17 Şubat 2025 04:48
/
Güncelleme: 16:03

İşçi ve stajyer avukatlar: Sorunlarımızı görmezden gelmeyin

Yargı reformu strateji belgesinde işçi ve stajyer avukatlara ilişkin düzenlemeleri konuştuğumuz avukatlar, yapılan düzenlemenin boşlukları olduğu söyleyerek, avukatların sorunlarını anlattı.

İşçi ve stajyer avukatlar: Sorunlarımızı görmezden gelmeyin

Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel

Eylem Nazlıer
nzlr.eylem@gmail.com


Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan yargı reformu strateji belgesi, kamu ve özel sektörde görev yapan avukatlar için bir dizi yeni düzenlemeyi hayata geçirmeyi vadediyor. Düzenlemede yer alan; stajyer avukatlara 6 aylık ücret desteği sağlanması, işçi avukatların maaşlarına alt sınır getirilmesi, bazı iş ve işlemlerin avukat aracılığıyla yapılması zorunluluğu gibi maddeler, mesleğin içinde bulunduğu krizi hafifletmeyi amaçlıyor.

Avukatların yıllardır süregelen sorunları karşısında bu düzenlemelerin gerçek bir değişimden mi bahsettiğini yoksa yalnızca kağıt üzerinde vaatler mi olduğu tartışmalı. Mesleğin sorunlarını ve çözüm yollarını ise işçi ve stajyer avukatlarla konuştuk

‘Emeğimizin karşılığını alamıyoruz’

Hukuk fakültelerinden mezun olan binlerce genç, avukat olabilmek için bir yıl süren staj sürecinden geçmek zorunda. Ancak Türkiye’deki birçok hukuk bürosu, stajyer avukatlara herhangi bir maaş ödemiyor. Peki, Adalet Bakanlığı tarafından getirilen 6 aylık ücret desteği, bu durumu değiştirebilir mi? Görüştüğümüz bir stajyer avukat, bunun sadece kısa vadeli bir pansuman olduğunu söylüyor:

“Öncelikle, stajyer avukatlığın yaşadığı sorunların toplumun diğer kesimlerine yaşatılan emek sömürüsünden bağımsız olmadığını belirtmek gerekir. Türkiye’de birçok hukuk bürosu, stajyerlere ücret ödemiyor. Ödeme yapanlar ise çoğunlukla asgari ücretin bile altında bir ücret belirliyor. Bir avukatın yanında çalışmaya başladığınızda tamamen onun vicdanına ve insafına kalmış oluyorsunuz. Halihazırda stajyerleri koruyan yeterli bir hukuki düzenleme de bulunmuyor. Ücret verilmemesi öylesine yaygın ki, ‘Zaten stajyer avukatlara para verilmez’ gibi bir algı var. Oysa ki, bizler bu süreçte ciddi bir emek harcıyoruz. Ofislerde, mahkemelerde, icra dairelerinde koşturuyoruz. Ancak emeğimiz karşılık bulmuyor.”

‘Desteğin miktarı ve koşulları belirsiz’

Staj süresinin bir yıl olduğuna dikkat çeken stajyer avukat, “6 ay boyunca ödeme yapılması demek, diğer 6 ayda yine hiçbir destek olmayacağı anlamına geliyor. Ayrıca, bu desteğin miktarı ve koşulları belirsiz. İşveren avukatlar ‘Zaten devlet bir miktar ödeme yapıyor’ diyerek stajyerlere verdikleri düşük ücretleri tamamen keserse, bu destek tersine bir etki bile yaratabilir” diyor.

‘Denetim olmazsa hiçbir şey değişmeyecek’

Yargı reformu kapsamında açıklanan bir diğer düzenleme, işçi avukatların maaşlarına alt sınır getirilmesi. Ancak, işçi avukatlar bu düzenlemenin sorunları çözmekten uzak olduğunu söylüyor. Konuştuğumuz işçi avukat, bu tür girişimlerin daha önce de denendiğini ancak başarısız olduğunu hatırlatarak, “Denetim olmadığı sürece bu alt sınıra uyulmayacağı çok açık. Üstelik, patron avukatlar bu düzenlemenin etrafından dolanmanın yollarını her zaman bulur. Daha önce de benzer bir düzenleme getirildi ama patron avukatlar ve Adalet Bakanlığı yönetmeliğin iptali için dava açtı ve Danıştay da iptal etti. Sonuçta bir şey değişmedi” ifadelerini kullanıyor.

‘Kendi dosyanızı takip etmeniz bile zorlaşıyor’

Hafta sonu tatili, fazla mesai ücreti, sigorta gibi temel haklar çoğu zaman yok sayılıyor. Birçok avukatın asgari ücret seviyesinde maaş aldığına dikkat çeken işçi avukat, “İşçi avukat olarak bir hukuk bürosunda çalışmaya başladığınızda, sekreter veya icra takip elemanlarından daha düşük maaş alma ihtimaliniz çok yüksek. Patron avukatlar bunu da ‘Piyasa böyle’ diyerek normalleştiriyorlar. Hatta bazıları ‘Sana kendi dosyalarını alabilme imkanı sunuyorum’ gibi bahanelerle düşük maaşı meşrulaştırmaya çalışıyor. Ancak gerçekte, iş yükü o kadar fazla ki, kendi dosyanızı takip etmek bile imkansız hale geliyor” diye anlatıyor.

İşçi avukat, uygun ücret rejiminin nasıl oluşturulacağının boşlukta bırakıldığını, bu haliyle de avukatların koşullarını da iyileştiren bir etkisi olmayacağını söylüyor.

