Ücretler açlık düzeyinde eşitleniyor
Verilere göre kadın ve erkeklerin aldıkları ücretler arasındaki fark yavaş da olsa azalıyor. Ancak bu farkın yüksek ücretlere doğru mu düşük ücretlere doğru mu kapandığı önemli bir soru işareti.

Sıla Altun
silaltun7@gmail.com
İstanbul- ILO’nun Pekin deklarasyonunun 30’uncu yılı vesilesiyle yayımladığı raporda öne çıkan noktalardan biri kadın ve erkekler arasındaki ücret farkının yavaş da olsa azalıyor olmasıydı. OECD’nin verilerine göre de 2018’den 2023’e kadar olan süreçte çoğu ülkede cinsiyete dayalı ücret eşitsizliği düşüş gösterdi. OECD ülkeleri arasında en yüksek cinsiyete dayalı ücret farkı rakamına sahip Kore’de 2018’den 2023’e kadar olan süreçte fark yüzde 32.5’ten yüzde 29.3’e düştü. Benzer düşüşler İspanya, Yunanistan, Macaristan, İsveç gibi ülkeler dışında hemen hemen tüm OECD ülkelerinde gözlemlendi. Ancak ne ILO’nun raporunda ne de OECD’nin verilerinde cinsiyetlerin ortalama ücretleri arasındaki fark kapanırken ücretlerin ücretlerin düşük bir ücrete mi yoksa daha yüksek bir ücrete doğru mu yaklaştığına yer verilmedi.
Fark nerede kapanıyor?
Türkiye açısından da son birkaç yıllık periyotta kadınların ve erkeklerin aldıkları ücretler arasındaki farkın kapandığı görülüyor. TÜİK’in verilerine göre 2018’de yüzde 7.7 olan cinsiyetlerin ortalama ücretleri arasındaki fark, 2023’te yüzde 5.7’ye düşüyor. TÜİK’in verilerini ve OECD ülkelerinin cinsiyete dayalı ücret farkı ortalamasını karşılaştırdığınızda Türkiye’nin “eşit işe eşit ücret” mücadelesi açısından OECD ülkelerinin toplamından daha iyi bir konumda olduğu düşünülebilir. Ancak ne raporda ne TÜİK’in verilerinde ne de OECD’nin verilerinde cevabı yer alan, ücret farkının ne yöne doğru kapandığı sorusu, Türkiye açısından da oldukça önemli bir soru.
TÜİK’in istatistiklerle kadın 2019 verilerine göre, 2018’de aylık ortalama brüt ücret 3 bin 960 lira. Bu rakam erkeklerin brüt ortalama ücretlerinde 4 bin 50 lira, kadınların ortalama brüt ücretlerinde ise 3 bin 766 lirayı buluyor. Kadın ve erkeklerin aldıkları ortalama ücretlerin, toplam ortalama ücrete olan oranını dikkate aldığımızda ise erkeklerin aldıkları ortalama brüt ücretin, toplamın yüzde 102.3’üne, kadınların aldıkları ortalama brüt ücretin ise toplamın yüzde 95.1’ine tekabül ettiği görülüyor.
TÜİK’in kazanç yapısı istatistikleri 2022 raporunda aylık brüt maaş-ücretin 11 bin 143 lira olduğu ifade ediliyor. Bu ortalama kadınlarda 10 bin 961 lira, erkeklerde 11 bin 233 lira olarak ifade ediliyor. Kadın ve erkeklerin ortalama ücretlerinin toplam ortalama ücrete oranı ise yüzde 98.4 ve yüzde 100.8. 2022 yılının ortalama ücretlerinin toplam ortalama ücretlere oranları karşılaştırıldığında kadınların ücretinde küçük bir artış görülürken erkeklerin ortalama ücretlerinde azalma görülüyor. 2018’de 7.2 puan olarak görülen fark, 2022’ de 2.4 puana düşüyor.
TÜİK’in kazanç yapısı istatistiklerinin 2023 verilerinde ise ortalama aylık brüt ücret-maaş 23 bin 789 lira olarak görülüyor. Kadınlarda bu ortalama 23 bin 244 lira olurken erkeklerde 24 bin 11 lira. Kadın ve erkeklerin aldıkları ortalama ücret-maaşın, toplam ortalama ücrete olan oranına baktığımızda ise erkeklerin ortalama ücretin yüzde 100.1’i kadar, kadınların ise ortalama ücretin yüzde 98.1’i kadar kazandığı görülüyor. Bu veriler 2022 ile kıyaslandığında ise kadın ve erkeklerin ücretleri arasındaki farkın yüzde 2 puana düştüğü ancak hem kadınların hem de erkeklerin ücretlerinin ortalama ücretlere olan oranlarının düştüğü anlaşılıyor.
