İsmail Saymaz’ın avukatı: Bilgileri Sabah’tan öğreniyoruz
Gözaltına alınan Gazeteci İsmail Saymaz'a destek yağarken, Saymaz'ın avukatı Aslı Kazan "Savcı bizimle bilgi paylaşmıyor, bilgileri Sabah'tan alıyoruz" dedi.

Fotoğraf: DHA
2013 yılında gerçekleşen Gezi Direnişine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Gazeteci İsmail Saymaz ifade vermeye başladı. Saymaz’ın Avukatı Aslı Kazan, Saymaz'ın, İBB operasyonu sırasında etkili habercilik yapmasını engellemek amacıyla gözaltına alındığını söyledi. Saymaz da avukatı aracılığıyla “Gazetecilik çabam bu yolla engellenmeye çalışılıyor ve açıkça susturulmak isteniyorum” demişti. Saymaz’ın gözaltına alınmasına tepkiler ise “İsmail Saymaz gazetecidir” diyerek sürüyor.
İfade işlemleri sürüyor
Gazeteci İsmail Saymaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen Gezi Parkı olayları soruşturması kapsamında gözaltına alındı. "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlaması yöneltilen Saymaz'ın evinde arama yapıldı. Saymaz’ın ifade işlemleri ise sürüyor.
İsmail Saymaz'ın avukatı Aslı Kazan, Halk TV'de katıldığı yayında, soruşturmaya ilişkin detayları anlattı. Saymaz'ın, İBB ve Ekrem İmamoğlu'na yönelik operasyonla aynı günde gözaltına alındığına dikkati çeken Kazan, "İBB operasyonu sırasında İsmail’in dışarıda etkili gazetecilik yapmasını istemiyorlar. Bunu engellemeye çalışıyorlar" ifadelerini kullandı ve savcının kendileriyle bilgi paylaşmadığını söyledi.
"Savcı bizimle bilgi paylaşmıyor, Sabah’tan öğreniyoruz"
Aslı Kazan “İsmail Saymaz, Gezi’den tek başına gözaltına alındı. Bizim bildiğimiz kadarıyla Gezi soruşturma dosyasının tek şüphelisi. Şu anda tek başına tutuluyor” diyerek şöyle devam etti: “Savcı bey bizimle hiçbir bilgi paylaşmıyor. Bizimle paylaşılmayan bilgileri biz, Sabah’ın haberinden öğreniyoruz. İsmail, Gezi’den alındığını biliyordu ama soruşturmanın ayrıntıları hakkında hiçbir bilgi sahibi değildi. Bize soruyordu. Bizde sadece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklaması ve Sabah’ın yaptığı çok detaylı bir haber dışında başka bir bilgi yoktu. Biz, Sabah’ın haberinden, İsmail’in kiminle kaç telefon görüşmesi yaptığını, nelerle suçlandığını, hangi tweetlerle suçlandığını öğrenmiş olduk. Bunları İsmail’e aktardık. İsmail Saymaz, bunlara ilişkin çok ayrıntılı bir cevap metni yazdırdı bize. Onu da yayınladık.”
Saymaz: Açıkça susturulmak isteniyorum
İsmail Saymaz, dün Gezi ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınmasına ilişkin avukatı Aslı Kazan aracılığıyla mesaj paylaşmıştı. Saymaz, şunları söylemişti: “Can Atalay’ı, Gezi parkından önce de, sonra da toplumsal gelişmelerle ilgili tüm davaların avukatı olarak tanıdım. Görüşme yoğunluğumuz bundan ileri geliyor. Çiğdem Mater’i hem sosyal çevreden hem eşi ve annesi meslektaşım olduğu için biliyor ve tanıyorum. Mücella Yapıcı’yı haber kaynağı olarak aradım ve görüştük.
