Özgür Özel: On milyonlara darbeyi püskürttükleri için yürekten teşekkür ediyoruz
"19 Mart darbe girişimi, seçilmiş İBB Başkanı'na karşı onu yenememiş hazımsız bir darbecinin atadığı bir kayyımı getirmek içindi. On milyonlara darbeyi püskürttükleri için yürekten teşekkür ediyoruz."
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İstanbul Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi'nde düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Bir darbeye karşı direniyoruz"
"Bugün öyle tarihi bir sürecin içindeyiz ki bugünün icap ettirdiği, hep biz Ankara'dan konuştuk, bugün tam kadro İstanbul'dayız, biraz Ankara dinlesin bakalım. 19 Mart başarısız darbe girişine karşı direnişimizin tam yedinci günündeyiz. 7 gündür Türkiye kumpasa karşı meydanlarda sokaklarda itiraz ediyor, milyonlar tepkisini gösteriyor. Meydanlarda toplanıyoruz ama miting yapmıyoruz. Bir darbeye karşı direniyoruz, direnme hakkımızı kullanıyoruz."
"Devleti karşısına almış, milleti kaybetmiş bir iktidarla karşı karşıyayız"
"Arkalarında halk yok, millet yok. Arkalarında devletin tamamı da yok. Devlet dediğiniz milletin yetkisiyle başa gelen bir avuç muhteristen ibaret değildir. Devletin gelenekleri, içinde vicdan olan akıl olan kodları vardır. Devleti de karşısına almış, milleti kaybetmiş bir iktidarla karşı karşıyayız. Milletin menfaati neredeyse devletin aklı oradadır. Milletin menfaati demokrasidedir, darbenin karşısındadır."
"Ellerinde ne varsa, bütün tuşlara bastılar"
"Bu darbeye 19 Mart'ta kalkıştılar. 19 Mart gününe giderken hepimiz biliyorduk organize bir kötülükle karşı karşıya olduğumuzu. Diplomayı iptal edecekler. Diploma iptalini İstanbul Üniversitesinin İşletme Fakültesinden bekliyorlar. Bir gün öncesinden bilmeliyiz kaç kişi evet diyor. 4 kişi lazım, 2,5 kişi cevabını almışlar. Nasıl İstanbul Sözleşmesi'nden tek adamın imzasıyla çıkıldıysa, en az onun kadar hukuksuz şekilde, baskıyla ikna edemedikleri, dekanını istifa ettirdikleri fakültenin yerine, bir gün önce Üniversite Yönetim Kurulunu toplayıp diplomasını iptal ettiler. Sabah gözlerimizi bir açtık, ellerinde ne varsa, bütün tuşlara bastılar."
"Bu darbenin simge binası Saraçhane"
"İlk işim İstanbul'a ulaşmak, bu darbenin hedeflediği mekanı savunmaya geçmek oldu. Çünkü her darbenin bir simge mekanı vardır. Burada da hedefin İBB, onun simge binası Saraçhane olduğunu biliyordum. 2019'da bu kenti, Saraçhane'yi Ekrem İmamoğlu'na emanet ettiler. Önce bir şaşkınlık. Süleyman Soylu diyor ki 'Ben hallederim efendim'. 19 gün milletvekilleri sandık nöbeti tuttular, çuvallar üstünde uyudular, İstanbul iradesini çaldırmadılar. Mazbata'yı aldık, Saraçhane'ye gidip devraldık. O seçimi hazmedemeyip iptal ettiler, 13 bin 600 fark 806 bin oldu. 5 yıl boyunca çalıştırmamak için her yolu denediler. Hizmeti aksatmak için her yola başvurdular ama durduramadılar. Seçimde çok uğraştılar ama Ekrem Başkan'ın bileğini bükemediler. Çünkü İstanbullular o bileğin gücünü de o yüreğin gücünü de gayet iyi biliyordu."
"Ekrem Başkan'ı FETÖ'cülerin yaptıkları Silivri Cezaevinde gördüm"
"İşte o Ekrem Başkan'ı biraz önce FETÖ'cülerin Atatürkçü subayları tıkmak için yaptıkları Silivri Cezaevinde gördüm. Ekrem Başkan'ı, Murat Başkan'ı, Resul Emrah Şahan Başkan'ı gördüm, diğer başkanlara da selamlarımı bırakıp geldim."
