3 Nisan 2025 21:31

Bu karanlıktan birlikte çıkacağız

Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Demokratik üniversiteyi inşa etmek hepimizin sorumluluğu. Biz Marmaralılar olarak hayatlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmakta kararlıyız!

Bu karanlıktan birlikte çıkacağız

Fotoğraf: Evrensel

İletişim Fakültesi öğrencisi

Marmara Üniversitesi

18 Mart'ta İmamoğlu'nun diplomasının hukuksuzca iptal edilmesi sonucunda başlayan toplumsal örgütlenmenin kıvılcımlanmasıyla beraber üniversite öğrencileri arasında bir birliktelik meydana geldi. İrade gaspına kayıtsız kalmayan ODTÜ öğrencileri, akademik boykot kararı aldı ve bütün üniversitelere çağrıda bulundu. Bu çağrıya kulak veren Marmaralılar olarak sosyoloji bölüm öğrencileri ve iktisat okuma grubundan arkadaşlarımız forum yapmaya karar verdiler. Bölüm ve fakülte grupları aracılığıyla Marmara öğrencilerine forum çağrısını duyurdular. Binlerce Marmaralının katıldığı formumuzu gerçekleştirdik. Üniversitemizde akademik boykot ilan ettik. Bu boykotun devamlılığının planlanması için olabildiğince her fakülteyi temsil edebilecek boykot komitesi üyeleri seçtik. Böylelikle üniversitemizde bir araya gelmenin tohumunu ektik. Bu tohumu büyütmek için üniversite olarak birlikte eylem örgütledik. Diğer üniversitelerle koordineli bir biçimde buluştuk. Sonraki günse önce okulda buluşup döviz hazırladık, sonrasında Kadıköy'de yerel halkla yan yana geldik. Bunlardan kazanımımız; Marmara Üniversitesi öğrencilerinin, antidemokratik kararlara karşı bir araya gelebileceğini öğrenmesi oldu.

Hayatlarımıza ve geleceğimize sahip çıkacağız!

Üniversitemizde ve alanlarda birleşirken polis şiddetiyle, gözaltılarla, tutuklamalarla karşı karşıya geldik. Sesimizi yükselttikçe baskıların şiddetini artırdılar. Fakat bizi yıldırmayacaklar. Aksine bu süreçte yan yana gelmenin önemini tartışabildik. Bir liderden ziyade birliğin gerekliliği farkına vardık. Bu birliğimizi sadece sokakta değil üniversitemizde, kampüslerimizde ve sınıflarımızda sürdürmenin nasıl olacağını konuşur olduk. Galatasaray Üniversitesi öğrencileri bu süreçte ÖTK (Öğrenci Temsilciler Kurulu) kurdu. Biz de “neden Marmara'da ÖTK kurmayalım?​” dedik ve üniversitemizde; öğrencilerin dayanışması, örgütlenmesinin bir koşulu haline gelen ÖTK’ları gündem ettik. Öğrenciler olarak üniversitelerimizde karar alabilmek, sözümüzü söyleyebilmek ve demokratik bir üniversite talebimizi gerçekleştirmek için mücadeleyi bırakmayacağız. ÖTK tartışmalarımızı gün gün büyüterek ve yaygınlaştırarak sürdüreceğiz. Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Demokratik üniversiteyi inşa etmek hepimizin sorumluluğu. Biz Marmaralılar olarak hayatlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmakta kararlıyız!

Dostların ve umudun sesleri

Kapitalist düzenin üzerimizde kurduğu baskı, beni de uzun süre umutsuzluğa sürüklemişti. Fakat artık ölmek değil, yaşamak istiyorum. Karanlıktan çıkışın mümkün olduğunu gördüm ve bu mektubu, benim gibi hisseden herkese umut olsun diye yazıyorum. Çünkü “Fevkalade memnunum dünyaya geldiğime”, çünkü bir sabah, gökyüzü hâlâ mavi olduğu için, çünkü bir çocuğun gülümsemesi dünyayı değiştirebileceği için…Ve çünkü hâlâ sevmek, üretmek ve direnmek için. “Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a kadar, her mili bahride, her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz. Ve düşmanlar ki kanıma susamışlar, kanlarına susamışım. Benim kuvvetim: bu büyük dünyada yalnız olmamaklığımdır.” Ve artık biliyorum ki, yalnız olmayacağım. Bu dünyada, benden önce geçenlerin ayak izleri; dostların ve umudun sesleri var. Artık biliyorum ki, yaşamak güzel şey, kardeşlerim!”

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Sarayın açmazı

Sarayın açmazı

Türkiye’de neoliberal dönüşümü hızlandırarak uluslararası sermayeye bağımlılığı artıran Erdoğan-Şimşek programı yapısal sorunları derinleştirdi. Yargı operasyonlarıyla tetiklenen sermaye kaçışı arttı. Prof. Dr. Oğuz Oyan’a göre mevcut ekonomik program işlevsizleşti ve Saray iktidarı açmaza girdi.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Nisan 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et