5 Mart 2025 10:43
/
Güncelleme: 14:24

Koza Altın Çanakkale’nin suyunu zehirlemekte kararlı!

Çanakkale’nin en önemli içme suyu koruma havzasında altın madeni için üçüncü kez ÇED süreci başlatıldı. Daha önceki süreçler mahkeme tarafından iptal edilmişti.

Koza Altın Çanakkale’nin suyunu zehirlemekte kararlı!

Görsel: ÇED Dosyası

Özer Akdemir
ozerakdemir@gmail.com


Koza Altın İşletmeleri Çanakkale’nin en önemli içme suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı koruma havzası içinde altın madeni işletebilmek için üçüncü kez ÇED süreci başlattı. Maden projesinin ruhsat sahası Atikhisar Barajı’nın orta ve uzak mesafe koruma alanı içerisinde kalıyor.

16 Nisan’da İDK toplantısı yapılacağı duyuruldu

Atikhisar Barajı koruma havzası içinde altın madeni projesi için yapılan İDK toplantısı

Fotoğraf: Evrensel

Daha önce aynı bölgedeki maden projeleri madenin Atikhisar Barajının orta ve uzak mesafe koruma havzasında yer alması nedeniyle izinleri mahkemeler tarafından iptal edilen şirket, üçüncü kez aynı bölgede altın madeni projesi için ÇED süreci başlattı. Şirketin Kamuoyu Aydınlatma Plyatformu (KAP) açıklaması ve Bakanılğın ÇED duyuruları kısmında rojenin ÇED raporu için 16 Nisan 2025 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı yapılacağı bilgileri yer aldı. Koza Altın İşletmelerinin Çanakkale Merkez ilçeye bağlı Serçiler ve Terziler köyleri mevkiinde işletmek istediği “Altın- Gümüş Madeni Açık Ocak İşletmesi Projesi Çanakkale il  merkezinin kuş  uçuşu olarak  yaklaşık  17  km güneydoğusunda yer alıyor. Proje sahası Terziler  köyü  merkezinin  1,3  km  güneydoğusunda  ve  Serçiler  köyü  merkezinin  2,6  km güneybatısında yer almakta. 

ÇED Raporları mahkemece iptal edilmişti

Atikhisar Barajı koruma havzası içinde altın madeni projesi

Görsel: ÇED Dosyası

Bölgede Koza Altın tarafından önceki yıllarda yapılan projelere verilen ÇED Olumlu kararları açılan davalar sonucunda “ruhsat  sahasının  Atikhisar  Barajı Koruma  ve  Su  Toplama  Alanı  içinde  yer  aldığı,  projenin  arama  dönemine  ilişkin  bilgilerin  ÇED Raporu’nda yer almadığı, proje alanında önemli flora ve fauna türlerinin bulunduğu, tamamı orman alanında  bulunan  projeye  ait  ÇED  Raporu’nu  hazırlayan  ekip  içerisinde  orman  mühendisinin bulunmaması” gibi gerekçelerle iptal edilmişti. Bu süreçte yapılan bilirkişi incelemesi sonrası mahkemeye sunulan raporu yeterli bulmayan ve ek rapor hazırlanmasını isteyen Çanakkale 1. İdare Mahkemesi 03.02.2021 tarihli ek bilirkişi raporu sonrasında “bilirkişilerce subjektif ve öznel değerlendirmelerde bulunulması, bilirkişilerin kendilerine tevdi edilen görevi mevzuata uygun olarak yerine getirmedikleri, yeterli ve detaylı inceleme yapmadıkları” gerekçesi ile kabul edilmemiş ve yeni bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmişti. Hazırlanan bu yeni bilirkişi raporu sonrası mahkeme yürütmeyi durdurma kararı da vererek  “Çevresel Etki Değerlendirilmesi Olumlu” kararının uygun olmadığı kararına vardı. Kararı Danıştay’da temyiz eden şirketin itirazı Danıştay 6. Dairesince reddedilerek kesinleşmişti.

Şirket bölgede iki ayrı alanda ÇED süreçleri başlattı

2020 yılı kasım ayında yeni bir ÇED Raporu hazırlayarak Bakanlığa sunan şirket mahkemece iptal edilen ruhsat alanı dışında iki ayrı alanda ÇED süreci başlattı. Proje ile ilgili 30.03.2022 tarihinde Serçiler köyünde Halkın Katılımı Toplantısı yapılırken ÇED  Raporu  kapsamında;  mahkeme  kararlarında  belirtilen  hususlara dair bir dizi çalışma gerçekleştirildi.

Üniversite hocalarına ısmarlama raporlar hazırlatıldı

Bölgedeki flora fauna türleri, maden sahasının orman varlığına etkileri, madencilik faaliyetlerinin hidrojeolojik etkilerinin ortaya konulması,gibi konularda çeşitli üniversitelerden öğretim üyelerine hazırlatılan raporlar yeni ÇED’in içine konuldu. Proje ÇED alanlarının Atikhisar Barajı’nın orta ve uzak mesafe koruma havzası içinde kalması nedeniyle 28.10.2017 tarihli İçme-Kullanma  Suyu  Havzalarının  Korunmasına  Dair  Yönetmelik hükümlerine atıfta bulunularak Atikhisar Barajı’na faaliyetten kaynaklı olabilecek etkilerin en kötü durum senaryosu ile ilgili kağıt üzerinde verilen rapor da ÇED dosyasına eklendi.

