Taleplerimiz karşılanmazsa yurt ücreti de yok

ODTÜ Faik Hızıroğlu Konukevi’nde kalan bir grup öğrenci

Uzun yıllardır üzücü şekilde bariz olan bir gerçeğin farkındayız. Orta Doğu Teknik Üniversitesinin (ODTÜ) en kötü yurtlarından birinde yaşıyoruz. Diğer yurtların bakımı düzenli tadilatlarla sağlanırken bizim yurdumuz yapıldığı yıl olan 1994’ten bu yana tadilata girmiş değil. Bunun doğal bir sonucu olarak yurttaki yaşamımız sağlığımızı ve güvenliğimizi tehdit ediyor.

Tesisat çürük, hijyen sorun

Çürümüş halde olan tesisat sistemi mutfaklarda ve tuvaletlerde hijyen sorunları oluşturuyor, çeşitli odalarda duvarlardan gider suyu akıyor, sızan sular çözülemeyen bir küf problemi yaratıyor. Yurttaki kapılar, masalar, dolaplar, sandalyeler ise çoktan ömürlerini doldurmuş halde ve herhangi bir eşyanın elimizde kalması ve hatta fiziksel olarak zarar vermesi bizler için şaşılacak bir durum değil. Zemin kaplamaları bile yırtık ve parçalanmış halde. Çamaşırhanemiz, geçmişte birlikte hareket ederek çeşitli yenilemeler yaptırsak da yetersiz kalıyor. İnisiyatifimizle elde ettiğimiz sineklikleri ve su arıtmalarını da demirbaş olmalarına rağmen herhangi bir bakım görmedikleri için kullanamıyoruz.

Bütün bunların üstüne, ‘konukevimizle’ aynı imkanlara sahip olan ve bakımı çok daha iyi yapılmış diğer yurtlara kıyasla iki kat ücret ödüyoruz. Bunun tek sebebi ise yurdumuzun yıllar önce yarı- özel işletmeden kamu idaresine geçmiş olmasına rağmen gerekli fiyat düzenlemesinin yapılmaması ve bizlerden keyfi olarak fazla ücret talep edilmesinden başka bir şey değildir.  Bu şartların bizi harekete zorlamasıyla ODTÜ Faik Hızıroğlu Konukevi öğrencileri olarak mart başında bir eylem sürecine girdik.  Kitlesel bir hamlenin mümkün olup olmadığını belirlemek için yurt odalarını gezip yurt arkadaşlarımıza ne düşündüklerini sorduk. Bu talebin ezici bir çoğunlukta var olduğunu gördük ve bu konuda ne yapacağımızı konuşmak için tüm yurt arkadaşlarımızı davet ettiğimiz bir forum düzenledik.

Forum yapıp, temsilcilerimizi seçtik

Bu, yurtta şimdiye kadar aldığımız en kalabalık forumlardan biri oldu. Bu forumda ilk olarak taleplerimizi konuştuk ve bunlar üzerine bir dilekçe kampanyası başlattık. Dilekçede belirttiğimiz talepler yerine getirilene kadar da yurt ücretini ödememeye karar verdik yani fiili olarak bir boykot başlattık. Dilekçemizde yurt ücretinin düşürülmesi ve ‘konukevi’ statüsünün yitirilmesi, on yıllardır gerekli olan yurt tadilatına, temizlik personeli sayısının arttırılmasına ve arıtma cihazlarının yenilenmesine yer verdik. Bunlara ek olarak sağladığımız kalabalık temsiliyet ile kat temsilcilerimizi de seçtik. İlk günden yurt nüfusunun yarısı kadar sayıya ulaşmışken haftanın sonunda 127 dilekçeye sahip olduk. Bu dilekçeleri rektörlüğe toplu ve kitlesel biçimde teslim ettik.

Hızıroğlu öğrencileri olarak çıkarlarımızın birlikte ve dayanışma içinde hareket etmekten geçtiğinin, birlikteliğimizi ve dayanışmamızı büyüttükçe hak ettiğimiz hayat koşullarına yaklaşabileceğimizin farkındayız. Taleplerimizi elde edene kadar tepkimizi bırakmayacak, aksine güçlendireceğiz.