Alman sermayesi "büyük koalisyon" için bastırıyor!

Serdar Derventli
serdarderventli@gmail.com

Köln– Almanya sermayesinin temsilcileri, pazar günü yapılan genel seçimlerin ardından “Hızlı bir şekilde hükümet kurulması” çağrısında bulunuyor. Sendikal federasyonların da sermaye lehine benzer açıklamaları dikkat çekiyor.

Alman Sanayicileri Birliği (BDI) Başkanı Peter Leibinger “Alman ekonomisinin, demokratik merkezde istikrarlı bir çoğunluğa sahip ve çok hızlı hareket edebilecek yeni bir hükümete ihtiyacı var” dedi. “Belirsizlik ne kadar uzun sürerse, şirketler ve tüketiciler yatırım ve satın alma konusunda o kadar tereddüt eder, ekonomi durgunlaşır ve ülke zayıflar” diye de ekledi.

BDI Genel Müdürü Tanja Gönner de, “İstikrarlı bir hükümete ihtiyacımız var. Ekonomi için netliğe ihtiyacımız var çünkü etrafımızdaki dünya uyumuyor. Umarım merkezdeki partiler de görevlerinin ne olduğunu bilirler” ifadelerini kullandı. Almanya’nın en önemli sermaye örgütlerinden biri olan BDI, önümüzdeki günlerde taleplerini netleştirip açıklayacak.

Alman İşverenleri Birliği (BDA) Genel Müdürü Steffen Kampeter pazar akşamı “Eğer hükümet şirketlere hızlı bir şekilde sinyal göndermezse işlerin Almanya’dan kayıp gitmesinden korkuyorum” diye konuştu. Kendilerinin kısa süre içinde Alman Sendikalar Birliği DGB ile görüşüp, “sosyal partnerlik” temelinde Almanya’nın ihtiyaç duyduğu reformlar konusunda adımlar atacaklarını söyleyen Kampeter, “Berlin’deki siyasetçiler ülkenin geleceği söz konusu olduğunda sosyal partnerlerin birlikteliğini örnek alabilirler” dedi.

ABD rüzgarının etkisi

Alman Toptancılar ve Dış Ticaretçiler Birliği (BGA), “Alman ekonomisini yeniden rayına oturtmak için ulusal bir çaba içine girilmesi” çağrısında bulundu. BGA Başkanı Dirk Jandura, “ABD’den gelen rüzgar daha da güçlendi, buna yanıt vermeliyiz. ABD ve Çin ile yaşanan ticaret çatışmasında galip gelebilmek için birlik olmalı ve net bir sesle konuşmalıyız. Yeni hükümetin açık ticaret yolları ve yeni serbest ticaret anlaşmaları lehine net bir duruşu gerekli” dedi ve “Tereddütle yitirecek zamanımız yok, çünkü dışarıdaki dünya bizi beklemiyor” diye uyardı.

Alman Orta Ölçekli işletmeler Birliği (DMB) Genel Müdürü Marc Tenbieg “Büyük olasılıkla CDU/CSU tarafından yönetilecek bir federal hükümete yönelik beklentiler yüksek” ifadesini kullandı: “Ülkeyi krizden çıkarmak için her şeyden önce istikrarlı bir koalisyona ihtiyaç var. Bu da ancak merkez partiler arasında pragmatik bir ittifakla sağlanabilir.”

Diğer işveren örgütleri de benzer açıklamalar yaptı.

Lobiciler kaynakların sermayeye akmasını istiyor

Tekelci sermayenin lobi örgütü olarak çalışan ekonomi araştırma enstitüleri ve “Uzmanlar Konseyi” (SVR) de “büyük koalisyon” lehine açıklamalar yaparken, hükümet kurulduktan sonra nelerin acilen yapılması gerekenleri sıraladılar. Emekçilere acı ilacı reva gören “uzmanlar”, bütün devlet kaynaklarının sermayeye aktarılmasını talep ediyor.

