İzmir’de Sunel Tütün işçileri greve çıktı
Bornova’da Tek Gıda-İş üyesi Sunel Tütün’de çalışan işçiler düşük zam dayatmasına karşı greve çıktı. İki fabrikada daha grev kapıda.
Nuray Öztürk
[email protected]
İzmir – Bornova Pınarbaşı'nda bulunan Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütünde düşük zam dayatmasına karşı işçiler "grev" dedi. Çoğunluğu kadın 600 işçi toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanmasıyla grev hakkını kullandı. Geçtiğimiz yıl kasım ayında başlayan 17. Dönem toplu sözleşme görüşmeleri kapsamında işveren yüzde 50 zam teklif etti. Sendikanın revize edilmiş zam talebi ise yüzde 80 ve sosyal haklarda iyileştirme.
Enflasyon oranında zam dayatmasına karşı, "hakkımızı istiyoruz" diyen işçiler, grev pankartını bu sabah saatlerinde fabrikaya astı. Çekilen grev halayıyla grevi başlattı.
Fabrika önünde yapılan basın açıklamasına Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, Türk-İş'e bağlı Teksif, Sağlık-İş, Liman-İş, Petrol-İş şube başkan ve yöneticileri de katılırken, sendikal hakları için direnen Digel Tekstil işçileri ile Temel Conta işçileri pankartlarıyla katılarak destek verdi.Tekgıda-İş adına açıklamayı İzmir 7 No’lu Şube Başkanı Şube Başkanı Ömer Atabey yaptı. TİS müzakerelerinin ekonomik ve sosyal haklarda tıkandığını söyleyen Atabey, "Pandemi ile birlikte başlayan ekonomik kriz devam etmektedir. Çalışanlarımızın şu an almış oldukları ücret açlık sınırının altına düşmüştür. Yapmış olduğumuz görüşmelerde taleplerimiz yüksek enflasyon karşısında eriyen ücretlerimizin iyileştirilmesi ve insanca yaşayabileceğimiz bir ücret, aynı zamanda sosyal haklarımızın geliştirilmesi noktasında çözüm odaklı yaklaşımlarımız sonuçsuz kalmıştır. Amacımız bağcıyı dövüp üzüm yemek değil bağdaki üzüm payımızı istemektir. Umuyoruz en kısa sürede haklı taleplerimiz işverenlerimiz tarafından olumlu karşılanır ve bu grevi iş barışını bozmadan iki tarafında mutlu olacağı bir noktada bitiririz" dedi.
Fotoğraf: Nuray Öztürk/ Evrensel
“Grev iki ucu keskin bıçaktır”
Sunel Tütün patronuna seslenen Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ise, "Bu sektörde koç başı olduğunuzu biliyoruz. Grev iki ucu keskin bıçaktır. Bize ne kadar zararı varsa bir o kadar da size zararı var. Sizlerin bir araya gelip diğer fabrikaları da etkilediğinizi biliyoruz. Ama unutmayın, Türk-İş'e bağlı Tekgıda-İş Sendikasının gücü, mücadele ruhu ortada asla pes etmeyeceğiz asla vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
İki fabrikada daha grev kapıda
Tekgıda-İş Sendikası Genel Teşkilatlanma Sekreteri Kemal Köse, alanda bulunan Digel Tekstil, Temel Conta, Sunel işçilerini selamlayarak başladığı konuşmasında; 3 tütün fabrikasında örgütlü olduklarını söyleyerek; Torbalı'da bulunan OTP Tütün'de yarın, TTL Tütün'de ise pazartesi greve çıkacaklarını söyledi. 2025-2026 yıllarını kapsayan sözleşme görüşmelerinin kasım ayında başladığına dikkat çeken Köse, "Ülkenin çarpık ekonomik yapısını göz önünde bulundurarak, en ücra köşesinde kiranın bile 15 bin lira olduğu bir ilde yaşarken, biz çalışan üyemizi asla asgari ücrete tamah ettirmeyiz. Biz masada da söyledik, çalışan üyelerimizin bir nebzede yüzü güleceği bir sözleşmeyi bağıtlamak istiyoruz. İnsanca yaşayabileceği hayat koşullarını oluşturmak istiyoruz dedik. Biz ne fabrikalarına ortak olmak istedik ne de fabrikadan hisse istedik. Bizim mücadelemiz İnsanca yaşayabilir bir ücret" diye kaydetti.