Ortalama brüt ücret-maaş verileri kayıp
TÜİK’in sitesinde 2019, 2020 ve 2021 yıllarındaki ortalama brüt ücret-maaş ve cinsiyetlerin aldıkları ortalama brüt ücret-maaş verileri yer almıyor. 2018 yılının verilerine “istatistiklerle kadın 2019” raporundan erişilebilirken TÜİK’in sonraki yıllarda yayımladığı istatistiklerle kadın raporlarında ücret verileri bulunmuyor.
Cinsiyete dayalı gelir eşitsizliği sürüyor
Aylık ortalama brüt ücret-maaş verilerindeki eksiklikler nedeniyle ortalama ücretlerin değişimini ve cinsiyete dayalı ücret ayrımcılığına dair sınırlı bilgi edinebilsek de TÜİK’in açıkladığı iş gelirleri kadın ve erkeklerin gelirlerinin birlikte düştüğüne işaret ediyor. Ancak esas iş geliri yalnızca alınan ücreti ya da maaşı değil, aynı zamanda bazı yan hak ve ödemeleri de kapsadığından net ücrete dair verileri bize doğrudan vermiyor. Bunun yanı sıra TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyon verilerine göre yıllar arasında karşılaştırma yaptığımızda, gerçek sonuçların hesapladıklarımızdan daha vahim olduğunu tahmin etmek güç değil.
Kadın ve erkeklerin ortalama esas iş gelirlerinin, toplam ortalama esas iş gelirine oranı yıllar arasında farklılık gösteriyor. 2018’den 2019’a kadınların ortalama esas iş gelirlerinin, toplam ortalama esas iş gelirine oranı yüzde 88.4’ten yüzde 87.4’e düşüyor. Aynı yıl erkeklerin ortalama esas iş gelirinin toplama oranı yüzde 104.8’den 105.4’e yükseliyor. Kadın ve erkeklerin esas iş gelirleri arasındaki makas artıyor. 2020’da bu oranlar kadınlar için yüzde 89, erkekler için yüzde 104.6, 2021’de yüzde 88.2 ve yüzde 105.1, 2022’de yüzde 85.8 ve yüzde 106.4, 2023’te yüzde 87 ve yüzde 106.1, 2024’te ise yüzde 88 ve yüzde 105.8 olarak seyrediyor. 2018’den 2025’e kadar olan süreçte esas iş gelirlerinde ya kadınların ortalamasının toplama oranı düşerken erkeklerinki yükseliyor ya da erkeklerinki düşerken kadınların oranı yükseliyor. Bu biçimde, gelir eşitsizliği artarak devam ediyor.
Gelirdeki artış sanıldığı gibi ilerlemiyor
TÜFE etkisini de göz önüne alarak verilere yeniden bakalım. 2018’de toplam ortalama esas iş geliri olan 30 bin 106 liralık parasal değer, 2019 yılında 33 bin 669.37 liraya denk düşüyor. 2019’daki yıllık ortalama esas iş geliri ise bu rakamdan yalnızca 616 lira 63 kuruş fazla. Kadınların ortalama iş gelirine baktığımızda ise 2018’de 26 bin 619 liralık parasal değer, 2019 yılında 29 bin 769.65 liraya denk düşüyor ki 2019’da kadınların yıllık ortalama esas iş geliri bu rakamdan yalnızca 193 lira 35 kuruş fazla. Bir sene içinde kadınların ortalama iş gelirlerinde 3 bin lira civarı, ortalamada ise 4 bini aşkın bir iyileme varmış gibi görünse de aslında kadınların gelirinde ve toplam gelirde çok ufak bir yükseliş gerçekleşiyor.
2023 ve 2024 yıllarındaki verileri kıyaslayalım. 2023 yılında kadınların yıllık ortalama esas iş gelirleri 89 bin 462 lira. Bu miktar toplam ortalama esas iş gelirinin yüzde 87’sine tekabül ediyor. Erkeklerin ortalama esas iş geliri ise toplamın yüzde 106.1’i. 2024 yılında ise bu oranlar kadınlarda yüzde 88’e çıkarken erkeklerde yüzde 105.8’e düşüyor. Gelirler arasındaki fark kapanıyor gibi görünüyor. Enflasyonu hesaba kattığımızda 2023 yılında 102 bin 821 lira olan ortalama esas iş gelirinin parasal değeri 2024’te 148 bin 451 liraya tekabül ediyor. Kadınlar açısından da 2023’te 89 bin 462 lira olan esas iş geliri, 2024 yılında 129 bin 164 lira 14 kuruşa tekabül ediyor. 2024’te toplam ve kadınların ortalama esas iş gelirlerinin bir önceki yılınkine oranla görece arttığı görülüyor. Ancak ücretlerin değerlerindeki düşüşü görmek için 2020 yılına bakmak gerekiyor.
