Cumartesi Anneleri Rıdvan Karakoç için bir araya geldi: Cezasızlığa karşı adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz
Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen Rıdvan Karakoç’un akıbetini sordu.1038 haftadır kayıplarının akıbetini soran aileler, adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.
![Cumartesi Anneleri Rıdvan Karakoç için bir araya geldi: Cezasızlığa karşı adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz](https://www.evrensel.net/upload/dosya/284677.jpg)
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
İstanbul – Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen Rıdvan Karakoç için bir kez daha Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. 1038 haftadır kayıplarının akıbetini soran aileler, cezasızlığa karşı adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini vurguladı.
Basın açıklamasını İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri okudu. Yoleri, "Gözaltında kaybedilişinin 30. yılında Rıdvan Karakoç'u unutmadık! Kayıp yakınları olarak, kayıplarımızın nerede olduğunu bilmek, devletin gözaltında kaybetmelerdeki rolünü kabul etmesini sağlamak ve bu suçların tüm gerçekliğiyle açığa çıkmasını talep etmek için mücadele ediyoruz" dedi.
"Faili belli, adalet yok"
Basın açıklamasında, Rıdvan Karakoç'un 1994 yılında hakkında yakalama kararı çıkarıldıktan sonra ailesinin tehdit edildiği, polis gözetiminde tutulan evine baskınlar düzenlendiği, 15 Şubat 1995'ten sonra ise kendisinden bir daha haber alınamadığı hatırlatıldı. Karakoç'un ağır işkence izleri taşıyan bedeni, 110 gün sonra Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı'nda bulundu. Resmi kurumlar, parmak izi kayıtları olmasına rağmen onu "kimliği meçhul kişi" olarak defnetmişti.
Beykoz Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada ise 30 yıldır hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Yoleri, "Soruşturma makamları, suçun faillerini belirlemek ve cezalandırmak için harekete geçmedi. Deliller toplanmadı ve dosya zamanaşımına terk edildi. Cezasızlık, en büyük adaletsizlik olarak tüm toplumu tehdit ediyor" ifadelerini kullandı.
Av. Eren Keskin: Bu bir devlet politikası
Basın açıklamasının ardından konuşan Rıdvan Karakoç'un avukatı Eren Keskin, 1990'lı yılların gözaltında kayıpların, yargısız infazların ve köy yakmaların sistematik olarak uygulandığı bir dönem olduğunu hatırlatarak, "Rıdvan, bir gün beni aramazsam başıma bir şey geldi bil, demişti. Gerçekten bir gün aramadı ve kaybedildi" dedi.
Keskin, yıllardır hukuki mücadele verdiklerini ancak hiçbir ilerleme sağlanmadığını belirterek, "Savcılardan biri 'Elimden bir şey gelmiyor' diyerek itirafta bulundu. Çünkü bu bir devlet politikası. Türkiye Cumhuriyeti devleti zorla kaybetmeyi bir yöntem olarak benimsedi. Maalesef coğrafyamız, mezarsız ölüler coğrafyası" diye konuştu.
Hasan Karakoç: Otuz yıldır buradayız, adalet arıyoruz
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Rıdvan Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç ise devletin, abisini katlettikten sonra aile üzerindeki baskıyı tamamen kaldırdığını belirterek, "Yani abimi öldürdüler ve bizimle olan davaları da bitmiş oldu" dedi.
Yetkililere seslenen Karakoç, "Eğer abimi mahkemeye çıkarsalar ve bir ceza verselerdi, hukuki bir süreç işleseydi, belki bunu anlayabilirdik. Ama haydutça, katilce, insanlık dışı bir yöntemle onu işkenceyle katlettiler. Annem bu acıya dayanamadı, birçok kayıp yakını gibi o da evladına hasret hayata veda etti. Otuz yıldır buradayız, feryat ediyoruz. Ama kimse bizi duymuyor" ifadelerini kullandı.
Cumartesi Anneleri, her hafta olduğu gibi kayıpları için adalet talebini yineleyerek, "Kaç yıl geçerse geçsin, Rıdvan Karakoç ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz" dedi. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et