NSU üyesi Zschaepe'nin Alman yetkililerle doğrudan teması olduğu öne sürüldü

Almanya'da 8'i Türk 10 kişiyi katleden Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütünün hayattaki bilinen tek üyesi olan ve ömür boyu hapse mahkum edilen Beate Zschaepe'nin, Alman yetkililerle doğrudan teması olduğuna yönelik iddialar ortaya atıldı.

Bild gazetesinin haberine göre, 2000-2007 yıllarında ırkçı cinayetler işleyen, 5 yıllık yargılama sonucunda 2018'de ömür boyu hapse mahkum edilen NSU üyesi Zschaepe'nin, Kasım 2011'deki 4 günlük firarı sırasında Thüringen İçişleri Bakanlığı Anayasayı Koruma Ofisine ait bir numarayı 12 kez aradığı öne sürüldü.

Gazetenin haberinde bu iddianın, görüşmeler, gizli dosyalar ve davaya müdahil olan bazı isimlerin ifadeleriyle de doğrulandığı belirtildi.

Eski Thüringen NSU soruşturma komitesi başkanı Dorothea Marx, Zschaepe'nin Anayasayı Koruma Dairesini "en az 12 kere" aradığının tespit edildiğini Bild gazetesine doğruladığı bilgisini paylaştı.

Hattın diğer ucundaki kişinin kim olduğu bugüne kadar belirsizliğini korurken, Marx'ın, kendisine bu yönde yöneltilen soruya ise "hatırlamıyorum" diye yanıt verdiği belirtildi.

NSU'nun Ocak 1998'de yeraltına çekilmesinden önce Thüringen Anayasayı Koruma Bürosunun, Zschaepe'yi sözde muhbir olarak işe almayı düşündüğü dile getirildi.

Bu fikir, o dönem resmi olarak uygun olmadığı gerekçesiyle reddedilmiş olsa da, Zschaepe'nin kaçışı sırasında ve günümüzde yetkililerle gayriresmi temasları olabileceği konusundaki iddiaların devam ettiği kaydedildi.

NSU'nun geçmişi

Almanya'da 2000-2007'de 8'i Türk 10 kişiyi öldüren, en az iki bombalı saldırı düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı.

Neonazi örgütün, uzun yıllar boyunca Alman güvenlik birimlerince tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte bazı istihbarat muhbirleriyle ilişki kurduklarının ortaya çıkması, Almanya'da büyük tartışmalara yol açmıştı.

Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatında aşırı sağcı gruplara ve kullanılan muhbirlere ilişkin bazı belgelerin 4 Kasım 2011'den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yaratmıştı.

NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, intihar ettikleri öne sürülmüştü.

Yargı süreci

Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 2013’te başlayan NSU davasında karar, 11 Temmuz 2018’de açıklanmış, baş sanık Beate Zschaepe "ömür boyu" hapse çarptırılmış, örgüte yardım ve yataklık yapan 4 sanık ise 2,5 ile 10 yıl arasında hapis cezasına mahkum edilmişti. (AA)