‘Mesleki eğitim fıtrattır’ raporu

İstanbul – İktidarın eğitimi sermayenin talebine göre şekillendiren politikasına ilişkin ‘fıtrat’ ve ‘ahlak’ söylemi ile rıza üretiminin en somut adımı tarikat ve cemaatlere yakın kuruluşlar olan Maarif Platformu, Enderun Özgün Eğitimciler Derneği, İstanbul Medeniyet Enstitüsünden geldi. Türk Eğitim Sistemi ve Zorunlu Eğitimin Yansımaları Çalıştayı raporunda çocukların ucuz iş gücü olarak erken yaşta piyasaya sunulmasına ‘fıtrata uygun’ dendi, patronlar eğitimin planlanmasına katılmaya çağrıldı.

Mesleki eğitim ‘ahlaklıymış’

Raporda lisenin zorunlu eğitimden çıkarılması talep edilirken ‘Ailenin önceliklerini ve iş piyasasının taleplerini dikkate alan’ bir eğitim tarif edildi. Zorunlu eğitimin evlilik yaş ortalamasını artırdığı ve bu şekilde ‘genel ahlakı’ olumsuz etkilediği öne sürüldü. Yine zorunlu eğitimin Batı’nın “kültürel sömürge” aracı olduğu iddia edildi.

12 çocuğun iş cinayetlerinde öldüğü MESEM programının iş kazasına ilişkin sigortası övüldü. Çocukların mesleki eğitime yönlendirilmesine ilişkin ‘fıtratın keşfi’ dendi. Türkiye’de ara eleman eksikliği olduğu söylenerek öğrencilerin büyük kısmının mesleki eğitime yönlendirilmesi önerildi. Üniversite okuyan gençlerin ‘Sanayinin en büyük ihtiyacı olan nitelikli eleman’ olamayacağı söylenerek çocukların çıraklığa 15 yaşından önce başlamış olması gerektiği söylendi. Bu gençlerin ‘daha ahlaklı’ olacağı söylendi. Patron temsilcilerinin lise ve mesleki eğitimin yapılandırılmasına katılması önerildi. Eğitimde ‘maarif modeli’nin bunlara alan açtığı söylendi.

"Çocuklar eğitimden koparılarak ucuz işçilere çevriliyor"

Mevcut politikalara ilişkin Evrensel’e konuşan Fişek Enstitüsünden Dr. Nail Dertli, iktidarın uzun süredir eğitimi sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirdiğini ifade ederek, “MESEM bunun en çıplak örneğiydi. Yüz binlerce çocuk en basit işçi sağlığı önlemleri dahi olmadan küçük-orta büyüklükte işletmelere ucuz iş gücü olarak sürüldü. Şimdi de eğitim süresini azaltarak çocukları erkenden piyasaya sunmak istiyorlar” dedi.

Eğitimin laiklikten uzaklaştırılmasının uzun süreli bir politika olduğunu vurgulayan Dertli, “MESEM’e giden çocuklar en yoksul kesimlerden geliyor. Ve bu yoksullukta rıza sağlanması için tarikat ve cemaatlere alan açılıyor. Mevcut eğitim politikalarında sermayenin ihtiyaçları gözetilirken dini söylemlerle de rıza devşiriliyor” diye konuştu. (Evrensel)