‘İşçilerin kazanımı, öğrencilere kazandırır’

Zeynep Algedik
algedikzeynep@gmail.com

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencilerinin yaşam koşulları ağırlaştı. Ailelerin ve yarı zamanlı işlerde çalışan öğrencilerin elde ettiği gelir reel olarak eridi. Mevcut burs ve kredi miktarları yetersiz kaldı. Kira fiyatları günden güne artarken öğrenci olarak ev tutabilme koşulları ağırlaştı. Aileler geçim sıkıntısı yaşadığında, öğrenciler eğitim masraflarını karşılamakta daha fazla zorlanıyor. Çalışan öğrenciler için ise düşük maaşlar ve kötü çalışma koşulları, hem eğitimi hem de yaşam standartlarını olumsuz etkiliyor. Birçok üniversite öğrencisi mezun olduktan sonra güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalışmaya mahkum ediliyor. İşçi mücadelelerinin kazanımla sonuçlanması, öğrencilerin de gelecekte daha iyi çalışma koşullarına sahip olması anlamına geliyor.

Sosyoloji Öğrencisi Hivda, öğrencilerin hakları için mücadele etmesi gerektiğini vurgulayarak, “Eğitim hakkımızın gasbedilmesine, barınma ve beslenme sorunlarına karşı ses çıkarmalıyız. Burs ve kredi miktarlarının artırılması, yemekhane ve ulaşım ücretlerinin makul seviyeye çekilmesi gibi taleplerimizi güçlü bir şekilde dile getirmeliyiz. Bunun yanında, işçi mücadeleleriyle dayanışma içinde olmak da önemli. Üniversitelerde işçi direnişlerine destek vermek, ve toplumsal mücadelelere duyarlı olmak, bizleri sadece eğitim alanında değil, hayatın her alanında daha bilinçli bireyler haline getirir ve bilinçli birey hali, hak mücadelesi vermek ve bunu elde etmek için oldukça önemli bence. Daha iyi bir eğitim ve yaşam hakkı için örgütlenmek, sesimizi yükseltmek ve dayanışma içinde hareket etmek zorundayız” dedi.

Tarih Öğrencisi Enes, “Birçok insan full-time ya da part-time çalışarak saatlik/haftalık/aylık olarak bu ücreti alamıyor. Bu durum özellikle taşra şehirlerinde daha fazla. İkinci olarak, bu zam miktarının reel enflasyonla ve artan fiyatlarla da bir alakası yok. Alım gücümüz her ay daha da düşüyor ama zamlar bunu karşılayamıyor, gittikçe daha da kötü bir geçimimiz oluyor. Ücret tabii ki ölmemek için yeterli, ancak evden çıkmak, eğlenmek, yiyip içmek için asla yeterli değil. Bu hayat standardının getirdiği düşük sosyallik ve keyifsizlik de tabii ki her öğrencinin ruhsal durumunu olumsuz etkiliyor. Bunlara maruz kalmamamız için bu ücretin en az 1.5-2 katı olması gerekir diye düşünüyorum. Farklı iş yerlerinde emekçiler tarafından sürdürülen mücadelelerin ise çok değerli ve kazanımlar için gerekli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, öğrenci ebeveyni olan emekçilerin mücadeleler sonucu edindiği her kazanım hem bizim hem de onların hayat standardını iyileştiriyor” dedi.