Yunanistan’da ikinci genel grev: Sizin kârınız bizim canımız!
Yunanistan’da işçi ve memur sendikaları Tembi tren faciasının hesabını sormak ve ekonomik talepleri için ikinci kez genel greve gitti, mücadelenin süreceği mesajını verdi.
Seyit Aldoğan
[email protected]
Atina — Yunanistan’da işçi ve emekçiler gerçekleştirdikleri genel grevle sermayeye ve hükümete bir kez daha mücadeleye devam edileceği mesajını gönderdiler. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE), Kamu Emekçileri Konfederasyonu (ADEDY), İşçi Merkezleri ve Mücadeleci İşçiler Cephesi (PAME) tarafından alınan genel grev kararı kamu sektörü kadar özel sektörde de etkili oldu.
Ülke genelinde 28 Şubat'ta yaşamı felce uğratan, milyonlarca işçi ve emekçinin yanı sıra ezilen diğer toplumsal kesimlerin meydanlara ve sokaklara dökülmesine neden olan talepler etrafında bir kez daha 80'e yakın il, ilçe ve adada kitlesel gösteriler gerçekleştirildi.
Fotoğraf: Seyit Aldoğan/Evrensel
Ekonomik talepler de öne çıktı
28 Şubat genel grevinde, 2023 yılında Tembi bölgesinde meydana gelen ve 57 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasının sorumlularının hesap vermesi talebi öne çıkmıştı. Bugünkü genel grevde aynı talebin yanı sıra, ücretlerin yükseltilmesi, parasız eğitim ve sağlık, işçi güvenliği ve toplu sözleşmelerin tüm sektör çalışanlarını kapsaması gibi talepler de öne çıkarıldı.
2010'lu yıllarda başlayan kriz sırasında AB Merkez Bankası, IMF ve Dünya Bankasından oluşan memorandum kararıyla yılda iki defa verilen ve iki aylık ücrete denk düşen primler gasbedilmişti. Taleplerden biri de bu primlerin yeniden ödenmesi.
Yeni Demokrasi Partisi hükümetinin Başbakanı Kiryakos Miçotakis defalarca "Bütçenin fazla vermeye başladığı" açıklamaları yaptı ve "Ekonominin yeniden rekabetçi bir konuma geldiğini" söyledi. Buna rağmen aylık ücretlere sadece 30 avro zam yapılması, primlerin ödenmemesi, eğitim ve sağlık hizmetlerinin ulaşılamaz hale gelmesi, sosyal güvenlik sisteminde yapılan işçi ve emekçi karşıtı düzenlemeler tepkilerin büyümesine yol açtı.
"Savaşa ve sermayeye değil işçi ve emekçiye bütçe"
Sendikalar, ücretlerde artış yaşanmazken önümüzdeki on yıl içinde on milyarlarca avroya denk düşen silahlanma programlarına bütçe ayrılmasına, gayri safi içi hasılanın (GSYİH) yüzde 2'sinin NATO harcamaları için kullanılmasına karşı çıkıyorlar.
2008 yılında işçi emekçi ailelerin yüzde 35'inin aylık gelirleri 2 bin 800 avro civarındayken bu oran 2023 yılında yüzde 13,7'ye düştü. Aynı yıllar arasında aylık geliri 1100 avro olan ailelerin oranı ise yüzde 13,7'den yüzde 33'e yükseldi. Bu ailelerin gelirinin büyük bölümü gıda ve temel ihtiyaçlara gidiyor.
Resmi istatistikler, aynı yıllar arasında patronların kârlarını yüzde 300 ila 400 oranında artırdığını ve bankalara yüksek miktarlarda sermaye aktarıldığını gösteriyor. Verilen teşvikler ve sağlanan kolaylıklar sonucu, Yunan sermayesinin özellikle Balkanlar'da telekomünikasyon ve enerji olmak üzere büyük yatırımlar yaptığı bilinirken kriz programlarını aratmayan ekonomi politikalarında ısrar edilmesi milyonların sokaklara dökülmesinin temel nedenlerini oluşturuyor.
Mitingde yapılan konuşmalarda işçi ve emekçilere işsizlik, yoksulluk ve ağır sömürü dayatıldığı vurgulanarak mücadelenin süreceği belirtildi. "İşçi ve emekçilere 'Bütçe kaldırmıyor' diyen ama silahlanmaya ve NATO'ya on milyarlarca bütçe ayıran bu hükümet derhal istifa etmelidir" denildi.
