Diyarbakır barış için güvence istiyor
Bir barış annesi, “Barış ağacı meyve versin diye Kürtler çok bedel ödedi ama o meyveden yiyemedi, güneşimiz engelleniyor. Nasıl güvenelim?” diye soruyor.
![Diyarbakır barış için güvence istiyor](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/284005.jpg)
Fotoğraf: Umut Yeğin/Evrensel
Elif Ekin Saltık
ekinsaltik@gmail.com
Diyarbakır - Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisinin (DEM Parti) düzenlenendiği “Barış İçin Özgürlük” mitinglerinin ilki geçtiğimiz pazar Esenyurt’ta Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşmişti. Esenyurt’tan “Söylem değil icraat istiyoruz” denilirken, bugün Diyarbakır’da düzenlenen mitingde konuştuğumuz yurttaşlar barış için önce güven istediklerini vurguladı.
Sabahın erken saatlerinde İstasyon Meydanı’na çıkan tüm yollar barikatlarla kapatılırken, yurttaşlar iki kez aramadan geçip ancak ulaşabildi meydana. Bir haftadır ilçe ilçe, il il çalışması örgütlenen miting için kent merkezi dışından gelenler henüz alana girmemişken, müzik eşliğinde halay çeken gruplar meydanın çeşitli yerlerinde konumlanmıştı. Toplanma sürerken büyük bir coşku da hissedilmiyordu. Rojava’ya yönelik devam eden saldırılar, ölümler, devam edem kayyım politikaları, gözaltı ve tutuklamalar nedeniyle şubat ayı içerisinde (15 Şubat iddialar arasında) Abdullah Öcalan’ın mesaj göndereceği söylemleri bile beklenti oluşturmamış gibiydi. Halk tüm umutsuzlukların içinde bir umut ararken güven istiyordu.
İlk başta göze çarpan yoğun erkek ve yaşlı katılımı, alan doldukça azalmaya başladı. Farklı alanlardan kortejlerle gelen gençler alanın coşkusunu artırırken Barış Annelerinin ardında kadınların alana girişi büyük bir coşku ile karşılandı. Alanın atmosferi bir anda değişti.
“Bu görüşmenin mimarı sizlersiniz”
Miting yapılan konuşmalarla devam etti. Barış Annesi Havva Rabia Kıran’ın “Kürt halkı birlik ve kardeşlik istiyor. Ölüm istemiyoruz. Annelerin gözyaşının rengi yok. Gözyaşımız bir” sözleri dikkatle dinlenirken, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın sahneye çıkışıyla alan yine hareketlendi. Bakırhan “Bu görüşmenin mimarı sizlersiniz” diyerek seslendi alana.
“Barış ağacı meyve versin diye Kürtler çok bedel ödedi”
Konuşmaların ardından yurttaşlarla biraz sohbet ettiğimizde bir barış annesi “Öcalan’ın Newroz’da çıkacağını düşünüyoruz. Bugün buraya barış için geldik. İçerideki, dışarıdaki tüm vekillerimiz için, Selahattin Demirtaş için, Figen Yüksekdağ için özgürlük istiyoruz. Savaşın, bombalamaların bitmesini istiyoruz. Rojava’ya düşen her bomba sanki bizim başımıza düşüyor. Bunların son bulmasını istiyoruz. Hiçbir anne ağlamasın. Umudumuz tamdır, mutlaka olacak” dedi. Başka bir bir barış annesi ise “Bize güven verilmiyor. ‘Barış olsun silahlar bırakılsın’ deniyor ama nasıl? Kime verilsin, nasıl olacak?” dedi. Kayyımın, tutuklamaların devam ettiğini söyleyen anne sözlerini şöyle sürdürdü: “Hep tepemize biniyorlar. Hem siyaseten hem halk olarak çok bedel ödedik. Barış ağacı meyve versin diye Kürtler çok bedel ödedi ama o meyveden yiyemedi, güneşimiz engelleniyor. Nasıl güvenelim? O meyveden yemedikten sonra nasıl olacak? Bak Cizre’den, Şırnak’tan nerelerden gelmişiz. Her şeye rağmen istiyoruz ki barış olsun. Kürt, Türk, Arap, Çerkez hiçbir gencin ölmesini istemiyoruz. Sancılı süreçler olabilir ama samimiyet istiyoruz. Kayyım değil halkın iradesini istiyoruz, güven istiyoruz.”
Fotoğraf: Umut Yeğin/Evrensel
Bir esnaf da “Önce güven lazım güven” diyerek başladı sözlerine: “Halk güvenmiyor, Türkiye’de herkes barış istiyor, yeter artık. Ekonomi yok, kriz var, iş yapamıyoruz. 4 aile geliyor bir simit istiyor, düşünebiliyor musunuz? Soran yok. Ne olacak bu hal. Ekonomi kalmamış. Barış olsa bütün bunlar da değişecek.”
Süreç başladığından bu yana Diyarbakır sokaklarından yaptığımız röportajlar gibi bugünkü miting de gösteriyor ki, halk temkinli yaklaşımını hâlâ sürdürüyor. Barış istiyor, ancak sözlere inanmak için önce güvenmek istiyor.
Evrensel'i Takip Et