Fikirlerimizi ifade etmemiz engelleniyor

ÖĞRENCİLER OKULA GİREMİYOR

Öğrencilerden Yusuf Artural, bilim yuvası olması gerek üniversitelerde bu olayların yaşanmasını üzücü olarak değerlendiriyor. Başbakanın ‘Gençlik ya dindar olur ya da tinerci’ sözünü hatırlatan Artural, “Ancak bu mantıkla yönetilen bir ülkede bu tip olaylara şaşırmıyorum” diyor. Artural, yaşanan olayların ‘Karşıt görüşlü öğrencilerin kavgasından’ ibaret olmadığını söylüyor ve ekliyor: “Yapılan bu saldırılar; barışa, demokrasiye ve bilime karşı atılmış en büyük darbedir. Biz gençleri yıpratmaya çalışıyorlar.” Saldırıdan sonra birçok öğrencinin okula girip çıkmaya korktuğunu dile getiren Artural, “Okulun içinde ve dışında onlarca polis arabası var. Sınıflarda, amfilerde özgür düşüncelerimizi ifade etmemiz engelleniyor” diyor.

POLİSİN TAVRI İLGİNÇ

Öğrencilerden Umut Ergüven de İstanbul Üniversitesindeki saldırıyla Dicle Üniversitesindeki saldırının birbirleriyle ilişkili olduğunu düşünüyor. Ergüven, “Saldırıların amacı devrimci, demokrat ve yurtsever öğrencileri sindirmektir. Yaşanan saldırılarda polisin tavrı da çok ilginç. Saldırıyı gerçekleştirenlere bir şey yapılmazken, saldırıya uğrayan öğrenciler gözaltına alınıyor” diyor.

Öğrencilerin, okulun içinde ve çevresinde polisin, özel güvenlik biriminin (ÖGB) ve gerici çetelerin saldırısına uğrama riski olduğunu söyleyen Ergüven, bunun öğrencilerde endişe yarattığını belirtiyor. (İstanbul/EVRENSEL)

SakaryaÜniversitesi öğrencileri, Dicle Üniversitesinde yaşanan olayları protesto etmek için rektörlük önünde basın açıklaması yaptı. Açıklama öncesi kampüs girişinde Özel Güvenlik Birimleri kimlik kontrolü yaptı. Açıklamada, yapılan saldırıların ilerici, demokrat, yurtsever öğrencileri sindirmek, barış sürecini baltalamak amacını taşıdığı belirtildi. “Sakarya Üniversitesi öğrencileri olarak saldırıya uğrayan tüm üniversite öğrencilerinin yanındayız” denilen açıklama, saldırılara karşı birlik olma çağrısıyla son buldu. Açıklamadan sonra bir süre oturma eylemi yapıldı. (Sakarya/EVRENSEL)