Özelleştirmeler bardağı taşırdı
Sosyal güvenlik sistemini işlemez hale getiren, sömürüyü katmerleştiren, çalışma yasalarını tanımayan ve sermayenin kârına hizmet eden özelleştirmelerin işçi ve emekçilerin canına mal olması ise bardağı taşıran damlalar oldu. Tembi tren faciası, bu tepkilerin açığa çıkmasına, ezilen toplumsal kesimlerin birlikteliğine ve maddi bir güce dönüşerek sokaklara taşmasına yol açtı.
Hayat durdu
Bugünkü genel grev hem kamu hem de özel sektörde etkili oldu. İnşaat, metal, enerji, sağlık, eğitim, ulaşım gibi sektörler durdu. Adalara vapur seferleri yapılmadı, şehirler arası tren seferleri durdu ve uçak seferleri iptal edildi. Şehir içi ulaşım ise gösterilere katılımı düşürmemek için belli saat dilimleri arasında sürdü. Hastanelerde sadece acil vakalara bakıldı. Belediye emekçilerinin greve katılımının oldukça yüksek olduğu açıklandı. Basın emekçileri de hem greve destek vermek hem de kendi taleplerini duyurmak için dün greve çıktılar. Gazeteler basılmadı, haber bültenleri verilmedi.
Fotoğraf: Seyit Aldoğan/Evrensel
Greve marketler, eğlence yerleri, teknisyenler ve küçük esnaf da destek verdi. Okullarda eğitim yapılmazken öğrenci örgütleri, işçi ve emekçilerin yanında oldukları açıklamaları yaparak gösterilere kitlesel katılım sağladı. Birçok fakültede genel grev konulu genel kurul toplantıları yapıldı.
Lise öğrencileri de pankartlarıyla yürüdü | Fotoğraf: Seyit Aldoğan/Evrensel
Bu arada yaklaşık bir haftadır başta Atina ve Selanik olmak üzere birçok şehrin ilçe ve mahallelerinde yerel yürüyüşlerle genel greve katılım çağrısı yapıldı. Teselya ovası köylüleri de özellikle Larisa, Trikala ve Volo gibi şehirlerdeki gösterilere kitlesel katılım sağladılar.
Sendikalar da bu sabah erken saatlerde özel sektörlere bağlı çok sayıda fabrikanın önünde gösteriler yaptı ve işçileri greve çağırdı. Limanlarda yükleme ve indirmenin durduğu, fabrika ve büyük atölyelerde işbaşı yapılmadığı belirtildi.
"Sintagma'dan Saraçhane'ye selam"
Başkent Atina'da biribirine oldukça yakın dört ayrı alanda grev gösterileri yapıldı. GSEE Klatmonos Meydanı'nda, ADEDY Meclisin bulunduğu Sintagma Meydanı'nda, PAME Propilya'da, sol örgütler ve bazı sendika şubeleri ise Klatmonos Meydanı'na yakın başka bir alanda toplandılar. Alanların biribirine yakın olması ve gösterilerin kitlesel olması nedeniyle tek bir gösteri görünümü oluştu. Emeklilerin yanı sıra lise ve orta okul öğrencilerinin de katılımının yoğun olduğu gözlendi.
Eski meclis binası önünde, birçok sendika şubesiyle sol parti ve örgütlerin katıldığı gösteri sırasında yapılan konuşmalarda, Türkiye'nin işçi, emekçileri ve gençliği ile dayanışma içinde olunduğu vurgulandı. Erdoğan yönetiminin sınır tanımadan her türlü hak ve özgürlüğü rafa kaldırdığı, muhalefeti "düşman" ilan ettiği ve muhaliflerin cezaevlerine atıldığını belirten koşmalarda, tutuklananların derhal serbest bırakılması istendi. İşçiler, Türkçe "Tutuklanan gençler serbest bırakılsın" ve "Sintagma'dan Saraçhane'ye selam!" dövizleri taşıdı.
Fotoğraf: Seyit Aldoğan/Evrensel
Ayrıca yarın saat 7 sıralarında Türkiye Büyükelçiliği önünde Türkiye halklarıyla dayanışma gösterisi yapılacağı duyuruldu ve katılım çağrısı yapıldı.
PAME'nin Propilya Meydanı'nda yaptığı miting ve sonrasında Meclise gerçekleştirdiği yürüyüş oldukça kitleseldi. Mitingde inşaat işçileri adına Federasyon Başkanı Yanni Tasiula, metal işçileri adına Labros Hancaras, tersane işçileri adına Akilleas Zorbas konuşma yaptı. Tüm gösterilerde "Savaş, yoksulluk, baskı; işte budur kapitalizm", "Sizin kârınız, bizim canımız", "Tek yol mücadele ve direniştir" sloganları atıldı.
Evrensel'i Takip Et