"19 Mart darbe girişimi kayyımı getirmek içindi"
"300'ün üzerinde müfettişin konuşlandığı, yıllarca didik didik yaptığı ama bir kusur bulamadığı, ama bizim müfettişlerimizin geçmişe dönük çuval çuval yolsuzlukları da Süleyman Soylu'nun alıp el koyup üstünü örttüğü o İBB'ye, şimdi birkaç gizli tanık bulup yalancı şahitliklerle, esas olarak seçilemedikleri bir belediyeye kayyım atamak suretiyle çökmeye niyetlendiler. 19 Mart darbe girişimi, seçilmiş İBB Başkanı'na karşı onu yenememiş hazımsız bir darbecinin atadığı bir kayyımı getirmek içindi. Hesaba katamadıkları on milyonlara, İstanbul'un iradesine sahip çıktıları ve darbeyi püskürttükleri için yürekten teşekkür ediyoruz."
"Batıdaki Kürtlerin yönetimde temsil edilmeleri terörse ben terörist olayım!"
"Bir diğer meselemiz terör suçlaması. Üzerine basa basa söyledikleri bir şey var: CHP, DEM Parti ile 'kent uzlaşısı' yaptı. Kent uzlaşısı bizim değil DEM Parti'nin tanımlamasıdır. Reddettiğim için değil, herkes bilsin diye söylüyorum. 'Partilerle siyasi ittifak yapamadık ama milletimizle sandıkta ittifak yapacağız' dedik. DEM Parti 'Kente karşı suç işlemeyecek, Kürtlerin de hak ve menfaatlerini gözetecek adayları destekleriz' dedi. CHP'nin bazı adaylarının olduğu yerlerde aday göstermeyerek desteklediler, bazı yerlerde ise kaybettirmeye çalıştılar. Ama kent uzlaşısının olduğu yerlerde, DEM Parti seçmenlerinin CHP'ye oy verdiğini bilmeyen de yok, bundan utanan da yok. Bunun ne utanılacak ne de sakınılacak bir tarafı var. Bizim tanımlamamız 'Türkiye İttifakı', 'İstanbul İttifakı'… Biz Türkiye İttifakı'nı oluşturmuşuz. Resmi yazımız var. Buradan Ekrem İmamoğlu'na veya herhangi bir belediye başkanımıza sorulacak tek soru yoktur! Ben savcılığın cümlesini, kent uzlaşısını ya da İstanbul İttifakı'nı suçlamak, kriminalize etmek, hapsetmek için değil takdir etmek için yaparım. Batıdaki Kürtlerin yönetimde temsil edilebilmeleri için belediye meclis üyeliklerine yazılmaları terörse ben terörist olayım kardeşim. Demokrasi bunun adı. Demokrasi bu. Kürt olup da bu AK Parti'ye oy veren o temiz yürekli abim ablam. Bak bunların işi sadece oyunla. Kürtlüğüne bile saygısı yok. Diyor ki Kürt olarak yönetime gelecekse engel olunmalı, suçtur bu. Oyu bana verirsen seçmensin, ona verirsen teröristsin diyor. Görün bunları, gömün bunları! Gömün!"
"15 Temmuz'da darbenin karşısında dimdik durduk"
"15 Temmuz'da biz, darbeyi Tayyip Erdoğan'a, kim yaptı? Kendi adamları yaptı. Et tırnak gibi oldukları, ne istediyse verdikleri, aynı hedefe farklı yollardan yürüdükleri, biri cemaat örgütlenmesiyle, biri devlet içinden siyasetle, bir cemaat yaptı. O darbe sırasında bütün dünya döndü, muhalefete baktı. Biz dedik ki Atatürk'ün partisi bu darbeye karşıdır. Darbenin karşısında dimdik durduk biz."
BTK ve RTÜK'e uyarı: Dokunmaya kalkmayın!
"Şimdi o darbe bildirisini yazanlar, bugün televizyonlardan şu darbe bildirisini okutuyorlar. 'İmamoğlu, milyonluk villada gözaltına alındı'. İletişime bak. Utanmadan, A Haber başta, TRT, TGRT… Bütün yandaş kanallar, büyük bir tek elden verilen bilgilendirmeyle sürekli şunu yapıyorlar: Bir yalanı sürekli söyleyip, darbeyi vatandaşın zihninde meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Yapmayan kim? Bakın, çok alet olanlar var, az alet olanlar var. Alet olmayanların başında canımın içi Halk TV var. Gözümüz kulağımız Sözcü TV var. Kahraman, korkusuz Tele 1'imiz var. Herkes şunu bilsin: Bu darbeye direnen ve ayağa kalkan, hep birlikte bu darbecilerin karşısına dikilen bizler var ya, RTÜK'e de söylüyorum, Bilgi Teknolojileri Kurumu'na da, sakın ha sakın ne bu kanallara, ne internet sitelerine, ne Twitter'da yazan çizene, ne de özgür basın olarak YouTube'dan yayın yapmaya çalışanlara dokunmaya kalkmayın. Alnınızı karışlayacağız sizin, alnınızı."
