'Konkordato ilanıyla işçileri işsiz bırakan firma yatırımlara devam ediyor'
EMEP Milletvekili İskender Bayhan, İş Gıda'nın konkordato ilanıyla KFC Türkiye ve Pizza Hut işçilerinin işsiz kalmasını Meclis’e taşıdı. Bayhan, firmanın yatırımlara devam ettiğini söyledi.
!['Konkordato ilanıyla işçileri işsiz bırakan firma yatırımlara devam ediyor'](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/283919.jpg)
Fotoğraf: Evrensel
Ankara - Bayhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a ayrı ayrı soru önergeleri sunarak, şirketin 7,7 milyar TL borçla konkordato başvurusunda bulunmasının ardından yaklaşık 6.000-7.000 işçinin ücret, ihbar ve kıdem tazminatlarını alamadan işten çıkarılmasına tepki gösterdi.
Yum! Brands tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’deki 283 KFC ve 254 Pizza Hut restoranının en azından geçici olarak kapatılacağı belirtilirken, şirketin Mali İşler Direktörü Chris Turner, fesih kararının gerekçesi olarak Türkiye’deki restoranların satışlarının dünya ortalamasının çok altında kalmasını gösterdi.
Konkordatonun faturası işçilere kesilemez
Bayhan, konkordatonun faturasının işçilere kesilemeyeceğini söyleyerek işçilerin ücretlerinin ocak ayından beri ödenmediğine dikkat çekti. Bayhan, İş Gıda’nın konkordato ilan etmesine rağmen kısa süre içerisinde yeni yatırımlarda bulunduğunu vurgulayıp, Peyman Kuruyemiş’ten alınan kredinin farklı amaçlarla kullanıldığı, tedarik sıkıntısı yaşanırken bir jant fabrikasının satın alındığı ve yeni Krispy Kreme şubelerinin açıldığı iddialarını da Meclis gündemine taşıdı.
İşçiler tarafından yapılan basın açıklamalarında, Krispy Kreme ve İş Teknik’e devredilen maddi ve gayrimaddi varlıkların detaylı incelenmesi ve konkordato kararının şeffaflığının sorgulanması talep edilmektedir.
Bayhan, Çalışma Bakanlığına şu soruları yöneltti
- Konkordato sürecinde işçilerin mağduriyeti nasıl önlenecek? Konkordato süreçlerinde bankalar ve büyük alacaklılar öncelikli olarak korunurken, işçilerin kıdem, ihbar ve maaş alacakları genellikle ertelenmekte veya belirsiz bırakılmaktadır. İş Gıda’nın konkordato sürecinde bankalar ve diğer alacaklıların ödemelerini güvence altına alırken, işçilerin haklarını öncelikli tahsil edebilmesi için Bakanlığınız bir adım atacak mıdır? Yoksa uluslararası tekeller ve yerli işbirlikçilerinin işçilerin kırıntı halindeki yasal haklarını bile ayaklar altına almasına sessiz mi kalacaksınız?
- Uluslararası tekeller ile franchise sözleşmesi yaptıkları yerli şirketler arasındaki anlaşmalarda, işçilerin ücret, kıdem tazminatı, sosyal hakları ve işçi sağlığı ve güvenliği konularında korunmasını sağlamak için Bakanlığınız nasıl bir süreç işletmektedir? İş Gıda’ya bağlı çalışan işçilerin hak ihlallerini incelemek ve takip etmek üzere bir müfettiş görevlendirilecek midir?
- Alt şirketlerin iflas, zarar veya konkordato ilan ettiği durumlarda, işçilerin haklarının ödenmesini sağlamak için Bakanlığınızın aldığı önlemler nelerdir? Bu süreçte işçi haklarının korunmasına yönelik herhangi bir yaptırım veya denetim mekanizması mevcut mudur? Yoksa, işçilerin yıllarca verdikleri emek ve alın terinin karşılığını alamamaları karşısında, yabancı tekellerin ve yerli işbirlikçilerinin peşine düşüp haklarını tek başlarına mı aramaları beklenmektedir?
- İş Holding’in gıda birimi, kendi ifadeleriyle Türkiye’nin en hızlı ve istikrarlı büyüyen gıda operasyonlarından biri olarak tanımlanmaktadır. Bu holdingin bünyesindeki farklı markalar ve şirketler için ne kadar yatırım teşviki sağlanmıştır?
- Birkaç ay önce, Eskişehir’de KFC’nin Atatürk Bulvarı’ndaki şubesinde çalışan Büşra Başar, bir tartışma sonrası sistematik mobbinge maruz kalmış, ardından başka bir şubeye zorla transfer edilmek istenmiş ve bunu kabul etmediğinde işten çıkarılmıştır. Benzer durunda işçilerin, keyfi işten çıkarmalara ve hak ihlallerine maruz kalıp kalmadığını tespit etmek amacıyla Bakanlığınızca İş Gıda bünyesindeki KFC ve Pizza Hut’ta herhangi bir inceleme gerçekleştirilmiş midir? Ayrıca, çalışanların mobbinge karşı korunması ve benzer hak ihlallerinin önlenmesi için mevcut denetim mekanizmalarınız yeterli midir?
