türkiye gençliği, grev yasaklarını delen metal işçilerine yüzüne dönmeli, onlar gibi mücadele etmeli, hukuksuz yargılamaları tanımamalıdır. Tek adama karşı mücadeleyi büyütelim."

ALPER TAŞ: HALKIN BİRİKİMİ FAŞİZME İZİN VERMEYECEK

SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Alper Taş da "Mesele büyük bir mesele. Faşizmin kuşatması altındayız. Sivil faşizmi inşa çabalarına karşısında toplumsal muhalefetin harekete geçmesi ve birleşik bir halk muhalefeti için buradayız. Toplumun bütün dirençli kesimlerine dönük bir saldırı söz konusu. Gazeteciler, muhalif siyasi parti yöneticileri… İktidar yönetme kabiliyetini bütünüyle yitirmiş, halkın sorunlarını çözme kabiliyetinden bütünüyle uzaklaşmış, bir avuç sermayedarın iktidarı haline gelmiş vaziyette. Sopayla yönetmeye devam etmek istiyorlar ama bu halkın demokratik bir birikimi, bilinci var. Bu birikim faşizme izin vermeyecek" dedi.

CHP GENÇLİK KOLLARI BAŞKANI CEM AYDIN: 

Hakkında soruşturma açılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın da "Ekrem Bey ifade özgürlüğünü savunduğu için, gençleri savunduğu için yargılandı. Geçen hafta beni bir sabah polis eşliğinde ifadeye götürdüler. İmamoğlu'nun söylediği sözlerde ne var? Partisinden bir genci sabah erkenden 8 polisle götürmüşler ve bir söz söylemiş: 'Siz bizim evladımıza bunu yaptınız, biz kimsenin evladına bunu yapmayacağız'. Korkudan uyuyamıyorlar. Korkan hata yapar. Ahmet Özer ile başlayan süreç Rıza Akpolat ile devam etti. Ümit Özdağ'ın tutuklanması, benim gözaltına alınmam, Ekrem Bey'e jet hızıyla soruşturma açılması… Bu iddialar yargılanmıyor ama siyasetçiler, gazeteciler yargılanıyor. Bu, siyaseti yargı eliyle baskı altına almak demek. Türkiye'deki hiçbir muhalefet bu baskılara boyun eğmez ve eğmeyecek de. Mücadelemizi sahada, sokakta devam ettireceğiz" diye konuştu.

ADLİYEYE EŞİ İLE BİRLİKTE GELDİ

Ekrem İmamoğlu adliyeye eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte geldi ve binaya girdikten sonra asansörle ifade vereceği kata çıkıp Terör Suçları Soruşturma Bürosunun bulunduğu koridora girdi.

İmamoğlu saat 09.50’den itibaren, avukatları Kemal Polat, Mehmet Pehlivan ve Nusret Yılmaz eşliğinde ifade vermeye başladı.

POLİS BARİKAT KURDU, İZDİHAM YAŞANDI

Çevik kuvvet, büronun bulunduğu koridorun girişine kalkanlarla barikat kurdu. İmamoğlu'na destek olmak üzere aralarında Burhanettin Bulut ve Özgür Karabat'ın da olduğu CHP Genel Başkan Yardımcıları, CHP TBMM Grup Başkanvekilleri ile çok sayıda milletvekili ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ile çok sayıda avukat soruşturma bürosunun bulunduğu katta toplandı. Avukatların çoğunun barikatı aşarak soruşturma bürosu önüne gitmesine uzun süre izin verilmedi. Bu sırada koridorda yaşanan izdihamda zaman zaman polisle avukatlar arasında tartışma yaşandı. Koridora girişlerine izin verilmeyenler "Hak, hukuk, adalet" sloganları attı. Daha sonra avukatların koridora tek tek geçişine izin verildi.

İFADE İŞLEMİ 1,5 SAAT SÜRDÜ

İmamoğlu'nun ifade işlemi tamamlandı. İfade yaklaşık 1,5 saat sürdü.

BİBER GAZLI POLİS SALDIRISI

İmamoğlu'nun adliye önünde açıklama yapması beklenirken polis destek için bir araya gelenlere müdahale etti, biber gazı sıkıldı.

Daha sonra CHP İl Başkanı Özgür Çelik, adliye önünde toplanan kalabalığa, “Otobüsün oraya geçmeye izin vermiyorlar. Buraya gelin” diye seslendi. Kalabalık ile polis arasında bir kez daha arbede çıktı, polis ikinci kez biber gazı sıkarken, çok sayıda kişi etkilendi. 

Ardından destek için gelenler bariyerleri aştı ve İmamoğlu’nun konuşma yapacağı otobüsün önünde toplandı. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Kırklareli'nde genç kadının ölümüne ilişkin gözaltına alınan erkek arkadaşı tutuklandı

SONRAKİ HABER

Tiyatro oyuncusu Sezai Altekin hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa