Özgür Özel: Kent uzlaşısı, İstanbul ittifakı demek

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. CHP'li belediyelere "kent uzlaşısı" üzerinden düzenlenen "terör" operasyonlarına dair İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e seslenen Özel, "Bu sabah da güne seyyar giyotinin gıcırtılarıyla uyandık. Yeni bir şafak operasyonuyla iki belediye başkan yardımcımız, yedi belediye meclis üyemiz gözaltına alındı. 'Sen bizim iktidarımıza karşı nasıl belediye kazanırsın' operasyonu bu" dedi. "Ne demek kent uzlaşısı, İstanbul ittifakı demek" ifadelerini kullandı.

Erken seçim söylemlerini yineleyen özel, "Muhtemel rakibini saf dışı bırakmaya çalışan birisine karşı konvansiyonel siyasetin gösterebileceği her tepki gösterilmiş, her miting yapılmıştır. Seçim takvimini YSK değil millet başlatır. Milletin seçim takvimi başlamıştır" dedi. Cumhurbaşkanı adayı için 23 Mart'ta sandığa gideceklerini ifade eden Özel, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında "tam mutabakat" olduğunu vurguladı. Özel, "Türkiye'ye umut olmuş iki ismin ön seçim yarışına girerek birbirini yıpratmaması konusundaki talep ve öneriyi konuştuk ve fikir birliğin vardık. Sayın Mansur Yavaş cumhurbaşkanı adayının belirleneceği ön seçime girmeyeceğini bize bildirdi. 'Hepsi bizim partililerimiz. Elbette onların verecekleri karara saygılıyım' dedi. Bu süreçlerin ortak akılla yürütülmesi, daha çok bir araya gelinmesi konusunda hemfikiriz. Partide bir kaos arayanlar, önümüzü kesmeye çalışanlar avuçlarını yalayacaklar" açıklamasını yaptı.

"Cürmün kadar yer yakarsın"

"Kent uzlaşısı"nın "İstanbul ittifakı" demek olduğunu söyleyen Özel, "Biz dedik ki, bir otoritere karşı tek başımıza kazanamayız. Gelin Türkiye'nin sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları birlikte olalım. Listelerimizde eski AK Partililer var, Saadet Partisinde, MHP'de, Demokrat Partide eskiden siyaset yapanlar var. Budur İstanbul İttifakı, budur Türkiye İttifakı. Şimdi burada cezalandırılan bu 10 arkadaşımız, 7 arkadaşımız, 9 arkadaşımız değil. Burada cezalandırılan İstanbul'un iradesine kafa tutuyor. 'Siz bütün demokratlar birleşip benim gibi bir otokratı yenerseniz seçtiklerinize çektiririm' diyor. Cürmün kadar yer yakarsın" dedi.

"Akın Gürlek kendini Türkiye Başsavcısı sanıyor"

Akın Gürlek'in yürüttüğü soruşturmaları hatırlatan Özel, "Oldukça büyük bir makama oturttular seyyar giyotini, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı. Katledeceklerini ayağına getirttiriyor Anadolu'nun dört bir yanından. Hukuk sisteminde olmadığı halde. Ümit Özdağ'a yapılan da, pek çok soruşturmada yapılan da o. Türkiye başsavcısı sanıyor kendini. Yok öyle bir düzenleme. Hakimler Savcılar Kurulu harekete geçip, 'Ne yapıyorsun arkadaşım sen' demesi lazım" dedi.

Kurultay soruşturmasına tepki

AKP ve MHP'de bir ilçe başkanına bile rakip çıkamadığını belirten Özel, genel başkan seçildiği kurultay hakkındaki 'şaibe' iddialarına da yanıt verdi: "Dosya, iftira atanın yargılandığı dosya. Bursa'dan dosyayı Ankara'ya çekmişler. Size işin aslını söyleyeyim. Saray'ın bir medya planlaması var. Dün akşam planlanan, Özgür Özel, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun zirvesinden kaos çıkmasıydı ama yaşanan bu. Üçlü zirvedeki fotoğraf. 'CHP'de krizden', 'CHP'de şabile kurultay' yalanına çevirdiler bu işi. Erdoğan birkaç kez bunu söylemiş, ben girer miyim bu çukura? Milletin derdinin çözüleceği sandıktan kaçıyorlar."

