5 Şubat 2025 22:33

“Birleşeceğiz, örgütleneceğiz, değiştireceğiz, kazanacağız”

Hatay’da depremin ikinci yıl dönümünde düzenlenen forumda konuşanlar mücadele çağrısı yaptı.

“Birleşeceğiz, örgütleneceğiz, değiştireceğiz, kazanacağız”

Fotoğraf: Evrensel/Volkan Pekal

Hatay 6 Şubat Platformu, Saray Caddesine düzenlediği yürüyüşün ardından KESK-TTB Deprem Koordinasyon Merkezi önünde forum düzenledi. Düzenlenen forumda söz alan konuşmacılar, hem Hatay’ı ve hem de yaşamlarını yeniden kurma sözü verdi.

HATİMOĞULLARI: BU KENTİ VE YAŞAMLARIMIZI YENİDEN KURACAĞIZ

Forumda ilk sözü DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları aldı. Hatimoğulları, “Biz bu depremde çok öldük. Yanı başımızdaki komşularımızın sesini duyduk ama bir şey yapamadık. ‘Sesimi duyan var mı?​’ diyordu komşularımız ama o sesler ilk günden sonra giderek azaldı. Teknik destek sağlansaydı çok canı kurtarabilirdik. Evlerden çıkarılan cesetler çarşaflara sarıldı. Bir ceset torbası bile yoktu. Devlet asli görevini yapmadı. O yüzden acımız, kayıplarımız bundandır. Depremin ikinci yılındayız; sarılmayan yaraların sarılması gerekiyor. 21 metrekareye hapsolmuş yaşamlar kurtarılmalıdır. Devlet, yaraları sarmak yerine rezerv alan ilan ediyor, depremzedeleri müşteri olarak görüyor. Demografik yapının değişikliği için insanın asgari düzeyde olan ihtiyaçların karşılanması gerekirken bu yapılmıyor. Biz bugün buradayken; sözümüz olsun, bu kenti ve kendi yaşamlarımız yeniden kuracağız.”

ARSLAN: BİR TALAN VAR

Daha sınra söz alan Dikmece Zeytin Direnişçisi Çiğdem Arslan şunları söyledi:

“İki senedir acılarımız hep konuştuk, ne yapmamız gerektiğini anlattık. Bu saatten sonra toprağımızı ve kentimizi kaybetmemek için birlik olmak zorundayız. Şu anda her yerden bir baskı var. İnsanlar evlerinden çıkarılmak isteniyor. Elimizdeki mahkeme kararına rağmen, yürütmeyi durdurma kararına rağmen karot almak istediler. Yakında daha fazla baskı bekliyoruz; Vakıflı Köyüne TOKİ el atmak istiyor. Oraya işyeri ve ev yapmak istiyorlar. Bu kadar ihtiyaç fazlası evler kimlere verilecek? Köylere kadar inşaatlar yapılıyor; ulaşım belirli değil, bu evler kimlere verilecek? Doğamıza yapılan bir katliam var, taş maden ocaklarından beton santrallerine kadar bir talan var. Başka hiçbir alternatifimiz yok. Kentimin bu kadar acı içinde kıvranmasına üzülüyorum.”

KOÇAK: YAŞANANLAR TESADÜF DEĞİL

KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ise şöyle konuştu:

"Hep birlikte 2 yıl öncede buradaydık. Bu düzenin temsilcilerinin hiçbir zaman halkın yanında olmadıklarını o gün de biliyorduk, bugün de. Ama  o gün sadece bizler burada değildik. Ama şunu da biliyorduk; bu ülkenin halkının bir vicdanı var. Ama bu günün örgütlenmeye ihtiyacı var. O gün yıkılan binaların altında yalnız kalmıştık ama yalnız kalmayacağımızı öğrendik. Artık mevsim değişkenliklerinden korkar olduk. Biz nasıl yaşayacağız! Bunlar tesadüf mü, bize bu kadar bedel ödetiyor. Tesadüf değil! Açlık sınırının yarısında ücretle geçinen bir emekliye konutunun güçlendirmesini söylüyorsan, orada gerçek bir çözüm var mıdır? Bu düzen bize çözümsüzlüğü dayatıyor. Bunu değiştirmek zorundayız. Bu iktidarın derdi yaşamı değil, betonu yerine koymak! Biz KESK olarak her zaman yanı başınızda olacağız. Hak mücadelenizde yanınızda olacağız."

IRMAK: YENİ BİR DÜNYAYI KURMAK GÖREVİMİZ

Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak da şun ifadeler kullandı:

"Türkiye’de ve dünyada savaşın, depremin pek çok felaketin bir suç örgütü var; kapitalizm. İnsan kanadığı yerden yanıyor. Sadece AKP iktidarı döneminde, bu tür felaketlerde, 20 yılda yaşamını yitiren sayısı 100 bin. Bizim bütün bunlara karşı iyiden yana bir dünya biriktirmek. Bu forumları anlamlı kılan bu. Bu acıların yaşanmaması için bu dünyayı kurmak görevimiz."

