Bugün destek vermezsek, yarın yalnız kalırız

Merhaba Evrensel okurları.

Antep Başpınar OSB bölgesinde 20’ye yakın tekstil fabrikasında işçiler, yüzde 30 zammı kabul etmeyerek direniş başlatmıştı. AKP Gaziantep Milletvekili Çelikaslan’ın fabrikasında da işçiler yüzde 30 zammı kabul etmeyerek direnişe geçmişlerdi. Başpınar OSB işçileri Çelikaslan önünde bir araya gelip eylem yapacaklardı ki; bir gece vakti patronların baskısıyla valilik fiilen OHAL ilan edip işçilerin eylemlerini yasakladı.

Bir kamu işçisi olarak bu gelişmeleri yakından takip ediyorum. Yüreğim de kalbim de Antep işçileriyle birlikte atıyor. Fakat bu konuda, yaklaşık 15 yıldır üyesi olduğum Türk-İş’in, ne destek açıklamasını ne valiliğin yasak kararına karşı bir ses çıkardığını duydum ve gördüm. Türk-İş bürokrasisi yine deve kuşu misali kafasını kuma soktu. Yoksa önümüzdeki günlerde 600 bin kamu işçisinin, sözleşme sürecinde sendika merkezlerini yok sayıp fiili olarak eyleme geçerse ne yapacaklar!

Bir konfederasyon bu kadar umursamaz, vurdumduymaz ve hem patronun hem de iktidarın destekçisi olmamalı. Ama ne yazık ki bizim ülkemizde iktidarın arka bahçesi, patronların da koltuk değneği olmuş sendikal anlayışı temsil eden bir Türk-İş genel merkezi var. Daha geçtiğimiz günlerde Gebze’de grevi yasaklanan metal işçilerine de herhangi bir destek açıklaması yapmadınız. Ama siz destekte bulunmasanız da metal işçileri grev yasaklarını tanımayarak bütün fabrikalarda eylemlere devam edip patronların dayatmaları püskürttüler. Sizin gibi sendika bürokratı haline gelmiş sendikacılara işçiler cevabı veriyor. Ülkenin dört bir tarafında işçiler bir genel grev genel direniş istiyor. Ama siz sağır sultan misali kulaklarınıza tıpa, gözlerinize siyah bant çekiyorsunuz.

Buradan işçi kardeşlerime de şu çağrıyı yapmak istiyorum. Biz işçilerin birbirimize güvenmekten ve birlikte mücadele etmekten başka bir çaremiz yoktur. Bu ülkede insanca yaşanabilir ücret almak ve daha iyi koşullarda çalışmak için hem sendikal bürokrasiye hem de tek adam iktidarına karşı kendi sınıfımız için siyaset yapmalıyız. Eğer biz kendi sınıfımız için burjuva düzen partilerine karşı kendi sınıfımızın partisinde örgütlenmezsek bizi daha kötü günler bekliyor. Eğer bugün ses çıkarmazsak, yarın yalnız kalacağımızı da bilelim.