Sanayi patronları yeni sanayi havzası istedi

Sanayi odalarının kuruluşu Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), 6 şubat depremleri sonrası deprem bölgesinin iki yıllık ekonomik ve kurumsal yolculuğuna ilişkin rapor yayımladı. Rapora göre deprem bölgesinde toparlanmanın iller bazında farklı dinamikler gösterdiği kaydedildi.

Antep ve Adıyaman gibi bazı illerde şirket kapanışlarında ciddi artışlar görülürken; Hatay, Malatya ve Osmaniye'de ise kapanan şirket sayısı önemli ölçüde azaldı. Antep (yüzde 22 artış), Diyarbakır (yüzde 12.6 artış), Elâzığ (yüzde 13 artış) ve Kilis'te (yüzde 25.7 artış) kamu çalışanı sayısında yüksek artışlar yaşandı. Ancak Hatay’da kamu emekçisi sayısı yüzde 1.7 düştü.

Deprem bölgesinin toplam ihracatı yüzde 8.1 oranında azaldı. Adıyaman, Elâzığ ve Osmaniye’de ihracatta dramatik düşüşler yaşanırken Şanlıurfa ve Kilis’te artış kaydedildi.

Raporda, bölgenin ekonomik dayanıklılığı, başta kamu yatırımları ve inşaat sektörünün hareketliliği ile desteklenmiş olsa da, sanayi ve ticaret sektörlerinde hâlâ önemli zorluklar devam ettiği kaydedildi ve “Deprem sonrası göç hareketleri, istihdam yapısında dalgalanmalara neden olmuş ve bölgenin demografik kompozisyonunu değiştirmiştir. Bu durum, uzun vadeli kalkınma politikaları için yeni stratejiler gerektirmektedir” ifadelerine yer verildi.

SANAYİNİN TALEPLERİ

TEPAV’a göre Ankara, Konya, Kayseri, Mersin ve Antep illeri arasında kalan bölgenin yeni bir sanayi havzası olarak ilan edilmesi stratejik bir gereklilik haline geldi. Deprem riski düşük, güçlü altyapıya sahip ve nitelikli insan kaynağı barındıran bu bölgenin, Türkiye’nin sanayi üretiminde çeşitliliği artırarak Marmara Bölgesi’ne olan bağımlılığı azaltabileceği kaydedildi.

Bölgenin etkin bir şekilde sanayi merkezi haline gelebilmesi için aşağıdaki talepler sıralandı:

• Yatırım teşvikleri: Orta Anadolu-doğu Akdeniz sanayi havzası, 6. bölgeden daha fazla teşvik avantajlarına sahip olmalı ve büyük ölçekli yatırımları çekmek için özel destek mekanizmaları oluşturulmalıdır.
• Sanayi transferi teşvikleri: Marmara’dan bu bölgeye sanayi tesislerinin taşınması teşvik edilerek üretim kapasitesi daha geniş bir coğrafyaya yayılmalıdır.
• Cazibe merkezi haline getirilmesi: Bölgenin konut ve sosyal donatı imkanları artırılarak sanayi yatırımlarının insan kaynağı ile birlikte büyümesi sağlanmalıdır.
• Ulaşım ve lojistik altyapısı: Demir yolu ve otoyol altyapısı güçlendirilerek sanayi üretiminin Mersin Limanına entegrasyonu sağlanmalıdır. Bu sayede ihracat ve iç ticaret hızlanacak, bölgenin küresel rekabet gücü artırılacaktır. (EKONOMİ SERVİSİ)