Gezi olaylarını, 1 Haziran’dan itibaren muhabir olarak takip ettim. Olay ve gelişmeleri yansız ve objektif olarak aktardım. Sokağa davet ve provokasyon diye yorumlanabilecek hiçbir paylaşımda bulunmadım. Siyasi iktidara yönelik antidemokratik yaklaşımlardan, Erdoğan ve ailesine yönelik saldırgan bir dilden uzak durdum. Gezi parkı eylemlerinin ne örgütlenmesinde ne ülke çapında yayılmasında ne de sürdürülmesinde rol aldım. Yalnızca, bu eylemler sırasında, başta Ali İsmail Korkmaz’ın öldürülmesi olmak üzere insan hakkı ihlallerini kaleme aldım. Bu gazetecilik çabam hem ulusal hem de uluslararası basın örgütleri tarafından ödüllendirilmiştir.
12 yıl boyunca bir kez bile Gezi parkı eylemlerinden dolayı suçlanmadım ve sorumlu gösterilmedim. Hakkımda başka bir suç isnat edilemediği için, Gezi parkı dosyası içerisine atılmak isteniyorum. Gazetecilik çabam bu yolla engellenmeye çalışılıyor ve açıkça susturulmak isteniyorum. Bana güvenen ve inanan hiçbir vatandaşın yüzünü öne eğdirmedim. Haftalardır devam eden itibar suikastlarının ne denli karalamaya yönelik olduğu ortaya çıktı. Suçsuz ve masumum. Eşime, oğluma ve aileme sımsıkı sarılıyor, herkese selamlarımı iletiyorum.”
"İsmail Saymaz gazetecidir"
Müyesser Yıldız “Sevgili İsmail Saymaz; Ekrem İmamoğlu operasyonu nedeniyle unutulduğunu zannetme. Elbette ki hepimiz suçsuz olduğunu biliyoruz. Moralini yüksek tut. Birkaç güne kaldığın yerden devam edeceksin, inan” derken, Şule Aydın “İsmail Saymaz bugüne kadar haksızlığa uğramış kim varsa onun sesi oldu. Şimdi sıra bizde İsmail Saymaz gazetecidir” ifadelerini kullandı.
Timur Soykan şöyle yazdı: “İsmail Saymaz'ı mesleğe başladığı ilk günlerden beri tanırım. Tanıdığım en çalışkan, en üretken gazetecidir. Tuzla'daki tersanelerde ölümüne çalıştırılan işçilerin yanında o vardı. İş cinayetinde katledilen madencilerin ailelerinin yanında o vardı. İstismara uğrayan çocukların adalet arayışında o vardı. İşkencede katledilen insanlar için adalet mücadelesinde o vardı. Fetullahçılar ve AKP kumpaslarla gazetecileri hapsederken buna karşı direnişte o vardı. 12 Eylül darbesinde katledilenlerin ailelerinin adalet mücadelesinde o vardı. Tarikat şeyhlerinin karanlığına karşı onun haberleri vardı. Onlarca yolsuzluğu, skandalı ortaya çıkardı. Bunların hepsini haberleriyle, kalemiyle yaptı. Defalarca tehdit edildi, trollerin lincine uğradı, yargılandı. Gazetecilikten vazgeçmedi. Şimdi kalemini satmış, halkın yerine güç odaklarının hizmetine girmiş, kumpasların tetikçiliğini yapmış, bir gün emekçinin, mağdurun yanında olmamış, bu memlekete gram faydası dokunmamış asalaklar İsmail Saymaz gözaltında diye göbek atıyor. Tarih hepsini yazacak. İsmail Saymaz'ın haber arşivi anlatmaya yetecek.”
Faruk Bildirici “Bir gazeteci olarak İsmail Saymaz'ın, Gezi eylemleri sırasında haber almak için telefon görüşmeleri yapmasından daha doğal ne olabilir? Asıl suç, gazeteciliği suç gibi göstermektir. İsmail Saymaz çıkacak, yine yazacak, yine konuşacak” ve Orhan Aydın “İsmail Saymaz binlerce yolsuzluk-adaletsizlik-hukuksuzluk dosyası açıklamış 6 Şubat depreminde halkın sesi soluğu olmuş, vicdanıyla mağdurun yanında durmuş bir candır” dedi. (Medya Servisi)
Evrensel'i Takip Et