İzmir'den işçiler: Birleşerek yanıt vermezsek hepimizin geleceği tehlikede
İmamoğlu’nun tutuklanması iş yerlerinde de tartışılıyor. Toplu iş sözleşmesi sürecindeki TÜPRAŞ işçileri, “Baskıyı artırıyorlar. Birleşerek yanıt vermezsek hepimizin geleceği tehlikede” diyor.

Fotoğraf: Eda Aktaş/Evrensel
Eren Saran
erensaran07@gmail.com
İzmir — İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından yaşananlar iş yerlerinde konuşuluyor. İzmir’de tekstil, metal ve petrokimya iş kollarında çalışan işçiler, fabrikalarında ülke gündeminin kaygıyla takip ettiklerini, yer yer AKP’li-CHP’li işçiler arasında tartışmaların yaşandığını söylüyor ancak çoğunluğun, “Mesele İmamoğlu meselesi değil, iktidar gözdağı vermeye çalışıyor” fikrinde ortaklaştığını anlatıyor.
İktidarın halka korku salmaya çalıştığını söyleyen bir tekstil işçisi, “Kendisine rakip olabilecek bir kişiyi ekarte edip, tutuklayarak oyun dışı bırakmaya çalışıyor” diyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini halkın üzerinde bir yerde gördüğünü söyleyen işçi, “Ülkeye istediği zaman istediği şekilde ayar vereceğini düşünüyor. Ülkede genç yaşlı herkes korkulu ve kaygılı. Sabahları işe giderken arkadaşlarla konuşuyoruz. Herkes giderek fakirleştiğini, gençlerin geleceğe dair umudunun kalmadığını konuşuyor. Bence kaygıları aşabilmenin tek yolu hepimiz için Erdoğan iktidarından kurtulmak” diye anlatıyor.
"Mücadeleyi sürdürmeliyiz"
Yaşanan gözaltı ve tutuklanmaların ardından yaşanan süreci ve eylemleri takip ettiklerini söyleyen işçiler, “Ne olursa olsun biz mücadele etmeyi sürdürmeliyiz” diyor. Yaşananların demokrasi meselesi olduğunu belirten petrokimya işçisi ise, “Demokrasinin yok olduğunu düşünüyoruz. Aramızda İmamoğlu’nu veya CHP’yi desteklemeyen arkadaşlarımız bile ülkede demokrasinin tek bir adamın elinde olmasını eleştiriyor. Tek adam rejimi, medyayı, yargıyı, orduyu ele geçirdi ve şimdi de korku iklimi yaratıyor” diye konuşuyor.
Kimi işçiler ise yaşananları, eylemleri değerlendirirken özellikle AKP’ye oy veren işçilerin “CHP, iç savaş çıkartmak istiyor” dediğini söylüyor. Bir metal fabrikasında çalışan işçi ise iş yerinde AKP-CHP ikiliği üzerinden tartışıldığını aktararak, “Herkes oy verdiği partinin üzerinden birbiriyle tartışıyor. İmamoğlu’na hırsız diyen de var, ‘AKP rakip gördü o yüzden tutukladı’ diyen de var. ‘Yetti artık bu iktidardan kurtulmak için birleşmek lazım’ diyen arkadaşlarımız da var” diyor.
"Sözleşmemizle bağı var, süreç hepimizi baskı altına alıyor"
Sözleşme süreçleri devam eden TÜPRAŞ işçileri ise yaşanan gelişmelerin, kendi sözleşmeleriyle bağlantılı olduğunu söylüyor. Daha önceki sözleşmelerin de Yüksek Hakem Kurulu eliyle bağıtlandığını hatırlatan bir işçi, “Aslında bu hukuksuzluk hepimizin üzerinde bir baskı aracına dönüşüyor. Yüksek hakemle sözleşmelerimiz bağlanıyor, iktidar TÜİK üzerinden enflasyon aldatmacasıyla işçilerin ücretlerini belirliyor. Uzun bir süredir her koldan baskıyı artırıyor. Bugün de seçme hakkımıza, demokrasiye saldırıyor. Birleşerek yanıt vermezsek hepimizin geleceği tehlikede” diyor.
İş yerinde AKP’ye oy veren işçilerin bile İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını eleştirdiğini söyleyen bir petrokimya işçisi ise, “Sanki bu süreç iktidarı canı pahasına savunanlar için itirazını sessizce de olsa yapma süreci gibi. Tren bir kaza yapacak ve önce onlar ayrılmak istiyor. Artık herkes hükümetin köşeye sıkıştığının farkında” şeklinde konuşuyor.
Kimsenin medyada İmamoğlu hakkındaki suçlamalara da inanmadığını aktaran işçi, “Bu bir bahane, eğer geçtiğimiz yerel seçimlerde iktidar bu kadar güç kaybetmemiş olsaydı böyle saldırmazlardı. Yönetmekte zorlandıkça baskıyı artırıyorlar. Hepimiz bunun siyasi bir operasyon olduğunun farkındayız” diyor.
Evrensel'i Takip Et