Sıla bebeğin ölümüne ilişkin davada anne ve 2 çocuğa hapis
Tekirdağ'da darbedilen ve cinsel istismara uğrayan 2 yaşındaki Sıla bebeğin ölümüne ilişkin davada anne B.Y.’ye 27 yıl 9 ay, çocuklardan K.A.'ya 20 yıl 6 ay, diğer çocuk G.K’ye ise 7 yıl ceza verildi.
![Sıla bebeğin ölümüne ilişkin davada anne ve 2 çocuğa hapis](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/283883.jpg)
Fotoğraf: DHA
Cinsel istismara uğraması ve darbedilmesi sonucu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden 2 yaşındaki Sıla bebeğin ölümüne ilişkin davada, anne B.Y. üç ayrı suçtan 27 yıl 9 ay, suça sürüklenen çocuklardan K.A. iki ayrı suçtan 20 yıl 6 ay, G.K. 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde kapalı olarak gerçekleştirilen duruşmaya, sanıklardan anne B.Y. ile suça sürüklenen çocuklar G.K. ve K.A. bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
K.A'nın babası K.A. ile başka bir soruşturma kapsamında tutuklanan annenin birlikte yaşadığı S.Ö. duruşma salonunda hazır bulundu.
Davanın üçüncü duruşmasında, sanıklara son sözleri soruldu.
Anne B.Y., gece kulübünde silah zoruyla çalıştırıldığını, o nedenle bebeğini zaman zaman komşuya bırakmak durumunda kaldığını ve suçsuz olduğunu öne sürdü.
Suça sürüklenen çocuklar K.A. ve G.K. de üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini belirtti. Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını iddia etti.
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, anne B. Y.'yi "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "suç delillerini yok etme" ve "suçu bildirmeme" suçlarından toplam 27 yıl 9 ay, suça sürüklenen çocuklardan K.A'ya "nitelikli cinsel istismar" ve "kasten öldürme" suçlarından 20 yıl 6 ay, diğer suça sürüklenen çocuk G.Y'ye "nitelikli cinsel istismar" suçundan 7 yıl hapis verdi.
Sanıklardan K.A'nın babası K.A. ile annenin birlikte yaşadığı S.Ö. ise beraat etti.
Kararı değerlendirdiler
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, kararın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, duruşmaya Çocukların Her Türlü Şiddet, İhmal ve İstismardan Korunarak Akıl, Ruh ve Beden Sağlıklarının Gelişimi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunu temsilen katıldığını söyledi.
Davada iki sanığın beraat ettiğini, sorumluluk ve yetki sahibi olanların ceza almadığını öne süren Özçağdaş, Türkiye'nin göz göre göre 2 yaşındaki bir bebeği kaybettiğini ifade etti.
Anne ve iki çocuğun suçlarını çekeceklerini aktaran Özçağdaş, "Çocukta olsalar, kadın da olsalar cezalarını çekecekler. Ama ortada bir sistem var, fuhuş sektörüne sürüklenmiş bir kadın, uyuşturucu kullanan bir kadın ve anne var. Ondan bu anlamda yararlananlar var. Kendisi problemli olan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının tedbir alamadığı çocuklar var ve o çocuklar başka bir çocuğun hayatına mal oldular. Bu ülkede maalesef bebeklerini, çocuklarını, gençlerini, kadınlarını koruyamadığımız bir sistem var." diye konuştu.
Özçağdaş, davanın hukuki boyutunun "sorunlu" olduğunu iddia ederek, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını da eleştirdi.
Cezalar yeterli bulunmadı
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Genel Başkanı Saadet Özkan da süreci yakından takip ettiklerini, mahkemenin açıkladığı kararın insanları üzdüğünü söyledi.
Tekirdağ Baro Başkanı Egemen Gürcün ise verilen cezaların bekledikleri gibi olmadığını dile getirdi.
Olayın yaşandığı ilk günden itibaren adalet için sürecin takipçisi olduklarını vurgulayan Gürcün, şöyle konuştu: "Verilen kararlar beklediğimiz gibi olmadı. Anne Bakiye ihmal suçundan 24 yıl, delilleri yok etme suçundan 3 yıl, suçu bildirmeme suçundan 9 ay ceza aldı. Yetişkinlerden K.A. ve S.Ö, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve cinsel saldırı suçlarından beraat ettiler.
Suça sürüklenen G.K. çocuğun nitelikli istismar suçundan 7 yıl ceza aldı. Suça sürüklenen çocuk K.A. için çocuğun nitelikli istismar suçundan 7 yıl hapis cezası, kasten öldürme suçundan 13 yıl 6 ay hapis cezası verildi."
