7 Şubat 2025 05:41
/
Güncelleme: 05:43

Depremin yıkımıyla yaşamaya devam ediyoruz 

Sorunlarımızı çözüme kavuşturmanın yolu, hepsini birlikte ve kararlılıkla talep etmek, taleplerin istikrarlı takipçisi olmak olacaktır. Aksi halde halkın lehine hiçbir şey yapmayacaklar.

Depremin yıkımıyla yaşamaya devam ediyoruz 

Fotoğraf: MA

Eren YÜKSEL

Hatay

Ben Hatay’da YKS’ye yeniden hazırlanan bir sınav öğrencisiyim. Depremin yarattığı sorunlar, depremden bu yana 2 sene geçmesine rağmen hala bir engel olarak karşımıza çıkmaya devam ediyor. Çözülen problemlerimizse yok denecek kadar az.

DEPREMİ BİRBİRİMİZE KENETLENEREK ATLATTIK

Depremde çoğumuzun evi hasar gördü. Kimimiz öldük, kimimiz göç ettik, kimimiz uzun bir süre çadırda hayat mücadelesi verdik. Göç edenlerin büyük kısmı şehre geri döndüler. Peki evleri yıkılan bu kadar insan nerede barınacaktı? İnsanların aklında tek bir soru vardı: Devlet nerede? Devlet yoktu ama neyseki “kâr amacı gütmeyen” Kızılay bize çadır satmaya her zaman hazırdı. O günleri ne devletle ne Kızılay’la ne de “depremzedeler için” toplanan paralarla geçirdik. Birbirimize kenetlenerek ve bundan güç alarak atlattık.

Bu 2 yıllık süreçte yüksek derecede yıkım ve inşa süreci geçirdik ve hâlâ da geçirmeye devam ediyoruz. İnşaat ve yıkımlarda alınmayan tedbirlerden dolayı tüm şehrin havasını toz ve asbest sarmış durumda. Yapılan çalışmalarda, asbestin akciğer kanseri riskinin 5 kat arttırdığı görülüyor ve bu hastalığın kesin bir tedavisi yok. Hastanelerin bize sunduğu imkanlar zaten oldukça yetersiz. Kansere yakalanmamız an meselesi. Bu meselenin yeterince gündem edinmediğini düşünüyorum çünkü birçok kişinin bundan haberi yok. Ancak yönetim bundan yeterince haberdar ve önlem almamakta ısrar ediyor. Bu konu hayatlarımızda yer edinmeli ve acil önlemlerin alınmasını sağlamalıyız.

HATAY’DA BARINMA VE ULAŞIM SORUNU DEVAM EDİYOR

Bir diğer meseleyse konteynerde yaşamlar. Engellisiyle, yaşlısıyla, çocuğuyla; küçücük ve tek odalı, incecik malzemelerden yapılan ve hava koşullarından doğrudan etkilenen konteynerlere yerleştik. Kış mevsimini elektrik gerektiren araçlar olmadan geçiremiyor olmamıza rağmen elektrik kesintisi bir rutin haline gelmiş durumda. Ben de bir YKS öğrencisi olarak, yaşadığım yerde ders çalışabilmenin bile bir lüks haline geldiğini söyleyebilirim. Hem okula gitmediğimden hem de bu sebeplerden dolayı kütüphane arayışına giriyorum. Kütüphanenin en büyük sorunuysa ulaşım. Tabii bu, işçilerin de büyük bir problemi. Memlekette toplu taşıma var, ama otobüsler oldukça seyrek geçiyor ve çok erken saatlerde seferlerini bitiriyor. Aracı olan için de ulaşım zor çünkü yollar berbat, çukur dolu ve dar. Ana yollara kadar düşen moloz parçaları ulaşımımızın önemli sıkıntılarından. Her geçen gün düzelmesi gereken yollar, nedense daha da berbat bir hâl alıyor. Şartlar böyleyken günümü kütüphanede geçiriyorum. Kütüphanemizdeyse kantin yok. Su alabileceğim en yakın market bile epey uzakta. Günümü geçirmek bu yönüyle de pek kolay olmuyor.

DERTLERİMİZİN AKTÖRÜNE KARŞI İSTİKRARLI MÜCADELE ŞART!

Evet, sınava çalışırken karşıma çıkan zorluklar epey çok. Ama biliyorum ki bu problemleri yalnız ben yaşamıyorum. Bazen duraktaki liseli, bazen marketteki kasiyer, bazen inşaattaki işçi, bazen de sokaktaki teyzelerle dertlerimiz ve dertlerimizin aktörü kesişiyor. Bize düşen sorumluluksa ortaklaşan sıkıntılarımızın karşısında birleşmek olacaktır. Öncelikli isteğimiz, konteyner yerine prefabrik evlerimizin olması ve hasarlı binalarımızın güçlendirmelerinin ücretsiz şekilde tamamlanması. Bunun dışında elektrik kesintilerinin önüne geçme, ulaşım koşullarının iyileştirilmesi ve kütüphaneye kantin açtırma gibi çözümlere varmanın tek yolu; hepsini birlikte ve kararlılıkla talep etmek, taleplerin istikrarlı takipçisi olmak ve karşımızdakini bu şekilde isteklerimizi yapmak zorunda bırakmak olacaktır. Çünkü biz zorunda bırakmadıkça halkın lehine olacak hiçbir şey yapacakları yok.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kadın işçiler devlere karşı

Kadın işçiler devlere karşı

Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İmamoğlu’ndan belediye operasyonlarına tepki: Sandık gelecek, bir kişi gidecek, her şey değişecek.

Evrensel'i Takip Et