Özgür Özel: Savcılık cezaevindekileri yalan tanıklık yapmaya zorluyor
CHP lideri Özgür Özel, cezaevindeki mahkum kadınların savcılık tarafından arandığını ve "Çocuklarını yıllarca göremezsin" sözleriyle yalan tanıklık yapmaya zorladıklarını söyledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Beylikdüzü'nde düzenlenen iftar programında konuştu. Ekrem İmamoğlu'nun Kadir Gecesi mesajını okuyan Özel, ayrıca Ekrem İmamoğlu'nın tutuklandığı dosya için "Zorla yalan tanıklık yaptırmaya çalışıyorlar" dedi.
Özel, cezaevindeki mahkum kadınların savcılık tarafından arandığını, "İş birliği yapmazsan çocuklarını yıllarca, belki 10 sene göremezsin" sözleriyle yalan tanıklık yapmaya zorladıklarını söyledi.
Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
İmamoğlu'nun mesajı: Yüce Allah'ım milletimizi adaletsiz yöneticilerden korusun
"Dünya siyaset tarihine geçecek biçimde, Türkiye siyaset tarihinin gelmiş geçmiş en büyük eylemliliğiyle pazar günü 15 milyon 500 bin yurttaşımızın zorunlu olmadan, çağrıldıkları sandıklara giderek dayanışma gösterdikleri, oy pusulalarıyla ilan ettikleri cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'nun özlemle, sevgiyle kucaklıyoruz. Dün öğlen, kendisiyle bir araya geldiğinde, bu akşam iftarında Murat Çalık başkanımın ailesiyle, Dilek Hanım'la, Ekrem Başkanımızın biricik anacığıyla iftar yapmayı düşündüğümde o bildiğiniz Ekrem Başkan iki eliyle elimi tuttu masanın diğer tarafından, gözlerimin içine baktı, gözünün içindeki ışığı, sevgiyi benim gözümden size ilettiğini hissettim. Şunları söyledi:
'Mübarek ramazan ayının dua ve ibadetlerinizle hayırlara vesile olmasını dileyeceğim Kadir Gecesi'ndeyiz. Bu mübarek gecede milletimizin evlatları için dua ediyorum. Bereketiniz, huzurunuz, başarılarınız, kardeşliğimiz, geleceğimiz, çocuklarımız, gençlerimiz için dua ediyorum. Barış ve çok güzel bir yaşam için dua ediyorum. Tutuklu gençlerimizin derhal serbest bırakılması için dua ediyorum. Yüce Allah'ım milletimizi ve devletimizi adaletsiz ve vicdansız kötü yöneticilerden korusun. Hepinizin Kadir Gecesi mübarek olsun.'"
"Savcı çaresiz bir yere sıkıştı"
"Hem Ekrem Başkan hem içeride haksız tutulan çok sayıda kişi için kritik bir evredeyiz. Öyle bir hukuksuzluk var ki İmamoğlu'na karşı darbe ve kumpas soruşturması savcısı çaresiz bir yere sıkıştı. Algıyı çok yükseltmişti. MASAK raporundan bahsetmişti, bomboş. Altına imza atacak kimseyi bulamayıp uzman yardımcısına imzalattıkları, onun da sorumluluk almayan cümleler kurduğu, hiçbir şey ispatlamayan, bütün hareketlerin Ekrem Başkan'ın Murat Başkan'ın, Resul Emrah Şahan'ın ve diğer arkadaşlarımızın avukatları tarafından izah edildiği, ikna oldukları, MASAK raporunun boşaldığı, kanıtların olmadığı, eldeki tek şeyin birbiri ile çelişkili gizli tanık ifadeleri olduğu, onların da yaptıkları iftiraların, örneğin Ekrem Başkan ile hiç ilgisi olmayıp Tayyip Erdoğan'a en yakın firma için bile eline verilen listede olduğu için iftiraları suç üstü yakalanınca sıkıştılar."
"Beylikdüzü'nden tanıdığı insanları tanıklık yapmaya zorluyorlar"
"Suç yok, elde delil yok, çaresizlik çok büyük. Şimdi bu rezaleti örtbas etmek için, dosyanın içini şimdi doldurabilmek için, kendine yeni gizli tanıklar, yalandan itirafçılar, iftira atacak birilerini arayan bir savcı ile karşı karşıyayız. Ekrem İmamoğlu'nun 10-15 yıl önce Beylikdüzü'nden tanıdığı insanları, komşularını savcılığa çağırıp tanıklık yapmaya zorluyorlar. 'Siz iş yaptınız mı? Karşılığında bir şey verdiniz mi? Belediye Başkanlığı sırasında kendisi çevresi sizden bir şey istedi mi? İstemiştir. Olduğunu biliyorum. İtiraf etmezsen yalancı tanıklıktan seni içeri atarım' diye sahte ve yalan ifadeye zorlatan çabalar var."
"Çocuklarının yüzünü yıllarca göremezsin" tehdidi
"Diğer taraftan cezaevinde tutuklu kadınları SEGBİS bağlantısıyla arayıp, 'Bana anlatacağın bir şey varsa bu son şansın. Yoksa bir daha seni dinlemem. Çocuklarının yüzünü yıllarca, belki 10 sene göremezsin' deyip 3-4 yaşında evladı olan kadın tutukluları zorluyor. Ardından da yanına birini yolluyor, 'Savcı kızdı ama sen onun dediği gibi bir şeyler söylersen, hazır olursan, yine sözleriz seni dinler, buradan yarın çıkar gidersin' dedirtmektedir."
"Turpun büyüğünü böyle mi arıyorsunuz?"
"Erdoğan, 'Turpun büyüğü' dedin, çıka çıka koca yalan çıktı. 'Ailelerin yüzüne bakamayacaksın' dedin. Aileler burada. Bütün Beylikdüzü'ne bakıyorlar. Ancak senin savcının insan içine çıkacak hali kalmadı. Şimdi yeni turplardan bahsediyorsunuz, turpun büyüğünü böyle mi arıyorsunuz? Turp bulmak için tehdit etmek, iftira atmak, yalandan şantaj yapıp yalan söylerse diye iş birliği teklif etmekle adalet kazanılmaz. Mübarek Kadir Gecesi'nde, bir kez daha inanan herkese sesleniyoruz. Ayıp ettiler, yazık ettiler. Siyasi bir hırsa, dünya kadar genç insanı ve Ekrem Başkanımızın ve çevresindeki ekibin geleceğini perişan etmeye çalışıyorlar. Ama onlar ne bir kelime eksik konuşuyor, ne bu iftiraları birbirine atıyor. Hakikatten sapmıyorlar, Allah'a, kendilerine inanıyorlar. Biz de onların namuslarına, namusumuz kadar kefiliz." (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et