İddialara yanıtlar: Milyonluk villa milletin malı
"İmamoğlu milyonluk villada gözaltına alınmadı. İBB'nin tapulu malı olduğu bilinen, AKP döneminde yandaş bir vakfa peşkeş çekilen yer, o yandaş vakıftan alındı, belediyeye başkanlık konutu olarak kazandırıldı. Bir sonraki belediye başkanına da devir teslimle iade edilmek üzere, devir teslim yapılmak üzere kullanılıyor. Milyonluk villa milletin malı."
"Medya AŞ'de yüzlerce müfettiş bir kör kuruş bulamadı"
"'Medya Kültür AŞ şirketlerinden usulsüz ihaleler yapıldı.' Medya AŞ'nin daimi çalışanı haline gelmiş yüzlerce müfettiş bir kör kuruş bulamamış. 2019 öncesi yapılan, bulunan 37 yolsuzluk dosyasının önemli bir kısmı orada bulunmuş. Bunlara Soylu tarafından el konulmuş, tek bir işlem yapılmamış ama şimdi utanmadan sıkılmadan Medya AŞ'ye kara çalıyorlar."
Terör iddiası: Tamamı beraat etti, bir tanesi ceza almadı
"'Terör örgütüne yardım edildi. Örgüt mensupları işe alındı' diyor. 'İBB'de 700 terörist var' demişti Süleyman Soylu. "Açıklamazsan namertsin, ilan etmezsen, suç duyurusunda bulunmazsan namertsin" demişti Ekrem İmamoğlu. Soylu, 700'ünün ismini verdi. Bunlardan 40 kişi, 41'i hakkında soruşturma açıldı, yargılandı. Tamamı beraat etti. Hiçbir tanesi ceza almadı. Sonra Soylu'ya bunu sordular. Şöyle söyledi, utanmaz adam: 'Siyasi olarak yapmak zorundaydım. Ben bunu söylerken siyaset yaptım.' Olmaz olsun senin gibi siyasetçi de, böyle siyasetin de Allah cezasını versin."
"Ben sana ne lakap takayım savcı? Desem desem 'Odun' derim"
"Ortalığı ayağa kaldırdılar. 'Göreceksiniz, kanıtlar çıkacak.' Ne bir kanıt, ne bir delil, ne ortaya konulabilmiş somut bir iddia! Elinde ne var? Meşe, Çınar, Ladin, İlke. Ne bunlar? Gizli tanıkların, yalancı tanıkların isimleri. Meşe'nin dediğine göre, Çınar'ın dediğine göre, Ladin'in dediğine göre. Bunlara bir somut bir şey var mı? 'Ben öyle olduğunu duymuştum.' 'Tahmin ediyorum.' Ekrem Başkanı bunlarla tutukladılar arkadaşlar. Tek söyleyeceğim şudur: Meşe'nin, Çınar'ın, Ladin'in duyumlarıyla İstanbul'un gözünün önünde çatır çatır çalışan, vicdanıyla, imkanıyla, böyle sile sile bitiremediği alnının teriyle çalışan birisini içeri koydunuz ya Meşe, Çınar, Ladin adıyla. Ben sana ne lakap takayım savcı? Desem desem 'Odun' derim sana. Odun, odun, odun. Tek derdi saraydan verilen emri yerine getirmek olan, soruşturmanın tutacak yeri olmayan bu kişinin gizli tanıklara taktığı isimlerin ana maddesini söyleyince bir salonda ayakta alkışlanacağımı bilsem tahmin etmezdim. Bu eser sizin Sayın Recep Tayyip Erdoğan sizin."
"MASAK raporuna imza attıracak bir uzman bulamamışlar"
"MASAK raporunu Akın Gürlek 3 Mart'ta istemiş. Rapor 17 Mart'ta gelmiş. Operasyondan 2 gün önce. 4 tane uzman yardımcısı ayrı ayrı 4 raporda. Birinde bile uzman imzası yok. Çünkü bu iftiraya, savcının bütün suçlamaları dayandırmak için beklediği belgeye imza attıracak bir tane uzman bulamışlar. Özeti 'Ben suç bulamadım, sen bak' demişler."
