23 Mart 2025 05:54

‘Nereye gidiyor bu paralar?’ diye soruyormuşsunuz

"2024 yılında yalnızca yap-işlet-devret projelerine 60 milyar TL ödeme yapılırken, 100 büyük şirketin 62.5 milyar TL’lik vergisi tahsil edilmedi."

‘Nereye gidiyor bu paralar?’ diye soruyormuşsunuz

Fotoğraf: Aytaç Ünal/AA

Zeliş Irmak
zelis.irmakk@gmail.com


İktidar varlığını büyük oranda vergiler üzerinden sürdürmeye devam ediyor. Fakat biz vatandaşlar kelimenin tam anlamıyla “açız.” Peki “nereye gidiyor bu paralar?​” Elbette bir yazıya sığdıramayacağımız kadar örnekle dolu Türkiye kapitalizmi. Bu yazıda, ülke ekonomisini adeta evimizi idare eder gibi hesaba yatıralım, harcama kalemlerini görelim. Ama bu kez “tersten” yapalım.

İlk kalem yap-işlet-devret için olsun. Bizim gibi ‘dünyanın kıskandığı’ bir ülke için olmazsa olmaz! Yap işlet devret projeleri olan köprü ve otoyollar için 2024 yılında işletmeci firmalara yapılan garanti ödeme tutarı kapsamında 60 milyar 294 milyon TL ödemişiz. Bu tutar geçen yıldan 4 milyar TL fazla. Yani evimize çıkan merdivenleri bir müteahhide verdik, “Burayı yap, günlük 100 kişi bu merdivenleri inip çıktıkça sana para verecek. Eğer bu sayının altında inen çıkan olursa da aradaki farkı ben öderim” demişiz. Haliyle söz verildiyse, o ödeme yapılacak.

İkinci kalem, patronlara teşvik. Teşvik, istisna ve muafiyet yiğitliğin şanındandır. Kafes ardından dünyayı yöneten 2. Abdülhamid’in torunları olmak bunu gerektirir. Buna göre vergi harcamaları adı altında sermaye kesiminden bu yıl 2 trilyon 210 milyar TL’lik vergiyi almayacağız. Yetti mi, yetmez. Toplam geliri 3.6 trilyon TL olan 100 büyük şirketten, yıl içinde tahsil edilmesi gereken 62.5 milyar TL’lik vergi tutarı tahsil edilmedi. Örneğin Ford Otosan 2023 yılında binde 4, Toyota yüzde 1, Arçelik yüzde 1.6 vergi ödedi. Ticaretin ve sanayinin kalbi İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerdeki sanayi odaları başkanları son üç yılın büyük kısmında vergi ödemedi. Öyle ya işten güçten vergi dairesine gidecek zamanları olmamıştır. Devlet Hava Meydanları İşletmesinin (DHMİ) kasasından özel şirketlere tam 393 milyon 411 bin 808.40 TL aktarıldı. Örneğin beş buçuk yıldır bir uçağın inmediği Balıkesir Merkez Havalimanı bu süreçte bir milyon gelir elde ederken 169 milyon lira da gidere neden oldu. Olsun, şanımız yürüsün. Bu arada madem pist müsait, devlet ihalelerinden arta kalan zamanda lüks araçlarımızla drift atabilir, havalimanına para kazandırabiliriz. Bu öneriyi elden ele Şimşek’e iletelim lütfen.

Buraya kadar okuduysanız sinirlenmiş olabilirsiniz, yapmayın. Bu siyasete, bin yıllık devlet aklına güvenin! Mahalledeki Bakkal Fatma Hanım’ı aklınıza getirin. Semtimizde ticaret yaptığı için biraz teşvik edilmesin mi? Hem alışverişi ondan yapalım, üstüne ödenmesi gerekenden fazla ödeyelim, para üstü yerine sakız alalım, Fatma Hanım bütün gün bakkalda bize hizmet ettiği için onun saray yavrusu evinin elektrik, su, ısınma giderlerini de karşılayalım. Az da olsa şımartılmaya hakkı yok mu, aşk olsun.

Üçüncü kalemimiz, şu günlerde koltuğunda pek de rahat oturamayan Cumhurbaşkanımızın harcamaları. 2025 bütçesinde Cumhurbaşkanlığına merkezi bütçeden 16 milyar 928 milyon 146 bin TL ayrıldı. Cumhurbaşkanlığı personel giderleri 2 milyar 784 milyon TL, Cumhurbaşkanlığı külliyesinin mal ve hizmet alım harcamaları için 9 milyar 857 milyar TL ayrıldı. Az bile. Büyük devlet olmak bunu gerektirir. Bir de utanmadan ‘Büyük devlet olmak okul tuvaletlerine sabun koymayı gerektirir’ derler, ne alakası varsa!

Gelelim diğer bütçe kalemine, savaş. Tevatüre göre ise savunma. Milli Savunma Bakanlığına ayrılan bütçe 2025 yılında yüzde 41 artışla 623.9 milyar TL oldu. Burası alelade bir semt mi? Binanın kapısı, bakkalın kepengi olacak, bu güvenliğin de bir maliyeti olacak. Yoksa malum düşmanımız çok başımıza ne geleceği belli olmaz.

Ülkemizde olduğu gibi bütçede de din ve devlet işleri birbirinden ayrılmaz. Pastadan Diyanet de payını almalı. Diyanet İşleri Başkanlığı için 2025 yılı bütçesinde 130 milyar 119 milyon TL pay ayrıldı. Çok demeyin. Audi’ler epey benzin yakıyor. Başkanımız ve yakın çalışma arkadaşları Passat’a mı binsin, otobüsle mi işe gidip gelsin, güldürmeyin. Üstelik dil kursları da çok pahalı. Başkanım bir gün Arapça öğrenmek istese bunu cebinden ödeyecek hali yok ya!

Böyle giderse harcama kalemleri bitmeyecek ancak eldeki bütçe epey azaldı. Biraz tasarruflu olmak lazım. Bu yüzden eğitimde öğretmenlere, okullara ve öğrencilere sabır diliyorum. Herkes tuvalet kağıdını evden getirsin. Sağlıklı bir hayat için günde iki öğün yemek yeter. Bırakın okulda bir öğün ücretsiz yemek isteğini!

Sağlık alanı mı, orada da işler tıkırında. Her biri şehir merkezinde 3 bin 457 km uzaklıktaki şehir hastanelerini tak diye sipariş ettik, şak diye yaptırdık. Hasta olan nerede olduğuna, ne kadar uzak olduğuna bakmaz gider. Barınmaya hiç gelmiyorum, herkesin en az iki tane evi var zaten. Bir ara kulağımıza işçi hakları gibi bir şey geldi, arkadaşlar araştırıyor. Hele bir iyice anlayalım, eğer halkımız için iyiyse yine biz vermesini biliriz!

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Genel grev genel direniş

Genel grev genel direniş

Tutuklama kararlarından sonra da ülke genelinde kitlesel gösteriler sürdü. Öğrenciler boykot kararı aldı. Gençler, işçiler, çiftçiler, emekliler, kadınlar, birikmiş sorunlarının kaynağı olarak iktidarı işaret ederek ve değişim talebiyle alanlara aktı. Sendikal bürokrasinin ölü taklidine rağmen, genel grev genel direniş çağrısı alanlarda duyulmaya başladı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Fahrettin Altun: Türkiye sokağa teslim olmayacak.

Evrensel'i Takip Et