Türk Telekom işçisi yoksulluğa mahkum değil

Gürkan Emreoğlu
DİSK İletişim-İş Genel Başkanı

Türk Telekom ile yetkili sendika Haber-İş arasında imzalanan 15’inci dönem toplu iş sözleşmesinin işçilerde yarattığı tepkiler sürüyor. 1 Mart 2023- 28 Şubat 2026 tarihlerini kapsayan üç yıllık sözleşme kasım 2024’te imzalanmıştı. Üçüncü yıla kadar altışar aylık zamlar sırasıyla yüzde 35, yüzde 15, yüzde 37 ve 36.5’le sınırlı kaldı. Üçüncü yıl birinci altı ay, yani 1 Mart 2025 tarihi itibarıyla alınacak enflasyona endeksli zam oranı da şubat enflasyonunun açıklanmasıyla yüzde 20.17 olarak kaldı. 1 Mart 2025 itibarıyla işe giriş ücreti brüt 48 bin 68 lira oldu. İşçilere sorulmadan imzalanan sözleşmenin yarattığı sonuçları Türk Telekom işçileri yaşıyor. Türk Telekom işçilerinin brüt maaşı bile yoksulluk sınırında değil.

Ek zam için mücadeleye

Görüştüğümüz işçiler arasında ek protokol talep edenler var. Kış aylarında karda, soğukta, menholde, direkte, sahada çalışan Telekom işçisinin aldığı altı aylık yüzde 20 zam, yüzde 30 asgari ücret zammının bile altında kaldı. İkinci altı ay da enflasyon farkına, farkın yüzde 15 ilavesi kadar zam alacak. TÜİK’in açıkladığı enflasyon verileri baz alındığında Telekom işçisinin yaşadığı kayıp imzalanacak bir ek protokol ile ek zam alınarak giderilebilir, giderilmelidir. Telekom işçisi en az yoksulluk sınırında bir ücreti hak ediyor. Ancak hak edilen de ancak örgütlü mücadeleyle kazanabiliyor.

Sendikamızda birleşelim, örgütlü mücadeleyi büyütelim

Biz DİSK/İletişim-İş olarak ‘Telekom işçisi yoksulluğa mecbur değil’ diyoruz. Taşeronuyla kadrolusuyla Telekom işçisi emeğinin karşılığını alamıyor. Telekom işçisi yıllar içinde hem ücret hem de çalışma koşulları açısından sürekli kayıplar yaşadı. 15’inci dönem toplu iş sözleşmesi de son nokta oldu. Uzman konuklarımızla hem Telekom sözleşmesini değerlendirdiğimiz hem de TİS ve yetki süreçlerini konuştuğumuz YouTube programları yaptık. Son sözleşmede yer alan performans sistemine hem karşı çıktık hem de işçi arkadaşlarımıza yaratacağı sorunları anlattık. Sendikanın temel görevi işçiye iş güvencesi sağlamaktır. Buradan bir kez daha işçiyi değil de patronu korumak için imzalanan TİS’lere karşı sendikamızda birleşme ve örgütlü mücadeleyi büyütme çağrısı yapıyoruz.