Rakam artıyor, değer düşüyor
2020 yılında yıllık toplam ortalama esas iş geliri 42 bin 6 lira. Bu rakam 2024 yılında 223 bin 385 lira 45 kuruşa denk düşüyor. 2024 yılının ortalama esas iş geliri ise bu rakamın altında kalarak 209 bin 764 lira oluyor. Yani 2024 yılında ortalama gelir 2020 yılına oranla artmış gibi görünse de aslında daha düşük bir rakamla karşılaşıyoruz.
Kadınların ortalama esas iş gelirlerine baktığımızda ise 2020’de 37 bin 392 lira olan iş geliri 2024’te 198 bin 848 lira 46 kuruşluk bir değere denk geliyor. 2020’den 2024’e giden süreçte 2020’deki ortalama esas iş gelirlerinin değerinin henüz karşılanamadığı bir tablo ile karşı karşıya kalıyoruz. Bununla birlikte 2020’de kadınların yıllık ortalama iş gelirlerinin toplama oranı yüzde 89 iken erkeklerinki yüzde 104.6. 2024’te bu oranlar yüzde 88 ve yüzde 105.8 oluyor. Ortalama gelirin değeri düşerken cinsiyetler arası gelir eşitsizliği de artıyor.
Erkeklerin iş gelirlerinin ortalama gelire oranı artmış gibi görünse de enflasyon hesabını burası için de gerçekleştirdiğimizde 2020’de 43 bin 974 lira olan esas iş geliri, 2024’te 233 bin 851 lira 16 kuruşa denk düşüyor ancak 2024’te erkeklerin yıllık ortalama esas iş geliri 221 bin 964’te kalıyor. Yani erkeklerin gelirleri hem miktar olarak artmış hem de oran olarak ortalama gelirden görece daha fazla gibi görünse de değeri 2020’ye oranla düşmüş durumda.
Aynı işe başka ücret
Türkiye’de özellikle son dönemde yaşanılabilir bir ücret için işçi ve emekçilerin sürdürdüğü mücadele çoğalarak sürüyor. İş yerlerindeki grevlerde ve direnişlerde kadın işçi ve emekçiler, bu mücadelelerin bir parçası olmayı, yaşanılabilir bir ücret talep etmeyi sürdürüyor, fabrikalarında bu taleplerini çeşitli yollarla birleştirmeye çalışıyor. Kadın işçiler insanca yaşanılabilir bir ücret talebiyle birlikte “eşit işe eşit ücret” talebini de dillendirmekten geri durmuyor.
Urfa’da Özak direnişine katılan Tekstil İşçisi Dilan, Özak Tekstil’de çalışırken kadınlar ve erkeklerin aynı işi yaptıkları halde eşit ücret alamadıklarını şu sözlerle anlatıyor: “Bazen kadınlarla erkeklerin yaptığı işler farklı iş gücü gerektirebiliyor. Mesela biz Özak'ta çalışırken etiket yapıyordum. Başka yerlerde o işi kadınlara pek yaptırmıyorlar. Kadın ve erkek aynı işi yapıyorsa ücretler de eşit olmalı.” Bunun yanı sıra Dilan kadınların iş yükü açısından da rahatlatılmaları gerektiğini düşünüyor.
Urfa’dan başka bir Tekstil İşçisi Zeynep ise daha önce hiçbir erkek ile kadının aldıkları ücretlerin arasındaki farkı sorgulamadığını, ancak evli olsaydı bu durumun onu daha fazla etkileyeceğini düşündüğünü söylüyor. Kendisinin de üç kişinin bakımını üstlendiğini ancak ücretinden kendisi için de pay ayırabildiğini ifade ederken çocuğu olan kadınların kendilerinin dışında çocuklarının bezini, mamasını, kıyafetini, evin kirasını düşünmek zorunda kaldığını belirtiyor.
TÜİK enflasyonu şüpheli
Özellikle son yıllarda TÜİK’in var olan enflasyonu daha düşük gösterdiği gözlerden kaçmıyordu. Bunun üzerine birçok sendika ve halk kesimi çeşitli eylemler gerçekleştirmişti. 2023’te Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), TÜİK’in mayıs enflasyon rakamını 0.04 olarak açıklamasına karşı TÜİK binası önünde “Gerçekleri açıklayın” diyerek buluşmuştu. 2025’te ise TÜİK, Ankara 6. İdare Mahkemesinde “Enflasyonu düşük gösterdiği, dolayısıyla milyonlarca işçiyi, memuru, emekliyi mağdur ettiği” gerekçesiyle yargılanmaya başlamıştı.
Evrensel'i Takip Et