18 Mart 2025 12:40

Cenevre'deki Kıbrıs zirvesi: Neler yaşandı, kim ne dedi, ne bekleniyor?

Cenevre'de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in himayesinde düzenlenen Kıbrıs konulu gayriresmi görüşmelerde hedef, 2017'den bu yana büyük oranda kesintiye uğrayan müzakerelere ivme kazandırmak.

Cenevre'deki Kıbrıs zirvesi: Neler yaşandı, kim ne dedi, ne bekleniyor?

Fotoğraflar: AA

İsviçre'nin Cenevre şehrinde, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in çağrısı üzerine 17-18 Mart tarihlerinde Kıbrıs konulu gayriresmi görüşmeler düzenlendi. Görüşmelere Güney ve Kuzey Kıbrıs liderlerinin yanı sıra garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin temsilcileri katıldı. Görüşmelerin hedefi, müzakerelere 7 yıl aradan sonra ivme kazandırmak.

Toplantı sonrasında basına kısa bir açıklama yapan BM Genel Sekreteri António Guterres, Temmuz ayının sonunda yeniden görüşme için anlaştıklarını ve diyalogun devam edeceğini söyledi.

Kuzey Kıbrıs'ın 2021'de açıklanan yol haritasında, "Kıbrıs Türklerinin eşit egemenliği ve uluslararası eşit statüsünün kabul edilmediği" hiçbir durumda yeni bir müzakere sürecine başlanmayacağı vurgulanmıştı. Yani "federasyon" temelli çözüme kapılar kapatılmıştı. Tarafların görüş farklılıklarının derinliği nedeniyle görüşmelerden beklenti düşük.

Görüşmelere kimler katıldı?

Zirveye Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgos Yerapetritis ve İngiltere'nin Avrupa ve Kuzey Amerika'dan Sorumlu Devlet Bakanı Stephen Doughty katıldı.

4 sınır kapısı yolda

Guterres, liderlerin aşağıdaki konularda anlaşmaya vardığını açıkladı:

  • Temmuz sonunda aynı formatta yeni bir toplantı yapılması,
  • Mayınlı alanların temizlenmesinin sağlanması,
  • Mezarlıkların restorasyonunun gerçekleştirilmesi,
  • Ara bölgede solar enerji parkının kurulması,
  • Dört yeni geçiş kapısının açılması,
  • Gençlik alanında bir teknik komite oluşturulması,

Görüşme takvimi

Görüşmeler dün akşam saat 19.00'da Intercontinental Hotel’de Guterres'in heyet başkanları için verdiği 1 saatlik akşam yemeğiyle başladı. Yemekte baş masada Guterres ve Yardımcısı Rose Mary DiCarlo, Tatar ve Hristodulidis, Fidan ve Yerapetritis ile Doughty yer aldı. Diğer masada da liderlerin özel temsilcileri Güneş Onar ve Menelaos Menelaou, BM Barış Gücü Misyon Şefi Colin Stewart, Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay, Yunan bakan yardımcısı ve İngiliz yüksek komiseri Michael Tatham hazır bulundu.

Yemeğin ardından Nikos Hristodulidis ile Hakan Fidan 15 dakikalık baş başa bir görüşme gerçekleştirdi. Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis, görüşmenin “esas konular üzerine olmadığını, sosyal içerikli bir konuşma olduğunu” söyledi.

Bugün ise Guterres otelde Tatar, Fidan, Hristodulidis, Yerapetritis ve Doughty beraberindeki heyetler ile ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştiriyor. İkili toplantılarda heyet başkanlarına 5 kişi eşlik ediyor.

BM Cenevre Ofisi'nde tüm tarafların katılımıyla yapılan Kıbrıs konulu genişletilmiş formattaki toplantının TSİ 16.30'da sona ermesi öngörülüyor. Toplantının ardından Tatar, basın toplantısı düzenleyecek. Guterres'in ise basın toplantısı düzenlemesi öngörülmüyor.

Mutluyakalı: Çözüm değil çözümsüzlük için oradalar

Kıbrıslı gazeteci Cenk Mutluyakalı, bugün Yenidüzen'de yayımlanan yazısında "Adadaki ortak 'çözüm' talebi Cenevre'de bir anlam ifade eder mi" sorusuna "Sanmıyorum" yanıtını verdi.

Masada oturanların "statüko ile var olduklarını" söyleyen Mutluyakalı, "Çözüm niyetiyle ve samimiyetle masaya oturulsa, irade ve cesaret olursa sonuç alınabilir. Ama 'çözüm' değil 'çözümsüzlük' için oradalar" değerlendirmesinde bulundu.