"Mehmet Şimşek'in itibarı yerin dibindedir"
"19 Mart darbe girişimi ekonomiye büyük zarar verdi. 26 milyar doları 3 günde yaktılar. Mehmet Şimşek sen bu darbe girişiminin aparatlarından birisisin. MASAK, Mehmet Şimşek'e bağlı bir kurumdur. Bu rezaleti kurumuna alet etmiştir. Bu adamın ekonomist olarak da insan olarak da güvenilebilecek hiçbir yanı yoktur. Dünya bunu böyle görsün. Mehmet Şimşek budur. Kimse bunları adamdan, ekonomistten saymasın. Mehmet Şimşek'in itibarı yerin dibindedir."
"15,5 milyon kişi geldi, seçti ve tarihe geçti"
"Ekrem Başkan, Tayyip Erdoğan'ı her şekilde yeniyor. CHP 1977'den beri ilk kez birinci parti oldu ve iktidara yürüyor. Bizim duyurduğumuz ön seçim tarihine göre gözaltı ve tutuklama sürecini ayarlıyorlar. Böyle bir hesabın sonucu olan takvim. Akşam Saraçhane'ye 155 bin kişi geldi. İkinci gün 200 bin, üçüncü gün 550 bin kişi… Ön seçimde ne oldu biliyor musunuz? 15,5 milyon kişi geldi, seçti ve tarihe geçti. Bu adamda yürek var, bükemeyeceğin bilek var. Onun bileğini bükmek için önce bizim bileğimizi bükeceksin. Onun sırtını yere getirmek için önce bu Türk milletine diz çöktüreceksin."
"Günü gelince Taksim'i de geri alacağız"
"Toplantımız bittikten sonra meydan boşalırken polise verdikleri kanunsuz emirlerle meydanı provoke etmeye çalışıyorlar. Erdoğan Gezi Parkı'nı yıkıp Topçu Kışlası yapmak istediğinde savunulması gereken yer Taksim'di, gittik. Gün İstanbul'un iradesine sahip çıkma günü olduğu için Saraçhane'deyiz. Bugün Taksim'e gitmek için kemerlere doğru üç beş bin kişinin gitmesi, o bahaneyle bütün meydana gaz sıkılması doğru bir strateji değil. Nasıl günlerdir sokakları ve meydanları geri aldıysak günü gelince Taksim'i de geri alacağız."
"Bu küfrü kendi anneme edilmiş sayarım"
"Dün akşam sosyal medyaya yansıyan, 3-5 kişinni hangi terbiyeyle yaptıkları belli olmaksızın ağızlarından çıkan bir küfrün, Sayın Erdoğan'ın annesine yöneldiğini büyük üzüntüyle gördüm. Bu küfrü kendi anneme edilmiş sayarım. Bu iş aynı Gezi eylemlerini 'Camide içki içtiler' yalanında olduğu gibi benzer senaryolar uygulanıyor. Bunu yapanlar Türkiye'nin dostu değildir."
"İHA'ya ve DHA'ya abone olan belediyelerimiz, derhal aboneliklerinizi iptal ediyorsunuz"
"Çok sayıda televizyon kanalı bu uyarılardan sonra kendisine çeki düzen verme ve halkın haber alma noktasında adım attı ama atmayanlarla ilgili bir çalışma başlattık. Bundan sonra da bu yayınları takip eden ve ilişkili şirketlere yönelik boykot için 'Boykot var' web sitesini takip edeceğiz. Ancak şu ana kadarki tutumları için TGRT'yi, CNN Türk'ü, Kanal D'yi, Turkuvaz Medya'yı ve elbette TRT'yi protesto ediyoruz. İHA'ya ve DHA'ya abone olan bütün belediyelerimizi uyarıyorum, aboneliklerinizi derhal iptal ediyorsunuz. D&R'ın önünden geçmiyorsunuz. İdefix'e girmiyorsunuz. Halıyı kilimi Kilim Mobilya'dan almıyorsunuz. Oteli uçağu ETS'nin ötesinden dolaşarak planlıyorsunuz. İhlas ev aletkerinden uzak durup Milli Piyango'ya bundan sonra kuruş vermiyorsuz. Misli ve İddia ile yolları kesin şekilde ayırıyorsunuz. Milengaz, Likitgaz ve Türk Petrol üzerinden boykotumuzu çekiyoruz. Ülker… Espressolab'ın semtine uğramıyoruz. Demirören AVM'nin tabelası değişmedikçe girmiyoruz."
"20.30'da Saraçhane'de…"
"Bu akşam İstanbul'u koruyanları hep birlikte Saraçhane'ye, aynı saatte 7 gün üst üste aynı direnişi aynı kararlılıkla göstermek için davet ediyoruz. Öncesinde gençlerimizi, polislerimizi, herkesi Ekrem Başkanımızın iftar sofrasına davet ediyoruz." (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et