7 Şubat 2025 04:45

Kentsel dönüşüm madalyonunun diğer yüzü: Evsiz ve desteksiz bırakıldık

Murat Kurum’un “İstanbul’da yıkılacak 600 bin evde oturuluyor” açıklamasına karşı evleri kentsel dönüşüme giren mağdurlar, zorla evlerinden çıkarıldıklarını, kira yardımlarının kesildiğini söyledi.

Kentsel dönüşüm madalyonunun diğer yüzü: Evsiz ve desteksiz bırakıldık

Fotoğraf: Evrensel

Eylem Nazlıer
nzlr.eylem@gmail.com

İstanbul’da olası büyük depreme karşı başlatılan kentsel dönüşüm projeleri, binlerce insan için bir güvence olmaktan çıkıp, adeta bir kabusa dönüştü. Evleri “daha güvenli” konutlar inşa etme vaadiyle yıkılan İstanbullulara yıllardır ne bir konut teslim edildi ne de sürece ilişkin doğru düzgün bir açıklama yapıldı. Kira yardımları ise düzensiz yapıldı, bazı dönemlerde tamamen kesildi. Hak sahipleri, ortada kaldıklarını ve bilinçli olarak mağdur edildiklerini söylüyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “İstanbul’da 7.5 milyon konutun 1.5 milyonu yüksek risk altında. İstanbul’da acilen yıkılacak 600 bin evde oturuluyor. Başlatmış olduğumuz dönüşüm uygulamalarını daha da hızlandırmak zorundayız” ifadelerini kullanmıştı. Kurum’un sözlerine ilişkin gazetemize konuşan, evleri kentsel dönüşüme giren İstanbullular, yaşadıkları kentsel dönüşüm sürecini ve sonrasını anlattılar.

"Hem evimizi yıktılar hem kira yardımı vermediler"

Toplam 640 hak sahibinin bulunduğu projede, birçok kişi hâlâ muvafakatnameyi imzalamadı. Ancak inşaatlar hızla devam ediyor ve mağdurlar muhatap alacak bir yetkili bulamıyor. Bölge halkı, kentsel dönüşümün gerçek amacının deprem değil, rant olduğunu savunuyor. Özellikle denize yakın ve merkezi konumda bulunan semtlerde yaşayan dar gelirli vatandaşlar yerlerinden edilerek bölgenin daha varlıklı kesime açıldığını düşünüyor.

Tokatköy’de kentsel dönüşüm nedeniyle evleri yıkılan hak sahipleri, sürecin başından beri yaşadıkları hukuksuzluğu anlatıyor.

2022 yılında evi elinden alınan Nihat Odabaş, süreçte yaşanan hukuksuzluklara ilişkin mahkemeye başvurduklarını ancak sürecin adil işlemediğini ve hiçbir davayı kazanamadıklarını söylüyor.

Hak sahiplerinin en büyük şikayetlerinden biri de kira yardımlarının kesilmesi. Muvafakatnameyi imzalamadıkları için kira yardımından mahrum bırakıldıklarını söyleyen Odabaş, “Evimizi yıktılar ama kira yardımı vermiyorlar. Bahane olarak ‘Bir yılı geçtiniz’ dediler. Ama benim evimi yıktıysan kira desteğini vermek zorundasın” diye tepki gösterdi.

Muvafakatnamede 24 ay içinde evlerin teslim edileceği belirtilmesine rağmen, sürecin hâlâ tamamlanmadığını vurgulayan Odabaş, “Kira yardımı alanların da 24 ay dolduktan sonra kesildi, imza atmayanlardan da benden başka kira yardımı alamayan da oldu” diyerek mağduriyetin devam ettiğini belirtiyor.

Önce yoksulları sürüyorlar sonra ranta açıyorlar

Odabaş, Beykoz’daki dönüşümün tamamen bir “sürgün politikası” olduğunu söylüyor:

“Bizi Tuzla’ya sürdüler, yarın Tuzla’dan daha da dışarı atacaklar. Amaçları depreme dayanıklı evler yapmak değil, bizi buradan çıkarıp cebi para dolu insanları yerleştirmek.”

