20 Şubat 2025 21:41
/
Güncelleme: 21 Şubat 2025 08:33

“Türkmen’i de alacağız, grev çadırlarını da kuracağız”

İstanbul’daki sendikalar, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü önünde yaptıkları açıklamada BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in serbest bırakılmasını istedi.

“Türkmen’i de alacağız, grev çadırlarını da kuracağız”

Fotoğraf: Evrensel 

İstanbul — BİRTEK-SEN, DİSK/Gıda-İş, Yapı Yol-İş, DİSK/Enerji Sen, KESK, Kataş-Sen, Basın-İş, İnşaat-İş, SES, Umut Sen, DGD-SEN ve Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası temsilcileri, Çalışma ve İş Kurumu İstanbul İl Müdürlüğü önünde yaptıkları açıklamada BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in serbest bırakılmasını istedi.

“İşçilerin örgütlenme özgürlüğü gasbedildi”

Basın açıklamasını okuyan Özlem Temena, “Bugün burada, sendikal mücadele verdiği için tutuklanan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in yanında olduğumuzu haykırmak için bir aradayız. Bugün burada, atölyelerde, limanlarda, fabrikalarda, depolarda, yollarda, inşaatlarda çalışan ve örgütlenme özgürlüğü gasbedilen binlerce emekçinin geleceğine sahip çıkmak için bulunuyoruz” dedi.

Başpınar işçilerinin kar altında, soğukta, fabrika önünde direnirken akıllarında “Yarın çocuklarıma ekmek alabilecek miyim?​” sorusunun olduğunu söyleyen Temena, şunları söyledi; “Ama Gaziantep Valisi Kemal Çeber’in, ‘Antep düşerse Türkiye düşer’ diyen AKP İl Başkanı Fedaioğlu’nun ve ‘Aman patronları üzmeyelim’ diyen Çalışma Bakanlığı’nın tek derdi, ihracat rekorları kıran patronların kârlarını korumaktı. Patronların ve hükümetin eliyle Başpınar’da kurulan bu sömürü çarkına işçiler çomak soktu! Ve bu mücadelenin en önünde Mehmet Türkmen vardı! İşçiler direnirken, binlerce emekçi onların yanında oldu! Patronların talimatıyla harekete geçen valiliğin ilk işi eylemleri yasaklamak oldu. Jandarma, işçilerin yaktığı direniş ateşini patronun arabasıyla söndürdü!”

“İşçi sınıfı, insanca yaşamak ve çalışmak için direniyor!

“BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’i tutuklayarak, işçileri korkutabileceklerini sandılar” diyen Temena, “Ama biz bu uygulamaları biliyoruz! Fernas işçilerinden biliyoruz!Polonez işçilerinden biliyoruz! TKİS işçilerinden, grevleri yasaklanan metal işçilerinden biliyoruz! Ama onlar da şunu çok iyi biliyorlar: İşçi sınıfı, insanca yaşamak ve çalışmak için direniyor! İşçi sınıfı milyonlarca gencin geleceği için direniyor. Başpınar’da yükselen bu çığlık, sadece Antepli işçilerin sesi değildir! Bu ses, İstanbul’un işçi mahallelerine, İzmir’in limanlarına, Urfa’daki konfeksiyon atölyelerine kadar yankılanıyor! Çünkü buradaki mücadele, emek ve insanca yaşam için verilen bir kavgadır! Ve unutulmasın: Bu kavgada işçilerin bileği bükülmez” dedi.

"Yasaklar sizin, mücadele bizimdir"

Türkiye’nin de imza attığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesi ve ILO’nun 87 sayılı sözleşmesini hatırlatan Temena, “Peki biz ne görüyoruz? Hukukun ayaklar altına alınmasını! Emeğin gasbedilmesini! Baskıyı ve zorbalığı! Ama ne yaparlarsa yapsınlar, unutmasınlar ki: İşçiler var oldukça, örgütlenme hakkı da yaşamaya devam edecek! Biz işçileriz, biz emekçileriz! Alın terimizle yükselen bu ülkenin gerçek sahipleriyiz! Bugün burada Başpınar işçilerinin sesi olduk, yarın bu sesi tüm Türkiye’ye yayacağız! Patronların talimatıyla verilen yargı kararları, valilik yasakları, tehditler ve engeller bizi durduramaz Mehmet Türkmen’i de alacağız, grev çadırlarını da kuracağız! İnsanca yaşanacak bir ülkeyi de inşa edeceğiz! İşte bu yüzden: Yasaklar sizin, mücadele bizimdir! Yaşasın işçi sınıfının mücadelesi! Yaşasın sendikal haklarımız! Mehmet Türkmen’e özgürlük” diye konuştu. (Evrensel)

Evrensel'i Takip Et