Öcalan’dan önce PKK’nin konuşması ne anlama geliyor? | 'Açıklamaların başlıca muhatabı Ankara'
Yazarımız Fatih Polat, Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat’ta açıklama yapacağı beklentisi sürerken, PKK'den yapılan açıklamaları köşesinde değerlendirdi.
![Öcalan’dan önce PKK’nin konuşması ne anlama geliyor? | 'Açıklamaların başlıca muhatabı Ankara'](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/280807.jpg)
Fotoğraf: DEM Parti
İLGİLİ HABERLER
![Sebahat Tuncel: Beklenen çağrıdan sonrası önemli](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284128.jpg)
Sebahat Tuncel: Beklenen çağrıdan sonrası önemli
Yazarımız Fatih Polat, Abdullah Öcalan’ın, 15 Şubat’ta bir açıklama yapacağı konuşulurken, PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan’ın geçtiğimiz günlerde Stêrk TV’de yayımlanan açıklamaları ve Yeni Özgür Politika Yazarı Selahattin Erdem’in 6 Şubat 2025 tarihinde yayımlanan yazısını köşesine taşıdı.
Cemil Bayık, Bese Hozat, Duran Kalkan ve Mustafa Karasu tarafından yapılan açıklamalarda bir yandan Öcalan’a bağlılık diğer yandan Ankara’ya "Öcalan’ı bizim kabul edemeyeceğimiz çağrılar yapmaya zorlamanızın manası yok” mesajı gönderdiğini ifade eden Polat, "Karayılan’ın açıklamaları ve Selahattin Erdem’in yazısı ise en yakın döneme dair PKK merkezinin mesajlarını içeriyor. Bunlardan da şunu anlayabiliriz. İmralı ile yapılan ilk görüşmenin ardından Kandil’e ulaşan bilgiler ve İmralı’dan gelecek çağrının temel çerçevesine dair öngörülerden hareketle PKK merkezi bir toplantı yaparak bir görüş oluşturmuş olmalı. Hem Karayılan’ın açıklamalarında hem de Selahattin Erdem’in yazısında karşılıklı ‘ateşkes’ten söz edilmesi bu ortaklığın bir işareti olarak okunabilir" dedi.
Polat, Öcalan’ın beklenen açıklamasından önce PKK merkezinin görüşlerini kamuoyuna açık olarak dile getirmesini ise şöyle değerlendirdi:
"Dert sadece Öcalan’a beklenen açıklamasından önce ‘Bizim durumumuz budur, açıklamanı yaparken bunları da dikkate al’ mesajı göndermek olsaydı, bu İmralı’ya dolaylı olarak iletilebilirdi. Bu, kamuoyu önünde, Türkiye ve dünya basınında haber olacak biçimde söyleniyorsa, sözün başlıca muhatabı Ankara olmalıdır. Dolayısıyla Karayılan’ın açıklaması ve Erdem’in yazısındaki vurguları, hem Ankara’ya kendi beklentilerini kamuoyu önünde dile getirirken hem de Öcalan’ın elini de güçlendirme amacını taşıyor olmalı.
Tüm bunlarla birlikte şunu ifade edebiliriz: Öcalan’ın açıklaması Ankara’dan son anda bir engelle karşılaşmadan kamuoyuna yansırsa, daha önce de yapmış olduğu ‘silahsız bir siyaset dönemine’ ilişkin vurgular, Kürt sorununun çözümüne ilişkin belirli aşamalara bağlanan bir içerikle gelecektir muhtemelen.
Bu sürecin, Türkiye’nin operasyonlarının sürdüğü Suriye’nin kuzeydoğusuna dair yönü bu köşenin sınırlarını aştığı için onu ayrıca ele almak gerekiyor." (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et