Bahçeli'ye şifa diledi

Kalp kapakçığı ameliyatı geçiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye geçmiş olsun dileklerini ileten Özel, "Şahsen yakından takip ettim, sağlık durumuyla ilgili belli aralıklarla bilgi alıyoruz. Bize yapılan bütün haksızlıklarımıza rağmen bu süreçte Sayın Bahçeli ve MHP ile ilgili olumsuz herhangi bir siyasi eleştiri, yaklaşımımız olmadı, olmayacak. Allah şifa versin, iyileşsin, görevinin başına gelsin. Rekabet de ederiz, onları da yener iktidara geliriz" dedi.

Kartalkaya Katliamı: "Meclis soruşturması için 40 vekile ihtiyacımız var"

Kartalkaya Katliamı nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un halen istifa etmemesine ve görevden alınmamasına tepki gösteren Özel, şunları söyledi: "Üç hafta oldu. 78 can gitti orada. İçişleri Bakanı, bir hafta, en geç 10 günde bütün sorumluların belirleneceğini, kimsenin sorumluluktan kaçamayacağını, üstlerindeki sorumluluğu yıkamayacağının sözünü veriyordu. 21 gün geçti, ağzını bu konuda açmadı. Erdoğan ölenlerin sayısını Kürşad Zorlu'ya rozeti takana kadar açıklatmadı. Şimdi de 23 Şubat'ı bekliyoruz. AK Parti kongresini yapacak. O kongrede bakanı, 8-10 bakanla birlikte değiştirecek. Bakanın sorumluluğunu göstermeden o yükten hem kurtulacak hem sorumluluğu partisine almayacak."

Katliama dair Soruşturma Komisyonuna imza atan vekil sayısının 260'ı geçtiğini söyleyen Özel, "301'i bulursak Yüce Divan'a gitmesi için Meclis soruşturacak. Her belge gelecek Meclise. 35-40 tane ettiği yemine sağdık, komşusundan utanacak vekile ihtiyacımız var. Bunun için AKP ve MHP gruplarını, gerekirse bütün milletvekillerini teker teker ziyaret edeceğiz" dedi. 

Kaçak içki ölümleri: "Vergi ideolojiktir, yaşam biçimi vergisidir"

Son dönemde toplamda 110 kişinin kaçak içkiden dolayı hayatlarını kaybettiğini hatırlatan Özel, "Geçen yıl 500 kişi öldü sadece. Bu yıl 600'ün üzerine çıkıyor. Trend hep bir önceki yıldan fazla. Bu hafta Meclis araştırması için tekrar teklif edeceğiz, yine kaçacaklar. Çünkü konu hakkında yapılan bütün çalışmalar sahte içki ve metanol zehirlenmesiyle ölümlerin tamamının yoksulluktan ve özellikle de içki fiyatlarına yapılan astronomik vergi uygulamasından olduğunu ortaya koyuyor. 70'lik rakı 361 lira, ÖTV ve KDV'siyle 960 lira. Devlet, 100 liralık içkinin 62 lirasını vergi olarak alıyor. Başka miktar, başka markalarda yüzde 75'i bulan rakamlar var. Bu vergi ideolojik vergidir. Bu vergi yaşam şekli tercihi vergisidir" diye konuştu.

