11 Şubat 2025 00:30
/
Güncelleme: 00:53

Çayırhan işçileri özelleştirmeye karşı Ankara yolunda

Özelleştirmeye karşı direniş başlatan Çayırhan maden işçileri, yetkililer sessizliği üzerine tekrar yürüyüşe başladı. Ankara'ya yürüyen işçiler Ayaş'ın Akkaya Mahallesi'ne ulaştı.

Damla Kırmızıtaş
damlakirmizitas@gmail.com


Ankara - İki ay önce özelleştirme kararına karşı önce madene kapanarak direniş ardından Ankara'ya yürüyüş başlatan Çayırhan Termik Santrali ve Linyit Madeni İşletmesinde çalışan işçiler, özelleştirme kararının geri çekilmemesi nedeniyle bir kez daha Ankara yoluna düştü. Yürüyüş öncesinde konuşan T. Maden-İş Genel Başkanı Nurettin Akçul, sendika, meslek odaları ve vatandaşlara dayanışmayı büyütme çağrısı yaparak “Biz artık erteleme ve oyalama değil, bu karardan tamamen vazgeçilmesini istiyoruz” dedi.

İşçiler Beypazarı semt pazarında toplanırken yürüyüşe farklı şubelerden enerji ve maden işçileri desteğe geldi. T. Maden-İş Genel Başkanı Nurettin Akçul, “Aylardır çırpınıyoruz, bu büyük hatadan dönülsün diye. Görünen o ki Türkiye sesimizi duydu ama Bakanlık duymadı. Kasım ayında Ankara’ya başladığımız yürüyüşümüze, aralık ayında yapılacak özelleştirmenin mart ayına ertelenmesiyle tüm iyi niyetimiz ve samimiyetimizle ara verdik. Ama o gün de söyledik, bizler bu özelleştirme adı altındaki varlık satışı iptal edilene kadar mücadelemize devam edeceğiz diye. Bu sürede Bakanlık bizlerle gerekli müzakereleri yapacak, tüm verileri hakkaniyetle değerlendirip özelleştirme ve satış kararından tamamen vazgeçecektir dedik. Devletimiz, işçisinden yana tavır alır, işçiye ve yöreye zarar verecek bu uygulamadan vazgeçer diye ümit ettik. ‘Ortada bir yanlış var ve yanlış hesap, Bağdat’tan döner’ demiştik. Ama maalesef aylardır işçinin kapısını çalan yok, müzakere yok, sonuç yok” dedi.

"Bu zehri yutmayacağız"

Şartnamede birkaç maddede değişikliğe gidildiğini söyleyen Akçul, değişen maddeleri şöyle açıkladı: “Müjde gibi açıklanan bu maddelerde işçi sayısı 2 bin 50 olarak belirtilip sözüm ona güvence verilmiş. Ama kazanılmış haklarla ilgili hiçbir düzenleme yapılmamış. Lojmanları boşaltma süresi olarak belirledikleri 4 ayı, 12 aya çıkararak lojman sakinlerine lütufta bulunmuşlar. Bu nasıl bir iyileştirme, nasıl bir düzenleme? Bizim aklımızı mı hafife alıyorlar, yoksa ağzımıza bir parmak bal mı çalıyorlar? Bu, bir parmak bal bile değil. Bu olsa olsa bir parmak daha zehir. Biz bu zehri yutmayacağız. Göz göre göre kendimizi ateşe attırmayacağız.”

Akçul, “Çayırhan’ın çığlığını bütün Türkiye duydu. Burası bizim işimiz, alın terimiz, geleceğimiz, ekmek teknemiz. Bugün vazgeçersek, yarın çocuklarımız hesap sorar. Arkadaşlarımızla ortak aldığımız karar; Özelleştirme İdaresi Başkanlığına kadar yürüyüp sesimizi oradan bir kez daha duyurmak. Biz artık erteleme ve oyalama değil, bu karardan tamamen vazgeçilmesini istiyoruz” diye konuştu. Akçul, sendikalara, meslek odalarına ve yurttaşlara dayanışma çağrısı yaptı.

İşçiler dayanışmaya çağırıyor

Açıklamanın ardından işçiler yürüyüşe başladı. Yürüyüş sürerken görüştüğümüz işçiler mücadelelerine kararlılıkla devam edeceklerini vurguladı. Bir enerji işçisi, “Önceki yürüyüşü iyi niyet göstermek için sonlandırmıştık. Ama çok az vakit kaldı. Tehlike çanları çalıyor. Ekmeğimiz, çocuklarımızın geleceği için sonuna kadar devam edeceğiz. Ama bu kalabalığın artması gerekiyor. Herkesi ilgilendiriyor bu özelleştirme. Herkesin geleceği burada. O yüzden bütün vatandaşları yanımızda görmek istiyoruz” dedi.

Bir başka enerji işçisi de “Ankara’ya kalabalık bir giriş yapalım ki bizi muhatap alsınlar. Yoksa bu iş yaş olur” dedi.

