Nourtani davasında reddi hakim talebi reddedildi
Katledilen Afganistanlı işçi Nourtani’nin davasında tutuklu sanıkların tutukluluğunun ve tutuksuz sanıkların adli kontrol şartının devamına karar verildi. Karar duruşması 11 Nisan'a ertelendi.

Fotoğraf: Hilal Tok/ Evrensel
Hilal Tok
hilalttok@gmail.com
Zonguldak’ta kaçak maden ocağında çalışan Afganistanlı göçmen işçi Vezir Mohammad Nourtani'nin yakılmasına ilişkin açılan davanın karar duruşması görüldü. Avukat Kerim Bahadır Şeker'in reddi hakim talebi reddedilirken karar duruşması tutuklu sanıkların tutukluluğunun ve tutuksuz sanıkların adli kontrol şartının devamına karar verildi.
Mahkeme heyeti avukat Şeker hakkında söz hakkı almadan itiraz etmesi nedeniyle disiplin cezası için baroya bildirimde bulunulacağını da ekleyerek karar duruşmasını 11 Nisan'a erteledi.
Zonguldak'ta ruhsatsız işletilen maden ocağında öldürülen ve ocak sahiplerince bedeni yakılan Afganistanlı işçi Vezir Mohammed Nourtani davasında sanıklar 3 tutuklu 3 tutuksuz toplam 6 sanığın yargılandığı davanın karar duruşmasına Zonguldak 1. Ağır Ceza mahkemesinde başlandı.
Tutuklu sanıklar kaçak maden ocağının sahipleri Hakan Körnöş (46), Enver Gideroğlu (34) ve Körnöş'ün kuzeni Ahmet Aydın (52) ile Sercan Kayabaş duruşmaya SEGBİS ile katılırken, tutuksuz sanık Alaattin Çayırlı ve Eray Demiro duruşma salonunda hazır bulundu.
Geçtiğimiz duruşmada mütalaasını sunan savcı kaçak maden ocağının sahipleri, eski MHP Gelik Belde Başkanı Hakan Körnüş, Enver Gideroğlu ve Sercan Kayabaş İçin 'bilinçli taksirle öldürme' suçundan iki yıldan altı yıla kadar, Nourtani'nin bedenini yakanlardan biri olan tutuklu sanık Çayırlı ve Demiro için 'suç delillerini yok etme' suçundan altı aydan beş yıla kadar, diğer bir suç ortağı olan, kömür ticareti işiyle uğraşan Alaattin Çayırlı için ise 'bildirim yükümlülüğünün ihlali' suçundan bir yıla kadar hapis ya da adli para cezası talep edildi.
Ocak sahipleri diğer Afgan mültecilerden de böbrek istemiş
Duruşma daha önce madende çalışan Afgan mülteci işçilerin ifadeleriyle başladı, Afgan madenciler, ocak sahiplerinin daha önce kendilerinden para karşılığı böbrek istediğini belirtti.
Mahkeme Segbis kaydı talebini reddetti
Duruşma Vezir Nourtani'nin ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker SEGBİS kaydını mahkemeden talep edildi ancak talep kabul edilmeyince Şeker reddi hakim talebinde bulunarak mahkeme heyetinin taraflı olduğunu ifade etti. Heyet hakkında suç duyurusunda bulunacağını, mahkeme heyetini HSK'ya da şikayette bulunacağını bildiren Şeker, "Bu mahkeme adil yargılama yapmıyor. Tarafsızlık ilkesini ihlal ediyorsunuz" diye tepki gösterdi.
EMEP Genel Başkanı Aslan: Bir daha böyle cinayetlerin yaşanmaması için davanın takipçisiyiz
Dava öncesi yapılan açıklamada konuşan Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan, “Basına yansıyan mütalaaya baktığımızda insanlık suçu işleyenlerin ödül gibi cezalarla yargılandıklarına tanık olduk. Bir mültecinin yakılarak öldürülmesi ve yakılan insanın nasıl ortadan kaldırılacağına dair planlar yapılması ve bunların açığa çıkmasına rağmen adaletsizlikle karşı karşıya kalabileceğimizin şüphesiyle buradayız. Umarım verilecek kararda bu tür insanlık suçu işlemeyeceklerine kanaat getirerek tüm toplumun görmesini sağlayarak bir cezanın çıkmasıdır. Bir daha böyle cinayetler yaşanmasın diye bu davanın takipçisiyiz”
Avukat İlgöz: Mütalaa adaleti değil ödülü gösteriyor
Avukat Selda İlgöz ise “Ülkemizde insan canı değersizken mültecilerin canının daha değersiz olduğu bu dava nezdinde yine ortaya çıkmaktadır. Güvencesiz bir şekilde çalıştırılan mülteciler, yine güvencesiz bir şekilde açılan bir madende aslında kasten ölüme gönderiliyorlar. Nourtani’nin bir önceki celsede iş cinayetine kurban gittiğini söyledi savcı. İş cinayetine kurban gittiğini biz söyleyemiyoruz çünkü öyle olsaydı eğer haber verilirdi. Bunun planlı bir cinayet olduğu, organların kayıp olduğu, sonrasında yakıldığı araçla dolaşıldığı, cesetin nasıl yok edileceğine ilişkin internet araması yapıldığına bakıldığında bunun kasten bilinçli bir cinayet olduğunu düşünüyoruz. Buradan bir adalet bekliyoruz, ama çıkan mütalaa adalet değil ödül olduğunu gösteriyor. İnsan canı, mülteci canı bizim ülkemizde bizlere emanettir. Buradaki yargılamanın adil olmasını talep ediyoruz” dedi.
Evrensel'i Takip Et