6 Mart 2025 23:09
/
Güncelleme: 23:15

Ankara Üniversitesi öğrencileri yükselen işçi eylemlerine ne diyor?

"Kader ortaklığı" dediğimiz hususun bugünden işçi sınıfının saflarında ve onun mücadelesini kendi mücadelesiyle ortaklaştırma derdine girmenin öneminin yeterli düzeyde anlaşılmadığı ortaya çıkıyor.

Ankara Üniversitesi öğrencileri yükselen işçi eylemlerine ne diyor?

Fotoğraf: Evrensel 

Ankara Üniversitesi öğrencisi

Son günlerde artan işçi grevleri, Mehmet Türkmen’in ve birçok siyasetçi, gazeteci, aydın tutuklanması hakkında okulda olan tartışmalardan yola çıkarak Ankara Üniversitesi'nde “İşçi Sınıfı ve Gençlik’’ başlıklı bir anket çalışması gerçekleştirdik.

Sıra arkadaşlarımıza son günlerde artan işçi grevlerinden haberdar olup olmadıklarını, bu grevlerin kendi hayatlarına bir etkisinin olduğunu düşünüp düşünmedikleri, Antep Başpınar’da tekstil işçilerinin sendikal haklarını savunduğu için patronların emriyle tutuklanan Mehmet Türkmen’i duyup duymadıklarını ve tüm bu antidemokratik kararların karşısında çözüm için ne yapılabileceği üzerinden sorular sorduk.

Antidemokratik kararlar karşısında çözüm için ne yapmalıyız sorusu karşısında öğrencilerin bazıları örgütlü mücadelenin önemini vurgulayıp grevlerin ve eylemlerin gerçekleşmesinin gerektiğini düşünürken, bazıları da sistemsel bir değişikliğe gidilmesi gerektiğini düşünüyor. Tek adam iktidarının bitmesi ve hukuksal süreçlerin layığıyla yapılması da ankete yansıyan görüşlerden. Aynı zamanda sorunlara karşı seslenişlerin asla bitmemesi gerektiği fikri de mevcut. Çözüm için yapılması gerekenler sorusuna ise katılımcıların %29’u bir fikrim yok derken, sorunlar karşısında ümitsiz olduğunu ve beyin göçü fikrine daha yakın olduğunu söyleyen arkadaşlarımız da var. Çözüm konusunda net bir fikir birliği olmadığı da anlaşılıyor.

İşçi sınıfı mücadelesini gençlik mücadelesiyle ortaklaştırmak

Bu tablo, gençliğin geçmişe nazaran artan oranda işçi sınıfı mücadelesinin farkında olduğunu ancak bunun kendi hayatı açısından doğrudan etkisini kavrama noktalarında halen zayıf kaldığını gösteriyor. Kaderimiz ortak diyen arkadaşlarımız ise büyük oranda bunu gelecekte kendilerinin de işçi olacağı noktasından kaldırıyor. Yanlış olmasa da ‘kader ortaklığı’ dediğimiz hususun buradan daha geniş olduğu, bugünü üzerinde emek gücünü satmaya başlamadan da kendi hayatı için belirleyici olduğu ve dolayısıyla, bugünden işçi sınıfının saflarında ve onun mücadelesini kendi mücadelesiyle ortaklaştırma derdine girmenin öneminin yeterli düzeyde anlaşılmadığı ortaya çıkıyor.

Öğrenci gençliğin ve işçi sınıfının kader ortaklığına dair bilincin güçlenmesi, ortak mücadele zeminlerinin inşa edilmesi ve özellikle de antidemokratik uygulamalara karşı daha geniş çaplı dayanışma ağlarının kurulması ihtiyacı, bu tartışmalardan çıkarılabileceğimiz önemli sonuçlardandır. Bu tür anketler ve tartışmalar ile sadece mevcut durumu tespit etmekle kalmayıp aynı zamanda gelecekte ne yapacağımıza dair kararları demokratik örgütlenmelerle vermeliyiz.

Anket soruları ve cevapları

Son günlerde artan işçi sınıfı grevlerini duydun mu? Evet: %66

Bu grevlerin senin hayatına bir etkisi olduğunu düşünüyor musun? Evet: %51

Sence öğrenci kesimleriyle işçi sınıfının kaderi ortak mı? Evet: %71.4

Mehmet Türkmen'in tutuklandığını biliyor musun? Evet: %34.3

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek imzasıyla taşıt alım satımı hariç ülkedeki tüm alım satım işlemlerinde dövizle ödemenin önü açıldı.

Evrensel'i Takip Et