Tatar: Zirveden bir şey çıkacak diye gelmedik

Kuzey Kıbrıs lideri Ersin Tatar, yemek sonrası yaptığı kısa açıklamada Guterres’in, Kıbrıs sorunun çözümü için “daha fazla gayret etmesi gerektiğini” söyledi. “Gelecek nesillerin daha inançlı olabilmesi için iş birliği şart” diyen Tatar, “Bu toplantının misyonu, işbirliği kültürünü geliştirmektir. İsmini böyle belirledik” ifadelerini kullandı. Tatar, bugün de "Bazıları 'Zirveden bir şey çıkmayacak' diyor, e zaten bir şey çıkacak diye gelmedik" ifadelerini kullandı. Ziyareti öncesi yaptığı açıklamada da zirveye "yapıcı bir anlayışla" gittiklerini ancak "AB çatısı altında iki devletli bir formül" müzakere etmek istediklerini kaydetmişti. İki devletli sistemin kökleştiğini ve kimsenin yeni bir macera aramaması gerektiğini söylemişti.

Kuzey Kıbrıs'ın ikinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ise "Fazla sonuç beklenmeyen bir zirve yapılıyor. Ben bunu iyi hazırlanılmamış bir zirve olarak düşünüyorum. Öncesinde çok yoğun diplomatik çalışmaların yapılması lazımdı" dedi.

Türkiye: Yeni bir müzakere sürecinin başlangıcı değil

Ankara, toplantının hiçbir surette "geçmiş müzakere süreçlerinin devamı" veya "yeni bir müzakere sürecinin başlangıcı" niteliği taşımadığını vurguluyor. Resmi müzakerelerin başlatılabilmesi için egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün uluslararası toplum tarafından tescil edilmesi gerektiğini söylüyor.

Hristodulidis: Federasyon dışında bir seçeneği kabul etmeyeceğiz

Kıbrıs Cumhuriyeti lideri Hristodulidis ise 8 Mart'ta Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Cenevre'ye "net bir planla" gittiğini söyledi. 2017'de sonuca ulaşmayan Crans Montana görüşmelerinin kaldığı yerden başlamasını istediklerini belirtti. Son açıklamasında da yapıcı bir tutumla toplantıya katılacağını ancak "iki toplumlu ve iki bölgeli federasyon" temelli müzakere dışında bir seçeneği kabul etmeyecekleri mesajını verdi. Hristodulidis, adada tek egemen ve uluslararası temsiliyeti olan devletin yaşaması gerektiğini de söyledi.

"AB mektup gönderdi"

Öte yandan Güney Kıbrıs'ın Fileleftheros gazetesi, Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in Guterres’e bir mektup gönderdiğini ve "Çözümün AB normlarıyla uyumlu olması gerektiğini bildirdiğini” yazdı. “Bugüne kadar AB’den görülmemiş bir şekilde Guterres’e müdahalede bulunduklarını” iddia etti.

Habere göre mektupta AB’nin “Kıbrıs’ın AB ilkeleriyle uyumlu, BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde iki toplumlu iki kesimli federasyon temelinde bulunacak özlü bir çözüm yoluyla yeniden birleşmesine bağlılığını sürdürdüğü” belirtildi. Haberde, Hristodulidis’in dün Costa ve von der Leyen’le telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve AB yetkililerinin mektup konusunda bilgi aktardıkları da kaydedildi.

ABD: Görüşmeleri memnuniyetle karşılıyoruz

ABD'nin Lefkoşa Büyükelçisi Julie Davis, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, "Cenevre'de devam eden görüşmeleri memnuniyetle karşılıyor ve bu çabanın, siyasi eşitlik temelinde iki bölgeli ve iki toplumlu bir federasyon çerçevesinde Kıbrıs meselesinin kapsamlı bir şekilde çözülmesi için müzakerelerin yeniden başlamasına ön ayak olmasını umuyoruz" dedi.

2017'deki müzakelerde ne oldu?

Kıbrıs sorununun çözümüne dair son girişim 2017 yılında İsviçre'nin Crans Montana kasabasında yapılmış, 28 Haziran’da başlayıp 10 gün sürmüştü. Tarafların karşılıklı harita sunması, garanti ve güvenlik başlığının konuşulmaya başlaması gibi birçok ilk yaşanmasına rağmen yarım asırdır devam eden müzakereler yine sonuçsuz kalmıştı.

Müzakerelerde Guterres'in oluşturduğu çerçevede, dönüşümlü başkanlık ve 2’ye 1 oranı dile getirildi. Güney tarafının dönüşümlü başkanlığı tek oy pusulası şartına bağlaması Kuzey tarafından kabul görmedi. Güney tarafının “sıfır asker, sıfır garanti” talebi de bir diğer ayrışma. Bu yaklaşım, adadaki Türk askerlerinin belirli bir zaman diliminde çekilmesini öngörüyor. Türk tarafı ise bunu kabul etmiyor. Yine Güney'deki Temsilciler Meclisinin, 1950 yılında yapılan “Enosis” referandumunu 2017'de okullarda kutlanacak bir gün haline getirme kararı da süreci olumsuz etkiledi. (Dış Haberler)

Evrensel'i Takip Et