Okurdan yazara ulaşan 'Kürtçe Örgütü' soruşturması!
Kitabını yazıp yayınevine teslim ettikten sonra, bir kısım okurlarının suça karışmış olması gerekçesi ile yazarların şafak operasyonu gözaltına alınması hakkında bilginiz var mı?

Fotoğraf: MA
Av. Tugay Bek
avtugaybek@hotmail.com
İstanbul Kürt Enstitüsü tarafından Kürtçe öğrenme kitabı olarak basılan “Hînker’in” yazarları Sami Tan, Mevlüt Aykoç, Ronahî Önen ve Sadık Varlı dün sabah şafak operasyonu ile evlerinden gözaltına alındı.
Hinker, ülkemizde Kürt dili eğitimi konusunda temel bir kaynak durumunda. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmaya konu bu kitap, Kürtçe eğitim veren üniversiteler ve kurumlar tarafından da kullanılmakta.
Herhangi bir yasaklama ve toplatma kararı bulunmayan, kitapevlerinde ve dijital platformlarda satın alınabilen bu kitabın okurları arasında PKK mensuplarının ya da hakkında örgüt üyeliği suçlaması ile soruşturma açılan kişilerin olması nedeni ile kitabın yazarları hakkında da örgüt üyeliği suçlaması ile soruşturma başlatılmış oldu.
Adil bir yargılamada, sanıktan delile ulaşmaya çalışmak yerine delilden sanığa ulaşmanın önemine dikkat çeken hukuk öğretisine inat İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı okurdan yazara ulaşarak yasadışı örgütü çökertmeye çalışmış.
Yazarlara, emniyet ifadesinde sorulan absürt soruların bazıları şunlar:
- Ağrı’da ele geçirilen bir örgüt militanının çantasında “Hinker” isimli kitabın dijital kopyasının bulunmuş olması hakkında bilginiz nedir?
- İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen bir başka operasyonda şüphelinin evinde Hinker kitabı ele geçmiştir. Bu kitabın örgüt yapılanmasında kullanılması hakkında bilginiz nedir?
- İtirafçı olan bir örgüt üyesi, örgütün Kürtçe bilmeyen militanlarına Kürtçe öğretmek için Hinker isimli kitabı kullandıklarını söylemiştir. Örgüt militanlarının Kürtçe öğrenmek için Hinker isimli kitabı kullanması hakkında bilginiz nedir?
- Hinker isimli kitabı ne amaçla, neye hizmet versin diye bastınız?
- Hinker isimli kitap PKK’nin eline nasıl geçmiş olabilir?
- Kitabın PKK tarafından kullanılması hakkında bilginiz var mı?
Hinker’in yazarları, Ferhan Şensoy skeçlerine taş çıkartan bu sorular karşısında bu konular hakkında bir bilgilerinin olmadığını, Kürtçenin öğrenilmesi hakkında bir kitap yazmak dışından bir amaçlarının bulunmadığı hususunda İstanbul’un cevval Cumhuriyet Başsavcılığını ikna etmeye çalıştılar. Hep birlikte “Biz yazarız” demeleri inandırıcı bulunmamış olmalı ki savcılık şüpheliler hakkında ek gözaltı süresi verdi.
Yaparsa, AKP yapar?
Ülkemizde yazarlar, ilk defa gözaltına alınıyor, yazdıklarından dolayı ilk defa yargılanıyor değil. Ne yazık ki Türkiye yargısının bu husustaki sicili oldukça kabarık. Ancak bu soruşturma ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir ilke imza atmış olabilir. Yazarlarının, yazdıklarından, kitaplarının içeriğinden, düşüncelerinden değil de, okur kitlesinin, profilinden, kimliğinden, karışmış olduğu suçlardan, mensup olduğu örgütsel yapıdan dolayı cezalandırılmak istenmesinin dünya yargı tarihinde bir başka örneğinin bulunduğunu sanmıyorum.
Kameraları her gördüğü yerde “Türkiye bir hukuk devletidir, yargıya güvenin” demeyi alışkanlık haline getiren Adalet Bakanı’na soralım:
- Kitabını yazıp yayınevine teslim ettikten sonra, bir kısım okurlarının suça karışmış olması gerekçesi ile yazarların şafak operasyonu gözaltına alınması hakkında bilginiz var mı?
- Dil eğitimi üzerine yazılan bu kitabın yazarlarını tam olarak neyle suçluyor, hangi kanunu ihlal ettiğini düşünüyorsunuz?
- Dünyanın başka ülkelerinde Türkçenin öğrenimi üzerine kitap yazan yazarlar, bu şekilde yargılansaydı tepkiniz ne olurdu?
- Bu soruşturmaya konu olan “Hinker” kitabının yasal olarak satışının devam ettiği, Kürt dili üzerine eğitim veren üniversitelerde kaynak kitap olarak okutulduğu, örgüt üyelerinde ele geçirilenden çok daha fazlasının resmi devlet kurumlarında olduğu hakkında bilginiz var mı?
- Yasadışı örgüte yönelik yapılan soruşturmalarda ele geçirilen başkaca kitapların yazarları hakkında da soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?
- Örgütün silah bırakıp kendisini feshedeceğinin anlaşıldığı, barış ve kardeşlik umudunun filizlendiği bir süreçte Kürt dili ve öğrenimini kriminalize edip milyonlarca Kürt’ü ötekileştirerek “ne yapmak nereye varmak istemektesiniz?”
Evrensel'i Takip Et