İliç maden faciasında eşini kaybeden Gamze Yıldız: “Yetkili şirketten tutuklanan olmadı, iş kazası değil, cinayet bu”

Erzurum – Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat 2024’te meydana gelen maden faciasında eşi Uğur Yıldız’ı kaybeden Gamze Yıldız, “Bizim için hayat diye bir şey yok. Bize bu süre içerisinde sus payı olarak para teklif ettiler, kabul etmedik. Yetkili şirketten kimse tutuklanmadı, konuyu uluslararası mahkemeye kadar götüreceğiz. Normal bir kaza değil bu... Bu olayın üstü kapatılmasın, iş kazası değil, cinayet bu” dedi.

Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat 2024’te Anagold Madencilik’e ait Çöpler Altın Madeni’nde siyanürlü siyanürlü liç sahasının kayması sonucunda meydana gelen maden faciasında 9 işçi hayatını kaybetti. Topraktan 53 gün sonra ilk çıkarılan Uğur Yıldız’ın ailesi, facianın birinci yılında Yıldız’ı, Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinin Avcıçayırı köyünde mezarı başında andı.

Çöpler Altın Madeni’nde 7 yıl kamyon şoförlüğü yapan Uğur Yıldız’ın eşi Gamze Yıldız, geçen bir yılı anlattı.

“Bize bu süre içerisinde sus payı olarak para teklif ettiler”

Bilirkişi raporunun açıklanmasıyla hayal kırıklığı yaşadıklarını belirten Yıldız; “Murat Kurum’un suçlu bulunmaması, yetkililerin, ‘kader’ deyip susmaları... Eşimle 1,5 yıldır evliydik. Aklında sürekli tazminatını alıp çıkmak vardı ama o faciayla hayatım altüst oldu. Büyük bir hevesle kurduğum, evime bile gidemiyorum. Bizim için hayat diye bir şey yok. Bize bu süre içerisinde sus payı olarak para teklif ettiler, kabul etmedik. Yetkili şirketten kimse tutuklanmadı, konuyu uluslararası mahkemeye kadar götüreceğiz. Normal bir kaza değil bu... Bu olayın üstü kapatılmasın, iş kazası değil, cinayet bu” dedi.

Öte yandan, TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, facianın birinci yılında taslak raporunu tamamladı. 518 sayfalık taslak raporda, Maden Kanunu’nda düzenlemeler yapılması, ‘Madencilik Politikaları Üst Kurulu’ kurulması, afet ve yer bilimi dersi ve acil durum önlemlerine ilişkin öneriler yer aldı.

İliç Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında hazırlanan ve geçen ay kabul edilen iddianamede, 43 sanıktan 12'sinin asli, 31'inin tali kusurlu oldukları belirtilerek tüm sanıkların “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi. Davanın ilk duruşması da 17 Mart'ta görülecek. (ANKA)