ASLAN: BU ÜLKEDE BU SORUNLARI YAŞAMAK ZORUNDA DEĞİLİZ

Daha sonra söz alan Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan da şunları söyledi:

“Başta Hatay olmak üzere depremi yaşayan illerimizde sorunlar katmerleşerek devam ediyor. Biraz önce bir arkadaşımız söyledi. Yarın herhalde bakan gelecek, devletin üst düzey yetkilileri gelecek, iktidarın müsteşarları gelecek. Bir günde yolu asfaltlama kudretine sahipler. Eski bakanlardan birisi demişti ki 'karınca yuvasında çıktığında biz onu görürüz. Yerde yürüyen bir insanın ayakkabı numarasına kadar biliriz' diye söylemişti. Ama 6 Şubat depreminde o kudretli iktidar, o kudretli devlet; günlerce, haftalarca, aylarca depremzedelerin yaşadığı sorunları, problemleri çözme konusunda ne yazık ki adım atmadı ve atmayacak. Depremden hemen sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan deprem bölgesini gezdiğinde söyledikleri şeyler var. 'Bir yıl içerisinde konutlarını kaybeden bütün insanlarımızın evlerini yaparak teslim edeceğiz'. İki yıl geçti aradan konutların üçte biri bile teslim edilmemiş insanlarımız çadırlarda. 

Eğitim ve sağlık diye bir şeyden bahsetmek mümkün değil. Her gün yapılan enerji kesintileri altyapının bütünüyle tahrip olması nedeniyle içilemeyen hatta insanların temizlik için bile kullanamadığı sular var. İşte o karıncayı yuvasında tanıyan, bilen. Gökyüzünden ayakkabı numarasını bilen o kudretli devlet, o iktidar, milyonlarca yurttaşımızı; açlığa, sefalete, yoksulluğa, çadırda yaşamaya, teneke barakalarda yaşamaya itmiş durumda. O yüzden unutmayacağız ve affetmeyeceğiz.”

“DEĞİŞTİRECEĞİZ KAZANACAĞIZ”

“Şimdi de Gezi’de eylemlere katılanlara karşı yeni bir soruşturma, yeni bir cadı avı başlatmış durumundalar. Onların kalemşörlerinden Cem Küçük çıkıp televizyonlarda işte şunlar bunlar diye telaffuzlarda bulunuyor. Değerli arkadaşlar bu tek adam iktidarı tek bir kişinin imzasıyla her şeyi yapabilme kudretine sahip gibiler. İşte birkaç gün önce Devlet Denetleme Kuruluna verilen yetkiyle sendikalara, meslek örgütlerine, belediyelere yani halkın delegelerin iradesiyle seçilmişlerin görevden alınıp yerine iktidarın istediği insanları görevlendirilmek üzere yeni yasalar, yeni kanunlar peşindeler.

Bir kez daha burada şunu ifade etmek isterim. Bu ülkede bu sorunları, bu problemleri yaşamak zorunda değiliz. Ama örgütsüzlüğümüz ama dağınıklığımız ama bir araya gelmeyişimizin yaratmış olduğu sorunlar bu sermaye iktidarına, bu tek adam iktidarına istediği gibi hareket etme olanakları veriyor. O yüzden bir kez daha bu deprem vesilesiyle yaşanan katliam nedeniyle bir aradayız. Kaybettiklerimizi anıyoruz. Yitirdiklerimizi anıyoruz ama onlara da sözümüz şu olmalı. Birleşeceğiz, örgütleneceğiz, değiştireceğiz ve kazanacağız”

ATANMIŞ REKTÖR 6 ŞUBAT’A SINAV KOYUYOR

DÖB’lü bir genç, deprem bölgesinde niteliksiz eğitim gördüğünü anlattı. 2,5 yıldır okula gidemediğini MKÜ üniversitesi öğrencisi olduğunu anlatan genç, “Bizleri hem kampüslerden uzaklaştırıyorlar, hem de eğitim hakkımızı elimizden almaya çalışıyorlar. MKÜ’nün atanmış rektörü 6 Şubat’a sınav koyuyor. Yarın ise bir anma mesajı yayımlayacaklar, bizler bunları yemiyoruz” dedi.

KADIGİL: İKTİDARDAKİLER DEPREM İÇİN ÖNLEM ALALIM DİYORLAR

TİP İstanbul milletvekili Sera Kadıgil de şunları söyledi: 

“Havalimanında gelirken aracın önüne oturdum. Gelirken tek bir şey olduğunu gördüm; enkaz kaldırmışlar. Bunun haricinde hiçbir şey yapmamışlar. Depremin 3. gününde buradaydım; ekskavatör nedir burada  öğrendim. Neden öğrenelim? Soğukta can çekişen insanlara kendi selalarını dinlettiler. Verdikleri konut sözünün üstünden 2 yıl geçti. 223 bin Hataylı konteynerlerde yaşıyor. Bugün Murat Kurum, hiç utanmadan Ege’de deprem var, acil önlem alalım demiş. İktidarda olanlar önlem alalım demişler, alın önleminiz ne duruyorsunuz?​” (Hatay/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et