Ne kadar borçlandırdıkları belirsiz

Hak sahipleri, yeni konutlara taşındıklarında ödemek zorunda kalacakları aidat ve ek masrafların belirsiz olduğunu söylüyor. Yetkililerin sürekli fiyatları gizlediğini söyleyen Odabaş, “Bize fiyat söylemiyorlar. Evleri teslim ederken yeni fiyatlar açıklanacak. O zaman ‘ödeyin’ diyecekler ama kimse nasıl ödeyeceğini bilmiyor. 2022’te 280 bin TL dediler şimdi ne kadar olacağı belirsiz” diye anlatıyor.

Sürecin başından beri hak sahiplerine muvafakatname imzalatılmaya çalışıldığını, ancak bu belgenin hukuki bir sözleşme olmadığını belirten Odabaş, “Biz sözleşme istiyoruz. Bizi kandırmak için muvafakatname dayatıyorlar” diyor.

"Evsiz ve çaresiz kaldık"

Üsküdar Kirazlıtepe Mahallesi’nde de 8 yıl önce başlatılan kentsel dönüşüm süreci, mahalle halkı için bitmek bilmeyen bir mağduriyet hikayesine dönüştü.

Evlerini terk eden hak sahipleri ne yeni evlerine kavuşabildi ne de kendilerine sunulan geçici çözümlerle hayatlarını sürdürebildi. Kira destekleri kesildi, konut teslimleri gecikti ve sürecin belirsizliği devam ediyor.

Kira yardımlarının önce protestolar sonucunda tekrar ödendiğini, ancak şimdi yeniden kesildiğini söyleyen mahalle sakinlerinden Güngör Kaygısız, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Üsküdar Belediyesi ve yüklenici firmalar Turgut İnşaat ve Yapı Yapı’ya çağrıda bulunarak kira yardımlarının derhal yatırılmasını ve evlerin eksiksiz teslim edilmesini talep etti.

"Zorla evlerimiz elimizden alındı"

Kentsel dönüşümün ilk aşamalarında hak sahiplerine yapılan kira yardımları giderek düzensiz hale geldi. 7 hafta süren protestoların ardından yardımlar tekrar bağlansa da ödenen miktarın bugünkü kiralar için yetersiz olduğu belirtiliyor.

Kaygısız, “Eskiden 5 bin TL alıyorduk, şimdi 8 bin 500 TL olacak ama bu bile kiramızı ödemeye yetmiyor” diyerek durumu özetliyor. Bugün 25 bin TL’nin altında düzgün bir ev bulmanın imkansız olduğunu vurguluyor.

Bazı hak sahiplerinin, evlerini vermek istemediklerini ancak zorla tahliye edildiklerini anlatan Kaygısız, “Yaşlı komşularımızın elektriği ve suyu kesildi, evlerini terk etmek zorunda bırakıldılar” diyor.

Kaygısız, “Annem Alzaymır hastası. Onu yanıma aldım ama hâlâ kendi evine dönme hayali kuruyor. Evi elinden alındı, başka bir yere gönderildi” şeklinde konuşuyor.

Bizi çıkartıp zenginlere peşkeş çekecekler

Dönüşüm sonrası bölgenin eski mahalle kültürünün yok olacağını ve halkın mahalleden sürüleceğini düşünen Kaygısız, “Burası çok eski bir mahalle. Aileler, komşular birbirine bağlıydı. Ama şimdi herkes dağılmak zorunda kalıyor. Biz asgari ücretle geçinen insanlarız. Aidatlar yüksek olursa burada yaşamamız imkansız. Satıp gitmek zorunda kalacağız. Amaçları da bu zaten, bizi buradan sürmek” diyerek sürecin adaletsizliğine dikkat çekiyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et