Gürcün, Türkiye'de suçun önlenmesi konusunda eksiklikler olduğunu öne sürdü.
"Karara itiraz edeceğiz"
Sıla bebeğin teyzesi Aslı Güler ise suçluların hak ettikleri cezaları almadıklarını ifade etti.
Bugün mahkemenin verdiği karar sonrası vicdanların sızladığını, verilen cezalara itiraz edeceklerini anlatan Güler, "Çünkü hak eden hak ettiği cezayı almadı. Anne 24 yılla yargılanıyor, yargılansın. Diğerleri niye bu cezayı almadı? Beraat etmek ne demek ya ben bir şey demiyorum artık ama bu süreç bitmedi." Dedi (AA)
Ne olmuştu?
Malkara ilçesinde yaşayan B.Y., kızı Sıla B.’yi 2 Ağustos'ta Malkara Devlet Hastanesi'ne götürdü. B.Y., vücudunda morluklar olan çocuğunun bıraktığı komşusu tarafından düşürüldüğünü ve yaralandığını söyledi. Muayene edilen Sıla bebek, daha sonra ailesine teslim edilip, evine gönderildi. Aile, 8 Eylül akşamı Sıla bebeği yeniden Malkara Devlet Hastanesi'ne götürdü. Baygın haldeki Sıla bebeği muayene eden doktorlar, darp izleri ve morlukları görünce durumu polise bildirdi. Durumu ağır olan Sıla bebek, Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi'ne sevk edildi. Muayenesinde Sıla bebeğin beyin kanaması geçirdiği belirlendi, vücudunda fiziksel şiddete uğradığına yönelik bulgular elde edildi ve ameliyata alındı. Hastane, ayrıca Sıla bebekten aldığı DNA örneklerini incelenmek üzere Tekirdağ Adli Tıp Kurumu'na gönderdi.
5 şüpheli tutuklandı
Gizlilik kararı verilen soruşturmada, Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü ekipleri, B.Y.'nin de aralarında olduğu 5 şüpheliyi gözaltına aldı. Soruşturmada B.Y., dini nikahla birlikte yaşadığı Sanlı Ö. (58), komşusu ve çocuklardan K.A.'nın babası Kani A. (33) ile bebeğin bırakıldığı komşunun çocukları G.K. (15) ve K.A. (14) tutuklandı. Tekirdağ Barosu Başkanı Egemen Gürcün, 11 Eylül'de yaptığı açıklamada, Sıla bebğin cinsel istismara uğradığının adli tıp raporlarıyla kesinleştiğini açıkladı. Tekirdağ İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi'nin çocuk yoğun bakım ünitesinde tedavi gören Sıla bebek, 7 Ekim'de 1 aylık yaşam savaşını kaybetti. Tutuklu sanıklardan Kani A., ilerleyen günlerde tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
2 iddianame birleştirildi
Olaya ilişkin soruşturmasını tamamlayan Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı, B.Y., Sanlı Ö., Kani A. ile G.K. ve K.A. için 2 ayrı iddianame hazırladı. İddianamede anne B.Y. için 'İhmali davranışla kasten öldürme', 'Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme', 'Aile hukukundan doğan yükümlülüğün ihlali' suçlarından toplam 67 yıl hapis cezası talep edildi. Sanlı Ö. hakkında 'Suçu bildirmeme, gizleme' suçundan 1 yıl 6 ay, çocuklardan K.A.'nın babası Kani A. içinse 'Çocuğun cinsel istismarı', 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 28 yıl 6 ay hapis cezası istendi. Suça sürüklenen çocuklar G.K. ve K.A. için hazırlanan iddianame ise Tekirdağ 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianamede G.K. için 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı', 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından toplam 66 yıl, K.A. hakkında da 'Nitelikli cinsel istismar', 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 48 yıl ile 'Kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Hazırlanan 2 ayrı iddianame, Tekirdağ 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde birleştirildi.
Sıla'nın ölü kafa travmasına bağlı iç kanama
İddianamede, Sıla bebeğin İstanbul 1'inci Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan Adli Tıp mütalaasında, bebeğin ölümünün künt kafa travmasına bağlı kafa içi kanama sonucu meydana geldiğinin bildirildiği belirtilerek, künt kafa travmasına bağlı yaralanmasıyla ölümü arasında illiyet bağı bulunduğu kaydedildi. Tekirdağ Şehir Hastanesi'nde düzenlenen bilirkişi raporunda ise cinsel istismara uğradığı belirtildi. Bebeğin vücudunda ısırık izleri bulunduğu, izlerin K.A.'nın DNA profilini içerdiği ifade edildi. (Haber Merkezi)
Evrensel'i Takip Et