Evrensel'in manşeti | Dersler iptal, herkes dışarı
Yargı darbesine karşı üniversite öğrencileri, ülkenin belli başlı tüm üniversitelerinde yüksek katılımlı boykotlar gerçekleştirdi.

Fotoğraf: Evrensel
Gençler geri adım atmıyor. Yargı darbesine karşı halk hareketinin en etkin ve sürükleyici güçlerinden olan üniversite öğrencileri, geçen hafta sonu aldıkları boykot kararını dün uygulamaya başladı. Ülkenin belli başlı tüm üniversitelerinde yüksek katılımlı boykotlar gerçekleştirildi. Öğrenciler sadece derse girmemekle kalmadı, kampüslerde eylem için bir araya geldi.
ODTÜ, Dokuz Eylül, Boğaziçi, İTÜ, Bilkent, Yıldız, Hacettepe, Mimar Sinan GSÜ, Galatasaray, Anadolu... Eskişehir, İzmir, Ankara ve İstanbul’da on binlerce öğrenci boykot ilan etti. Devlet okullarının yanında vakıf üniversitelerinin öğrencileri de daha önce görülmemiş şekilde kitlesel eylemler düzenledi.
Öğrenciler baskı ve engellemelere rağmen kampüslerde binlerce kişilik yürüyüşler düzenledi. Öğrencilerin kitlesel boykotlarını engelleyemeyen atanmış üniversite yönetimleri, akademisyenleri soruşturma ile tehdit etti; İTÜ yönetimi, bir araya gelen öğrencileri fakülte binasına kilitledi.
Öğrencilerin talepleri:
- Üniversiteleri iktidarın siyasal ajandasına alet eden karar ve uygulamalar derhal son bulsun.
- İstanbul Üniversitesi yönetiminin “diploma iptali” kararı geri çekilsin.
- İBB Başkanı İmamoğlu ve hukuksuzca gözaltına alınan herkes serbest bırakılsın.
Öğrenciler boykotta ısrarcı
İstanbul Üniversitesi, ODTÜ’nün boykot çağrısına hızlıca karşılık veren üniversitelerden biri. Öğrenciler tarihi sorumluluğunun farkında ve fakülte fakülte boykotu kuruyor.
CHP’ye darbe girişimi sürüyor
Son kurultayı şaibeli olduğu iddiasıyla CHP’ye kayyım atama girişimleri sürüyor. Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, olağanüstü kurultay kararının iptali için mahkemeye başvurdu. Öte yandan Ankara Büyükşehir Belediyesinin 2021-2024 arasında düzenlediği konserler için yapılan müfettiş incelemelerinin ardından 33 konser hakkında ‘kamu zararı’ iddiasıyla soruşturma izni verildi. Şişli kayyımı ise belediye binasına polisle geldi.
Gösterilere katılanlara yönelik polis şiddeti artıyor: Biz polis değiliz, güvendesin
Türkiye’nin dört bir yanında devam eden gösterilerde polis şiddetinin dozu artmaya başladı. Birçok ilde halka TOMA, biber gazı ve plastik mermiyle yapılan müdahalelerin ardından sokaklarda eylemcilerin darbedildiği görüntüler kameralara yansıdı. Ankara’da bir polis alandan tek başına uzaklaşan bir liseliyi “hızlı yürü” diye copladı. Yardıma gelenleri polis zannederek krize giren öğrenci ancak “Biz polis değiliz, güvendesin” sözleriyle yatıştırılabildi.
1113 gözaltı, gazetecilere operasyon
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya gösterilerde 1113 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Meydanlara inen halkı provokasyonla suçladı. Ülke çapında yaygınlaşan gösterileri yakından takip eden gazetecilere İstanbul, İzmir ve Eskişehir’de sabahın erken saatlerinde polis tarafından ev baskınları düzenlendi. Bazı gazetecilerde eylemleri izlerken gözaltına alındı.
Piyasalara Saray kalkanı, ücretler sahipsiz
İktidarın yargı eliyle yaptığı siyasi hamle piyasaları sarstı. İktidar Borsa İstanbul’da değer kaybını önleyerek başta dolar olmak üzere dövizlere kaçışı engellemek üzere hamle yaptı. Erdoğan’ın başkanı olduğu Varlık Fonu bünyesindeki Ziraat Bankası, borsada 5 milyar liranın üzerinde alım yaparak kaldıraç oldu. En çok satışı Katar sermayeli QNB, Bank of America ve HSBC yaptı. Dün, dolar/TL’de çizilen 38 lira sınırı da rezerv satışlarıyla korundu.
Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, ‘piyasa dostu’ önlemler aldıklarını söyledi. İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği 19 Mart’ta döviz mevduatlarının 1.4 milyar dolar arttığı görüldü. Faiz oranları dolaylı yoldan artırıldı. Mevduat faizi yüzde 46 ile yüzde 42.5’lik politika faizini aştı. Tek günde 400 milyar liranın üzerinde kayıp yaşayan asgari ücretliler başta olmak üzere eriyen ücretlere ilişkin iktidar ve konfederasyonlardan açıklama gelmedi.
Genel grev çağrıları: Konfederasyonlardan çıt çıkmıyor
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası milyonlarca kişinin katıldığı gösterilerde, artan yoksulluğa ve baskılara karşı genel grev genel, direniş çağrılarının sesi yükseliyor. Ancak bu çağrının muhatapları arasında bulunan sendika konfederasyonlarından ise çıt çıkmıyor. Talebi ya sessizlikle geçiştiriyor ya da “Süreci değerlendiriyoruz” demekle yetiniyor.
Son bir haftadır işyerlerinde, İstanbul Belediyesine yönelik operasyon ve devam eden eylemler dışında bir şey konuşulmadığını belirten işçiler, ağırlaşan yaşam koşullarını, bu sene imzalanacak kamu ve MESS sözleşmelerini hatırlatıyor: “Bugün bu baskılar normal hale gelirse biz yarın nasıl greve çıkacağız? Bugün harekete geçmezsek, yarın sefalete mahkumuz.”
Neden genel grev, genel direniş?
Erkan Aydoğanoğlu’nun yazısı
İktidar değil muhalefet güçleniyor
İhsan Çaralan’ın yazısı
Halkın öfkesi yasakları aşıyor
Kamil T. Sürek’in yazısı
Evrensel'i Takip Et