Mücadeleye daha örgütlü katılmalıyız!
Bu mücadelenin, ezilenlerin ve özellikle öğrencilerin ayaklanmasıyla başladığını ve bu mücadeleye daha örgütlü bir yapının içinden katılmam gerektiğini fark ettim.

Fotoğraf: ANKA
Hazırlık öğrencisi
ODTÜ
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaşanan olaylar elbette düşüncelerimi şekillendirdi. Bu şekillenme asıl mücadele edilmesi gereken bileşenin mevcut sistem olduğu yönünde oldu. Bu mücadelenin, ezilenlerin ve özellikle öğrencilerin ayaklanmasıyla başladığını ve bu mücadeleye daha örgütlü bir yapının içinden katılmam gerektiğini fark ettim. Siyasi örgütlenmenin sağladığı ortam, kendimi güvende hissetmemi sağladı. Bir ideolojiye sahip olmak sırtımı yaslayabileceğim bir dayanak sunuyor. Bu dayanak, bana güç veriyor ve yalnız hissettiğimde bile harekete geçme motivasyonu sağlıyor. Bu yolda yalnız olmadığımı bilme duygusu bir yana; fikir alışverişinde bulunabileceğim, aynı değerleri paylaşan yol arkadaşlarıma sahip olmak benim için sürdürülebilir direnişin yapı taşları. Onlarla birlikte olmanın ve birbirimizle düşüncelerimizi paylaşmanın beni güncel olayların dışında da geliştireceğini ve bana yeni değerler katacağına inanıyorum. Kendi perspektifimi genişletmek ve daha farklı bakış açılarıyla kendimi geliştirmek, bu sürecin önemli bir parçası. Sonuç olarak, beni bu yola asıl iten duygu umut oldu. Mücadele ettiğimiz şey büyük olabilir ama beraber oldukça zorlukları aşabileceğimize ve daha adil bir dünya için bir şeyler yapabileceğimize inanıyorum. Bu umut, en büyük itici gücüm.
Evrensel'i Takip Et