Cevher Eskişehir Kaymaz ve Bergama’ya taşınacak

Yeni ÇED’de mahkemece iptal edilen ÇED alanları dışında faaliyet yapılacağı ileri sürülürken, çıkarılacak cevherin 2.700.000 ton olan kısmının Koza tarafından Eskişehir ili, Sivrihisar ilçesi, Kaymaz yakınlarındaki Kaymaz  Altın  ve  Gümüş  Madeni  İşletmesinde, 521.711 tonluk kısmının ise şirketin Bergama Ovacık’taki maden işletmesine nakledilerek siyanürle ayrıştırmaya tabii tutulacağı dile getirildi. Projenin  son ÇED Dosyasında cevherin işlenmesi amacıyla kırma, eleme, öğütme sistemi gibi fiziksel işlemler ile birlikte bölgede siyanür ya da herhangi başka bir kimyasal kullanılmayacağı taahhüt ediliyor.

Barajın orta ve uzak mesafe koruma alanında

ÇED Raporunda “proje ünitelerinden sadece açık ocak alanı orta mesafeli koruma alanı sınırları içerisinde kalmakta, ÇED alanının 28,62 hektar büyüklüğünde bir kısmı), diğer proje  ünitelerinin  (ÇED  alanının  87,54  hektar  büyüklüğünde  bir  kısmı)  uzun  mesafeli  koruma  alanı sınırları içerisinde kalmaktadır” ifadelerine yer veriliyor. Rapora göre ÇED Alanı-1 ve ÇED Alanı-2 Atikhisar Barajı’nın güneydoğusunda kalıyor ve baraj gölüne en yakın noktadan kuş  uçuşu  mesafe  1,4  km uzaklıkta bulunuyor.

Proje alanına en yakın milli parklar;

19 km uzaklıktaki Gelibolu Yarımadası Milli Parkı, 21 km uzaklıktaki Troya Tarihi Milli Parkı ve 41 km uzaklıktaki Kaz Dağları Milli Parkı. Proje Alanının  11 km kuzeybatısında ise Doğal Sit Alanı yer almakta.

Ruhsat sahasında 1. ve 3. Derece arkeolojik sit alanları var

Bölge  Kurulu  Müdürlüğü’nden  alınan  görüş  yazısına göre “proje  alanı  içerisinde herhangi bir tescilli korunması gereken kültür varlığı veya sit alanı yer almamaktadır” denilirken bir alt satırda ise “Proje  alanı  yakın  çevresinde,  Kültür  ve  Turizm  Bakanlığı  Çanakkale  Kültür  Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 28.06.2018 tarihli ve 4771 sayılı Kararına göre iki ayrı arkeolojik sit alanı bulunmaktadır. Bu alanlardan ilki, 3. Derece arkeolojik sit alanı olan ve EOK Depolama Alanının bulunduğu ÇED Alanı-2’nin güney sınırının hemen dışında yer alan Tepetarla Yerleşimi 3. Derece Arkeolojik  Sit  Alanıdır.  Diğer  alan  ise,  ÇED  Alanı-2’nin  yaklaşık  350  m  güneybatısında  yer  alan Madenkaya  Kalesi  1.  Derece  Arkeolojik  Sit  Alanıdır” ifadelerine yer verilmiş. ÇED Raporuna göre projenin gerçekleştirilmesi planlanan ÇED 40,10 ha’lık kısmı ise orman alanı, ÇED Alanı-2’nin ise 52,69 ha’lık kısmı orman alanı içerisinde kalıyor.

Ruhsat alanı 1334 futbol sahası büyüklüğünde!

1880,92 hetkarlık bir ruhsat alanı olan projenin toplam 116,16 hektarlık kısmında iki ayrı alanda (ÇED Alanı-1: 50,80 ha, ÇED Alanı-2: 65,36 ha) yürütülmesi planlanıyor. Madenin ilk ÇED Raporu ile ilgili yapılan bilirkişi keşfi raporunda, bölgede işletme durumunda 5 adet, ÇED olumlu kararı alınmış 3 adet, ÇED süreci devam eden 18 adet maden şirketi bulunduğu, bunun dışında yörede çok sayıda termik santral yer aldığına dikkat çekilerek kümülatif etki değerlendirmesinin yapılmamasının büyük noksanlık olduğunun altı çizilmişti.

Cumhurbaşkanı Koza’nın adını değiştirmişti

Gülen Cemaatine yakın İpek Ailesi’nin elinden AKP-Cemaat çatışması sürecinde alınarak TMSF’ye aktarılan Koza Altın İşletmeleri, geçtiğimiz aylarda da bir diğer devlet kurumu olan Varlık Fonu’na aktarılmıştı. Şirketin adı geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı kararnamesi ile Türk Altın İşletmeleri olarak değiştirildi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et