‘Meslek onuruna bağdaşmayan şeyler yapıyoruz’

Hükümetin KDV, stopaj ve gelir vergisinde indirime gitmesi, avukatların serbest mesleklerini icra etmeleri için bir teşvik olarak sunulsa da işçi avukatlar bu düzenlemenin gerçek bir çözüm olmadığını savunuyor. Sektörde yaşanan sorunları anlatan işçi avukat, “Vergi indirimi getirildi diyorlar ama bizim asıl sorunumuz, kazanılacak bir gelirimizin olmaması. Meslek, hukuk fakültelerinin sayısının artmasıyla bir pazar yerine döndü. Dosya bulamama korkusu içinde, büyük hukuk ofislerinde düşük ücretlerle çalışmaya mahkum ediliyoruz. Bağımsız avukatlık yapmamız neredeyse imkansız hale geldi” diyor.

Avukatlık mesleğinde son yıllarda artan kurumsallaşma ve tekelleşme, işçi avukatların serbest çalışmasını zorlaştırıyor. Büyük hukuk büroları, iş bölümü yaparak avukatları yalnızca belirli alanlarda çalışmaya yönlendiriyor. Duruşma avukatlığı, icra avukatlığı, sözleşme avukatlığı gibi alanlar ortaya çıkarken, bağımsız çalışmak isteyen avukatlar için alan daralıyor.

İşçi avukat, meslektaşlarının yaşadığı diğer zorlukları da şöyle sıralıyor:

“Sağlık güvencemiz yok, hafta sonları ve tatil günlerinde de çalışıyoruz. CMK veya adli yardım dosyası almamız engelleniyor, alsak bile zaten düşük olan ücretimizden pay isteniyor. Özel vekalet almamız çoğu zaman yasaklanıyor. Eğitime devam etmemiz ise iş bulmamızda engel olarak görülüyor. Meslek onurumuzla bağdaşmayan maaşlara mahkum ediliyoruz.”

Öne sürülen çözümlerin, gerçek sorunlarıyla yüzleşilmeden hazırlandığını söyleyen avukat, “Mesleğimizin özüne aykırı olan bu sistemle mücadele edilmeden, avukatlık bağımsızlığını kaybetmeye devam edecek” ifadelerini kullanıyor.

‘Esas sorunları çözmekten uzak’

Belgeye göre stajyer avukatlara altı ay boyunca ücret desteği sağlanması öngörülüyor. Düzenlemelerin geçici çözümler sunduğunu ve mesleğin temel sorunlarını gidermekten uzak olduğunu savunan Avukat Engin Deniz Ergin, “Stajyer avukatların temel sorunu yalnızca maaş eksikliği değil; ağır çalışma koşulları, sosyal güvencesizlik ve uzun saatler boyunca ücretsiz çalıştırılma gibi yapısal sıkıntılar var. Getirilen destek geçici bir rahatlama sağlasa da sorunun kökenine inilmiyor” diye tarif ediyor durumu.

‘Aktif bir şekilde staj yapacağı sistem kurulmalı’

Düzenlemenin detaylarının belirsiz olduğunu belirten Ergin, gelir durumuna göre farklı ödeme yapılmasının stajyer avukatlar arasında eşitsizlik yaratabileceğini ifade ediyor. Ayrıca, adliye stajlarının etkili şekilde yapılamadığını, adliyelerde bu sürece yönelik bir organizasyon bulunmadığını vurguluyor.

“Stajyer avukatların ücretli ve aktif bir şekilde adliye stajı yapabileceği bir sistem kurulmalı. Sonraki altı ay olan avukat yanı stajı da sosyal güvence, çalışma saatleri ve ücret bakımından yeniden düzenlenmeli. Yapısal sorunlar o kadar büyük ki, sadece küçük iyileştirmelerle çözülebilecek gibi değil.”

Vergi indirimlerinin sadece avukatları değil, yargı sürecine dahil olan vatandaşları da etkilediğini belirten Ergin, “Adalette KDV’nin yüksekliği, hukuki hizmetin lüks bir harcama gibi görülmesinden kaynaklanıyor. Halbuki hak arama hürriyeti bir lüks değil, temel bir ihtiyaçtır” vurgusu yapıyor.

‘Avukatların sorunu çözülmeden yargı sorunu çözülemez’

Bazı işlemlerde avukatla temsilin zorunlu hale getirilmesine ilişkin de konuşan Ergin, “Avukatla temsil zorunluluğu, dava taraflarının kendi aleyhine işlem yapmasını önler. Ancak bu düzenleme, mahkemeye erişimi zorlaştırmamalı. Bunun için adli yardım bütçesi artırılmalı ve hiçbir vatandaşın avukatsız kalmaması sağlanmalı” diyor.

Özellikle işçilerin, işverenleriyle ara buluculuk süreçlerine avukatsız katılmalarının büyük kayıplara yol açtığını belirten Ergin, avukat desteğinin zorunlu hale getirilmesi gerektiğini savunuyor.

Ücret ve vergi düzenlemeleri konuşulurken, avukatların bağımsızlığını güvence altına alacak adımların eksikliğinin altını çizen Ergin, “Avukatlık mesleğinin ve baroların bağımsızlığı sağlanmadan, yargı ve avukat sorunlarında kalıcı bir çözüm beklenemez” şeklinde konuşuyor.

Avukatların, özellikle genç ve işçi avukatların, ekonomik ve mesleki güvencelerinin artırılması gerektiğini belirten Ergin, kısa vadeli çözümler yerine uzun vadeli reformların hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Bütün toplum heybede

Bütün toplum heybede

Emekçileri bastırmak için grevler yasaklandı. “İç cepheyi tahkim” denilerek her kesimden siyasetçi, gazeteci ve aydına yönelik sabah operasyonları, tutuklamalar ve akılalmaz gerekçelerle açılan davalar sürüyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen sendikacılık yaptığı için tutuklandı.

Evrensel'i Takip Et