14 Şubat 2025 17:08
/
Güncelleme: 15 Şubat 2025 00:01

Barış İçin Toplumsal Girişimi üyesi Türmen: Çözüm için kolaylaştırıcı rol almak istiyoruz

DEM Partiyi ziyaret eden Barış İçin Toplumsal Girişimi üyesi Rıza Türmen, Kürt sorunun çözümü noktasında kolaylaştırıcı rol üstlenmek istediklerini belirtti.

Barış İçin Toplumsal Girişimi üyesi Türmen: Çözüm için kolaylaştırıcı rol almak istiyoruz

Fotoğraf: MA

Ankara — Edebiyatçı, akademisyen ve siyasetçilerden oluşan Barış İçin Toplumsal Girişimi üyeleri ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, yaptıkları toplantı sonrası DEM Parti Genel Merkezi’nde açıklamalarda bulundu. Açıklamaya girişim üyeleri ile İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan da katıldı.

"Barışçıl çözüm getirebiliriz"

Açıklamada ilk olarak söz alan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski hakimi Rıza Türmen, girişimin yapısından söz etti. Türmen, girişimi, “Bilinçli yurttaşlar grubu” şeklinde tanımladı. Kürt sorunun barışçıl yollar ile çözülmesi için arayış içinde olduklarını söyleyen Türmen, “Nasıl katkıda bulunacağımızı neler yapabileceğimizi görüşüyoruz. Bunu sağlamak amacıyla siyasi partileri ziyaret ediyoruz. Geçenlerde CHP’yi ziyaret ettik orada görüş alışverişinde bulunduk bugün de DEM Parti’yi ziyaret ettik. Gayet yararlı görüş alışverişinde bulunduk. Sayın Pervin Buldan bize İmralı ziyaretleriyle ilgili son derece yararlı bilgiler verdi. Bu ziyaretlerle amaçlanan şeyleri anlattı. Böylelikle bizim bakımımızdan süreç daha belirli, daha anlaşılır bir hale geldi. Biz de bu sürece katkı vermek için biz neyi yapabiliriz diye tartıştık. Biz görüşümüzü göre Kürt sorununu barışçıl çözüme kavuşması Türkiye'de bir barış ve demokrasi hareketine bağlıdır. Ancak demokrasi çerçevesinde Kürt sorununa bir barışçıl çözüm getirebiliriz. Bunu sağlamak için neler yapabiliriz” dedi.

"Kolaylaştırıcı rol oynamak istiyoruz"

Ziyaretlerine devam edeceklerini belirten Türmen, “Başka siyasi partileri de ziyaret etmek istiyoruz. Böylelikle sivil toplum olarak bu sürece katkıda bulunmak, bu sürecin gelişmesine, ilerlemesine, doğru yolda ve çizgide bir çözüme kavuşmasını sağlanmaya çalışıyoruz. Bir nevi bir moderatörlük kolaylaştırıcılık rolü oynamak istiyoruz. Bu yolda çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

"Barış hepimizi ilgilendiriyor"

Bakırhan ise girişim üyelerinin yaptıkları işleri kutsal olarak değerlendirdi. Bakırhan, şöyle konuştu: “Türkiye’de başta Kürt meselesi olmak üzere sorunların diyalogla barışla müzakere ile çözülmesi bir çaba içerisindedirler. Toplumun tamamını ilgilendiriyor. Barış deyince 85 milyon insan akla geliyor. Çünkü hepsini ilgilendiriyor. Sadece Kürtlere barış değil, Alevilere, farklı inanç gruplarına, hakkını alın terinin karşılığını alamayan emekçilere, her gün katledilen kadınlarla ilgili sorunların da demokratik yollarla çözülmesi gerekiyor. Heyetin bu çalışmalarını önemsiyoruz."

"Yol haritasını ortaya koyması gerekiyor"

"1 Ekim’den beri Türkiye’de yürütülen tartışmaların bir barış sürecine evirilmesini biz de canı gönülden istiyoruz. Heyetimiz de istiyor. Ama bunun için bir iradenin ortaya çıkması gerekiyor. Bunun bir barış süreci olması için en başta hükümetin, iktidarın bir yol haritası ortaya koyması gerekiyor. Umarım önümüzdeki günlerde sayın Öcalan’ın yapacağı çağrıdan sonra hepimize görev ve sorumluluklar düşecek. Barışı toplumun kendi meselesi haline getirmek iktidar ve hükümet üzerinde toplumsal bir basınç oluşturmak için biz de gelen heyetle birlikte çalışacağımızı, bu meselenin başarıya ulaşması elimizden gelen tüm çabayı ortaya koyacağız. Böylesine kıymetli ve önemli bir mesele için kapı kapı parti parti dolaşmalarını, barış meselesinin ne kadar önemli olduğunu anlatmaları takdire şayandır, değerlidir, kıymetlidir. Kendilerini desteklediğimizi yanlarında olduğumuzu, bize sunmuş oldukları eleştiri ve önerileri de dikkate alacağımızı. Önümüzdeki günlerde bu eleştiri ve öneriler çerçevesinde yolumuza devam edeceğiz.” (MA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Sömürge madenciliği felaketinin yıl dönümünde İliç: Toprak zehirli, halk işsiz

Sömürge madenciliği felaketinin yıl dönümünde İliç: Toprak zehirli, halk işsiz

İliç siyanür faciasının üzerinden 1 yıl geçti. Hava, toprak ve su zehirlendi; 9 işçi can verdi. Daha fazla altın için kuralsız çalışmanın önünü açanlar aklandı. Halk zehirlenmiş doğa ve işsizlikle baş başa. Facianın ana sorumlularından uluslararası maden tekeli SSR, hisse senedi değerlerinin yükselmesiyle felaket öncesine geri döndü. İliç’teki altın için de “iş birliği içinde olduğu iktidarla” pazarlıkta.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Başpınar işçilerinin Demokrasi Meydanı'nda yapacağı eylem polis engeline takıldı. BİRTEK-SEN Genel Başkanı gözaltına alınıp serbest bırakıldı.

Evrensel'i Takip Et