Federal hükümete danışmanlık yapan “Alman Ekonomi Uzmanları Konseyi” (SVR) Başkanı Monika Schnitzer, pazar günü Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, “ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı JD Vance tarafından yapılan açıklamalar, Almanya ve Avrupa’nın artık askeri bir acil durumda ABD’nin desteğine güvenemeyeceğini açıkça ortaya koymuştu” diyerek, “Ülkeyi ileriye taşıyacak bir koalisyon anlaşmasına hızlı ve yapıcı bir şekilde varılabileceğini umuyoruz” diye konuştu.

Ayrıca, “Yeni federal hükümetin ilk görevi, Avrupa’daki komşularıyla koordinasyon içinde savunma kapasitesini büyük ölçüde güçlendirmek olmalıdır. Savunma harcamaları hızla, önemli ve kalıcı bir şekilde arttırılmalıdır” dedi. Sermayenin uzun ve kısa vadeli ihtiyaçlarını sağlamak için bütün devlet kaynaklarının harekete geçirilmesini talep ederken, “Diğer yandan, sosyal güvenlik sisteminde acilen emeklilik, uzun süreli bakım ve sağlık sigortası reformlarına ihtiyaç var” diye de sıraladı.

Tekellerin finanse ettiği Alman Ekonomi Enstitüsü IW’nin Direktörü Michael Hüther, Linkedin platformunda kaleme aldığı yazısında “İki partili bir koalisyon mümkün” diye yazdı. “Almanya’nın hızlı hareket edebilen ve gerekli reformları uygulamaya hazır bir federal hükümete ihtiyacı var” dedi.

Alman Ekonomi Enstitüsü (DIW) Başkanı Marcel Fratzscher, kurumun internet sayfasında bir yazı kaleme aldı: “Potansiyel koalisyon ortakları siyah-kırmızı (CDU/CSU ve SPD), aralarındaki anlaşmazlıkları bir an önce çözmeli ve koalisyon anlaşması üzerinde çalışmaya başlamalıdır.”

Sendikalardan sermaye lehine talep ve eylemler

Genel seçimlerde iki büyük kaybedene, SPD ve Yeşiller partisine destek veren sendikalar ise şimdi “büyük koalisyon”un kurulması için kolları sıvamış görünüyor. Sendikaların çatı örgütü Alman Sendikalar Birliği (DGB) ve iki büyük sanayi sendikası IG Metall ile IG BCE, yeni hükümetten “yatırım atağı” talep ettiler. Kamu emekçileri sendikası Ver.di de kamu alanına ve altyapıya yatırım yapılmasını istedi. Sermaye lehine talep edilen yatırımların yanı sıra emeklilik, bakım sigortası TİS’lerin bağlayıcılığını düzenleyen yasa gibi talepler ileri sürdüler.

Örneğin Alman Sendikalar Birliği (DGB) Başkanı Yasmin Fahimi hükümetin bir an önce kurulması gerektiğini savundu. Fahimi, “Güçlü bir ekonomi için bir diğer önemli yapı taşı da adil bir iş gücü piyasası politikasıdır. Kriz, çalışma koşullarını kötüleştirmek için bir bahane olarak kullanılmamalıdır” dedi.

Metal İşçileri Sendikası IG Metall Başkanı Christiane Benner, “Kamu altyapısına yatırım için on yıl içinde en az 600 milyar avroluk bir federal yatırım paketinin yanı sıra sanayinin karbonsuzlaştırılması için önümüzdeki beş yıl içinde yaklaşık 30 milyar avro tutarında ek kamu desteği bunun için asgari bir gerekliliktir” diye konuştu. Böylece IG Metall’in sermayenin lehine talep ettiği miktar 630 milyar avroya çıktı!

IG Metall, yeni kurulacak hükümet üzerinde baskı oluşturmak üzere 15 Mart’ta, “Benim iş yerim, bizim sanayi ülkemiz, bizim geleceğimiz” sloganı altında Hannover, Stuttgart, Köln, Frankfurt ve Leipzig’de eylemler de düzenleyecek.

IG BCE Genel Başkanı Michael Vassiliadis de “Önümüzdeki birkaç hafta boyunca, sanayinin ve istihdamın geri dönüşü ve modernizasyonunun koalisyon görüşmelerinde gündemin en üst sıralarında yer almasını sağlamak için baskı uygulayacağız” diyerek IG Metall’in eylemlerine katılacaklarını açıkladı.