- Görüldüğü üzere, İş Gıda, konkordato ilanından önce planlı bir şekilde mal kaçırmış, ardından da mevduat kaynaklarını kullanmaya devam etmiştir. Bu konkordato sürecinin, 7.000 işçinin maaşlarının, ihbar ve kıdem tazminatlarının ödenmeksizin işten çıkarılması amacıyla kullanıldığı açıktır. Çalışma Bakanı olarak, bu muvazaalı plan karşısında, alacaklarını tahsil edemeden işten atılan binlerce işçinin hak arama mücadelesinde üzerinize düşen sorumluluğu yerine getirecek misiniz? Yoksa; görmedim, duymadım, bilmiyorum mu diyeceksiniz?
- İş Gıda’da çalışan işçilerin daha önce Gıda İşkolu (02) kapsamında yer aldığı bilinmektedir. Ancak, DİSK’e bağlı Gıda-İş Sendikası ilgili işyerlerinde örgütlenmeye başlayınca, iş kolu tespiti yeniden yapılarak işçilerin bir kısmı Turizm İşkolu (18) ve bir kısmı Büro İşkolu (10) kapsamına alınmıştır. Oysa yasalar, bir işyerinde ana faaliyet alanı, işin niteliği veya işletme sözleşmesi değişmeden iş kolu değişikliği yapılamayacağını açıkça belirtmektedir. Bakanlığınız, işçilerin sendikalaşma ve toplu iş sözleşmesi hakkını fiilen engellemeye yönelik bu iş kolu değişikliğini gözden geçirmeyi düşünüyor mu?
Adalet Bakanlığı'na ise şu sorular yöneltildi
- İş Gıda, konkordato kararından kısa bir süre önce "Krispy Kreme Üretim A.Ş." olarak isim değişikliği yapmış, 23 Ocak’ta Krispy Kreme'nin Gökçe Elif Şahin adına devredildiği ve birkaç gün sonra konkordato ilan edildiği iddia edilmektedir. Bu devir işlemi ile konkordato süreci arasında bağlantı olup olmadığı araştırılacak mıdır? Krispy Kreme ve İş Teknik’e devredilen maddi ve gayrimaddi varlıklar incelenecek midir?
- İş Gıda’nın 7,7 milyar lira borçla konkordato ilan etmesine rağmen, finansal kaynaklarını yakın zamanda nasıl kullandığı şüphe uyandırmaktadır. Şirketin Peyman Kuruyemiş’ten aldığı kredinin hangi amaçlarla kullanıldığı, tedarik sıkıntısı yaşandığı belirtilen bir dönemde bir jant fabrikasının hangi finansal gerekçelerle satın alındığı, yine aynı dönemde Krispy Kreme markasının nasıl yeni şubeler açabildiği ve bu yatırımların finansmanının nasıl sağlandığı incelenecek midir?
- Şirket yöneticilerinin ve hissedarlarının, konkordato öncesinde mal kaçırdığına dair iddialar bulunmaktadır. 50 milyon TL değerinde bir malikanenin şirket fonlarıyla satın alındığı ve 5 Şubat itibariyle Rüzgarlıbahçe’deki ana binadaki eşyaların kaçırıldığı yönündeki iddialar araştırılacak mıdır? Kar/Zarar tablolarında gösterilen giderlerin ödenmediği iddiasına yönelik bir inceleme yapılacak mıdır?
- Görüldüğü üzere, İş Gıda, konkordato ilanından önce planlı bir şekilde mal kaçırmış, ardından da mevduat kaynaklarını kullanmaya devam etmiştir. Bu konkordato sürecinin, 7.000 işçinin maaşlarının, ihbar ve kıdem tazminatlarının ödenmeksizin işten çıkarılması amacıyla kullanıldığı açıktır. Adalet Bakanlığı olarak, bu muvazaalı plan karşısında, alacaklarını tahsil edemeden işten atılan binlerce işçinin adalet mücadelesine destek olup üzerinize düşeni yapacak mısınız?
- Konkordato sürecinde, işçilerin alacakları genellikle en son tahsil edilen borç kalemlerinden biri olurken, bankalar ve büyük alacaklılar öncelikli olarak korunmaktadır. İş Gıda'nın konkordato sürecinde bankalar ve diğer alacaklıların ödemelerini güvence altına alırken, işçilerin kıdem, ihbar ve maaş alacaklarını ertelemesi veya belirsiz bırakmasına karşın işçilerin haklarının öncelikli tahsil edilmesini sağlamak için Bakanlığınız bir adım atacak mıdır? Yoksa uluslararası tekeller ve işbirlikçilerinin işçilerin kırıntı halindeki yasal haklarını bile ayaklar altına alıyor olmasına sessiz mi kalacaksınız? (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et