Bir maden işçisi de özelleştirmeye karşı ilk günkü gibi kararlı olduklarını vurgulayarak, “Ankara girişinde engelleneceğiz diye düşünüyoruz. Çünkü devlet bunu engellemek isteyecek. Bir bakıma AKP’ye karşı yürüyoruz. Özelleştirmeye karşı yürümek AKP karşı yürümek çünkü” diye konuştu.

Madenlerde üretimin devam ettiğini söyleyen bir işçi, özelleştirmeye karşı işçilerin en büyük gücünün üretimden aldığı güç olduğunu vurgulayarak, çalışan bütün işçilerin vardiyadan çıkarak yürüyüşe katılması gerektiğini ifade etti.

Ergün Atalay: İnşallah gözleri görür, kulakları duyar

Yaklaşık 8 saatlik yürüyüşün ardından işçiler, Ayaş'ın Akkaya Mahallesi'ne ulaştı. Muhtarlık önünde yapılan açıklamada konuşan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay "Arkadaşlar 25 km yürüdü. Hava şartları baya soğuk. 3 aydır süren bir mücadele. Sendika başkanları hem müzakere hem mücadele ediyorlar. Çayırhan'da spor salonu, okul, cami... Bunları özelleştireceğiz diyorlar. Bölge halkına zarar verdiğini, enerji işçilerine, maden işçilerine zarar verdiğini anlattık. Çalışanların ekonomik  sıkıntılarının had safhada olduğunu anlattık. Bugün saat 14.30'da Çalışma Bakanına anlattım. Yapılan yeni düzenlemede hiçbir şey yok. Bu işten vazgeçin, milletin huzurunu bozmayın. Özelleştirme ülkeye bir fayda getirmedi. Bu akşam burada kalacaklar arkadaşlar. Yarın akşam Ayaş'a, sonraki gün Yenikent'e, diğer gün de  Ankara'ya yürüyecekler. Duymayanlara Ankara'da anlatacaklar. İnşallah göz görür, kulakları duyar" dedi.

İşçiler yürüyüşlerinin ikinci gününde Akkaya’dan Ayaş’a, üçüncü gününde Ayaş’tan Sincan-Yenikent’e yürüyecek. Son gün ise Sincan’dan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı önüne ulaşacaklar.

İki bakan işçiler hariç herkesle görüştü

27 Kasım’da yaptığı açıklamada işçilerin mağdur edilmeyeceğini söyleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, geçen süre içerisinde işçiler hariç herkesle görüştü.

27 Kasım’da Almanya’da Alman enerji şirketleriyle Türk şirketleri arasında üç ayrı görüşme yapan Bayraktar, 29-30 Kasım’da Londra’da BP Operasyonlar Başkan Yardımcısı Gordon Birell, Rolls Royce Group SMR CEO’su Chris Cholerton ve finans şirketleri temsilcilerine Türkiye’deki yatırım imkanlarını anlattı.

Bayraktar, aradan geçen üç aya yakın zaman diliminde AKP’nin İstanbul, Sinop, Uşak, Sivas, Trabzon, Batman il kongrelerine katıldı.

Moğolistan ile enerji girişimleri anlaşması toplantılarına, Somali enerji bakanı ile ilerleyen maden ve enerji araştırmaları stratejisi belirleme toplantısına BAE yatırım bakanı ile Abu Dabi’de görüşmeye, YEKA enerji teşvik programına katılacak patronlarla bir araya gelme toplantısına, enerji sektörü patronları ile iki ayrı buluşmaya katılan Bayraktar, kendini ‘Suriye devlet başkanı’ ilan eden Colani ile görüştü, Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan’ı da forma hediyesini teslim almak için makamında ağırladı.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bağlı olduğu Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise son 3 ay içinde 13 Ocak’ta Londra’da yatırımcılar buluşmasına katıldı.  27 Ocak’ta Asya Kalkınma Bankasının Türkiye faaliyetlerine başlaması amacıyla, 20 Aralık’ta Umman Ekonomik Komisyonuyla Türkiye-Umman arasında ticaret, sanayi, ulaştırma, tarım ve turizm alanlarında anlaşmaların hızlandırılması için, görüşmeler gerçekleştirdi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime  6 liralık ücret

Gabar petrolü sömürüsü: 1 milyon liralık üretime 6 liralık ücret

Saray iktidarının “Milletimiz zenginleşecek” propagandasını yaptığı Gabar petrolünün arkasında ağır bir işçi sömürüsü var. Günde 12 saat çalışma, taşeronlaştırma, sendikasızlık, yoksulluk sınırının yarısı bile etmeyen ücretler… Öyle ki sadece 12.5 saatlik üretim tüm işçilerin ücretini karşılıyor, geri kalan patronların kasasına akıyor.

Şırnak’ta bir günde çıkarılan petrol, Batman’da çıkarılanın yüzde 87 fazlası.

Serbest piyasada ham petrolün varil fiyatı yaklaşık 75 dolar.

İşçiler iki günde çıkarılan petrol kadar ücret alsaydı aylık ücret 160 bin lira olurdu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et