Fotoğraf: Nuray Öztürk/ Evrensel
“Talep karşılanana kadar grev sürecek”
Tütün işinin meşakkatli bir iş olduğunu, çalışanların ise mevsimlik işçi olduğunu söyleyen Köse, "30 yıllık işçi ablam var burada. 30 yılı 360 ile çarparsanız 7 bin 200 gün yapıyor. 30 yıl çalışanın 2 bin, 2 bin 200 (pirim) günü var. 60 yaşına gelmiş ablam hala sabah sohbet ederken 2 bin günüm var diyor. Sunel Tütün kapasitesi doğrultusunda yılda üç ay çalışan bir işyeri... Üç ay çalışıyor mevsimlik arkadaşım sonra evine gidiyor. Evine giden üyem yılın 365 günü fabrikasından gelecek telefonu bekliyor, evine çoluğuna çocuğuna aş ekmek götürmek için" dedi. Zam taleplerinin en son yüzde 71'e çektiklerini ancak işverenin yüzde 50 zamda ısrarcı olduğunu söyleyen Köse, insanca yaşayacakları zammı alana kadar grevi sürdüreceklerini dile getirdi.
“Hakkımızı istiyoruz”
25 senedir fabrikada çalıştığını söyleyen bir işçi kadın, "25 seneliğim ama 24 bin TL alıyorum. Yeni gelenlerle eşitim. Bu şartlarda emeğimizin karşılığı bu değil" derken, başka bir işçi, "Daha insani koşullarda çalışmak istiyoruz. Asgari ücret alıyoruz. Emeğimizin karşılığını istiyoruz. İşlediğimiz madde altınla eş değer ucuz bir şey değil. Biz sadece hakkımız olanı istiyoruz. Terinden, sıcağından kokusundan hepsi var ama karşılığı yok. 6'da iş başı yapıyoruz 3'te paydos ediyoruz. Gidiyoruz evde de çalışıyoruz. Çok yoruluyoruz. Hakkımızı istiyoruz" diye konuştu. 6 yıldır farikada çalıştığını söyleyen bir kadın işçi, "Patron yüksek para kazanıyor ama işçiye gelince para yok. Sadaka istemiyoruz biz emeğimizin karşılığını istiyoruz. Herkes çoluk çocuğunu bırakıyor, buraya geliyor. Ben 3 yaşındaki çocuğumu bırakıp buraya geliyorum hakkımı da isterim. Forklifci miyim, arabacı mıyım, tutucu muyum belli değil. Benden fazla iş yapmamı istiyorsa hakkımı da isterim" dedi.
Fotoğraf: Nuray Öztürk/ Evrensel
“Maske bile kısıtlandı”
Yaklaşık 20 yıldır fabrikada çalıştığını söyleyen başka bir kadın işçi ise "Az insanla çok iş yapıyoruz, imalat işçisi olarak gösteriyorlar ama her işi yaptırıyorlar. Laboratuvara da gidiyoruz temizlikte yapıyoruz. 10-20 kiloluk balyaları da taşıyoruz. Karşılığı asgari ücret olmamalı" derken, bir diğer işçi "İş sezonluk ama 3 ay çalıştırıyor çıkarıyor. İş akdimiz askıda kalıyor. Ne emekli olabiliyoruz ne başka bir şey. Bunca yıllık emeğimiz vaz da geçemiyoruz" diye konuştu.
Çalışma koşullarının ağırlığının yanı sıra iş güvenliği önlemlerinin de alınmadığını söyleyen 6 kadın işçi, "Havalandırma yok, maske verilse çok bir işe yaramıyor. Maskeyi bile kısıtladılar bir tane maskeyle bütün gün çalışıyoruz. Simsiyah oluyor. Kavga dövüş alabiliyorsak alıyoruz. Eldiven takmak yasak, parmaklarımız deliniyor diken batıyor. Böcek çıkıyor, fare çıkıyor her şey çıkıyor. İş güvenliği uzmanı geziyor formamıza bakıyor ayakkabımıza bakıyor o kadar. Ne eksik ona bakıyor. İş kıyafeti bile doğru düzgün verilmiyor. Yazlık kıyafetlerle duruyoruz" dediler.
Evrensel'i Takip Et