Erdoğan'a "Konteyner kentleri birlikte gezelim" teklifi

6 Şubat depremlerinin ikinci yıl dönümüne dair de konuşan Özel, "İkinci yıl dönümünde Adıyaman'da, Kahramanmaraş'ta ve Hatay'da birer tam gün geçirdim. Bir dokunduk bin ah işittik. Duyduklarımızdan, gördüklerimizden utandık. Erdoğan'ın verdiği rakamlara göre 100 depremzedenin 70'i ya çadırda, ya konteynerde ya gurbette. Ama durum daha da vahim. 395 konteyner kentte 649 bin kişi yaşıyor. 2 yılda 58 bin kişi kurtulmuş. Depremzedeler 'Konut yok' diyor. Sayın Erdoğan, 'Sokağa çık' dedim, çıkmadın. 'Pazara gel' dedim, gelmedin. Bu sefer seninle birlikte konteyner kentleri gezmeyi teklif ediyorum. Var mı cesaretin? Çık sıcak salondan konteynere gel. Önce 395 konteyner kentten birinin adını çekeceksin, ardından da konteyner numarasını. Haber ajansları canlı yayına geçecek, buna da razıyım. Oradan çek kurayı, sıcak salondan hatır sor, buna da var mısın" diye seslendi. 

"Çayırhan işçileriyle birlikte ülkeyi bu talan düzeninden kurtaracağız"

Çayırhan Termik Santrali ve Maden İşletmesi işçilerinin eylemlerine destek veren Özgür Özel, "Çayırhan işçileri Ankara'ya yürüyor. 'Özelleştirmenin yaptığı kıyımı biliriz. Devlette kalsın, biz çalışalım, altın yumurta buraya yumurtlasın' dediler. İşçiler mücadeleleriyle 4 Aralık'taki ihaleyi iptal ettirmişlerdi. Yeniden ihaleye doğru geliyorlar. Her gün arkadaşlarımız destek veriyor. Onlarla birlikte yürümeye, ülkeyi bu talan düzeninden kurtarmaya söz veriyoruz" dedi.

"Filistin konusunda Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile aynı noktadayız"

Erdoğan'a "Aferin BOP'un eş başkanına" diyerek seslenen Özel, Filistin meselesinde CHP'nin duruşu için, "Filistin konusunda Deniz Gezmiş ve arkadaşları ile aynı noktadayız" dedi:

"Trump, Gazze'yi imara açacağını, oteller yapacağını söylüyor. Almanya Cumhurbaşkanı böyle bir şeyin insanlık suçu olduğunu, Almanya ile ABD ile ilişkilerin bozulacağını söyledi. Bizimki tek kelime etmedi. Dün konuştu beni utandırdı, dedi ki 'Konuşmaya değer yanı yok'. Sonra var gücüyle Netanyahu'ya saldırdı. Netanyahu'dan korkmuyorsun ama Trump'tan korktuğun için cevap veremiyorsun. Her yıl 1 Ocak'ta Galata Köprüsü'nde Erdoğan'ın oğlu, Gazze için yürüyüş yapınca serbest, biz talepte bulunduğumuz zaman CHP'ye yasak. Biz Bülent Ecevit nerede duruyorsa oradayız. Biz Deniz Gezmiş ve arkadaşları nerede duruyorsa oradayız. Erdoğan'da böyle büyük alkışı, 'Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanıyım' dediğinde almıştı. Aferin Erdoğan'a, aferin BOP'un eş başkanına."

Gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki

Hafta sonu BirGün Gazetesi'nden üç yöneticinin gözaltına alınması hakkında da konuşan Özel, "Sevgili Uğur Koç, Berkant Gültekin ve Yaşar Gökdemir'i gözaltına aldılar. Bu seyyar giyotinin İstanbul'da yaptıklarından sonra zulüm Ankara'daki gazetecilere sıçradı. Sabah Gazetesi, muhabirinin paylaştığı fotoğrafı haber yapmış. BirGün Gazetesi de o fotoğrafı almış, başlıkta 'Yandaş Sabah' demiş, e yandaş. Öyle değil mi? 'Seyyar giyotini' de benim ifadem olarak tırnak içine almış. Bu yüzden 3 gazeteciyi gözaltına aldılar neredeyse tutukluyorlardı." (Politika Servisi)