CHP'nin Samsun mitingi | Özgür Özel: Türkiye'yi devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan kurtaracağız
Erken seçimin ilk adımının Samsun'dan atıldığını söyleyen CHP lideri Özgür Özel, "Türkiye Cumhuriyeti'ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız" dedi.
CHP, Samsun Cumhuriyet Meydanı'nda Ekrem İmamoğlu'nun özgürlüğü ve erken seçim talepleriyle "Millet iradesine sahip çıkıyor" mitingi düzenledi. Mitingde konuşan CHP lideri Özgür Özel, erken seçimin ilk adımını Samsun'dan attıklarını belirterek "Türkiye Cumhuriyeti'ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız" dedi. Özel ayrıca vefat eden sanatçı Volkan Konak'a "Gebermiş" diyen Çatalca Müftüsü Ahmet Mehmetalioğlu'nu mitingde yuhalattı ve "Namussuz" dedi.
Binlerce kişinin katıldığı miting, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz" sloganları atıldı. İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınmasıyla başlayan protestolarda gözaltına alınıp tutuklanan ve geçtiğimiz günlerde serbest bırakılan, "Her şey çok güzel olacak" sloganıyla tanınan CHP PM Üyesi Berkay Gezgin de mitinge katılanları selamladı.
Fotoğraf: CHP
İmamoğlu'nun mesajı: 'Ya adalet ya esaret' diyerek yola çıkıyoruz
Mitingde CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ, Ekrem İmamoğlu'nun mesajını okudu. Katılımcıları "Kuruluşun ve kurtuluşun ilk adımının atıldığı Samsun'a hoş geldiniz" diyerek selamlayan Özdağ, İmamoğlu'nun şu mesajını okudu:
"Atatürk'ün ve gençliğin şehri Samsun'un güzel insanları, benim kıymetli candan hemşehrilerim, sizleri saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Samsun millete güvenerek yola koyulmanın simgesidir. Büyük ve haklı bir dava uğruna Samsun'a adım atanlar mutlak başarırlar. Samsun kendisine güveneni mahcup etmez. 1919'da mahcup etmemişti, yine etmeyecek. Milletin egemenliğini hakim kılmak için yola çıkanlar yine başaracak. Bugün ülkemiz tek adamın egemenliğine dayanan bir sistemin çöküş dönemini yaşıyor. Baştan aşağı adaletsizlik üreten bir sistem bu. Gelir dağılımında adalet yok, eğitimde adalet yok, sağlıkta adalet yok, devlet imkanlarına erişimde adalet yok. Artık hiç kimse mahkemelerde adalet dağıtıldığına inanmıyor. Milletçe adaletsizliğin pençesinde hayata tutunmaya çalışıyoruz. Bir asır önce büyük bir uyanış ya istiklal ya ölüm diyerek bu topraklarda başlamıştı. Biz de yola ya adalet ya esaret diye çıkıyoruz. Emekle, birlikte, kararlılıkla ve sevgiyle, birbirimize sahip çıkarak, ailemize, milletimize ve yok yere hapse attıkları gençlerimize sahip çıkarak bu mücadeleyi sürdüreceğiz.
Sizler bir asır evvel kurtuluşa yürüyüşün başladığı Samsun'un ne kadar şerefli, kudretli ve vatanperver olduğunu bu sefer burada olduğu gibi meydanlarda, sokaklarda, sandıklarda güçlü bir şekilde göstereceksiniz. Bizi umutsuzluğa, çaresizliğe esir edemeyecekler. Yoksulluğa, eşitsizliğe esir edemeyecekler. Şimdi bir yandan meydanlarda toplanıp sözümüzle, gücümüzle kötülerin içine korku salmaya devam edeceğiz. Bir yandan da büyük iktidar yürüyüşü başlatacağız.
Bu bir şahsın, bir partinin iktidar yürüyüşü değildir. Bu yürüyüş, bu toprakların öz evlatlarının, milletin yürüyüşüdür. Hedefimiz kardeşliğin, birliğin, eşitliğin iktidarıdır. Hedefimiz adaletin iktidarıdır, adaletin. Bizler kendimiz için değil, herkes için adalet istiyoruz. Sevgili hemşehrilerim, vakti gelmiş bir değişimin karşısında hiçbir güç duramaz. Milletin yürüyüşünü hiç kimse engelleyemez. Yeter ki biz hedefe adım adım büyüyen bir azimle, adım adım büyüyen bir cesaretle yürüyelim. Hedefe koşarak değil, adım adım yürüyerek varacağız ama her adımda yeri göğü inleteceğiz, yeri göğü!
Demokrasi ve adalet mücadelemizin bugünkü adımı milletin iradesini hiçe saymaya kalkanlara milletin imzasıyla hadlerini bildirmektir. "Adayımı yanımda, sandığımı önümde istiyorum" diyen imza kampanyasıyla bu millete, bu zulmü reva görenlere karşı milletçe bir demokrasi dersi vereceğiz. Derhal seçim yapın ve bütün adaylar serbestçe yarışsın diyoruz. On milyonlarca vatandaşın imzasını önlerine koyduğumuzda sandıktan da, milletten de kaçamayacaklar. Görev sizdedir! Görev Samsun'dadır! Atatürk'ün emaneti Karadeniz'in cesur gençlerindedir! Etrafınızda imzasını almadığınız hiç kimse kalmasın. Ev ev, dükkan dükkan, sokak sokak imza toplayın. Milletimize güler yüzün, paylaşmanın ve Türkiye sevdasının bu zor günlerde bizi nasıl birleştireceğini gösterin. Ben de Silivri'deki hücremde görevimin başındayım. Hücrem sizlerin mücadelesiyle, bu yolun sonundaki güzel günlerin ışığıyla aydınlanıyor. Biliyorum, başaracağız! Hep birlikte başaracağız! Hep birlikte adaletin iktidarını kuracağız. Yolumuz açık olsun! Her şey çok güzel olacak. Kalın sağlıcakla."
Özgür Özel: Bir Ekrem hapiste, milyonlarca Ekrem meydanlardayız
Ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel konuşmasına başladı. Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Bundan tam 106 yıl önce 19 Mayıs'ta tam da burada Tütün İskelesi açıklarına bir vapur demirledi. İstanbul'dan yola çıkan o vapur 4 gün boyunca Karadeniz'in dalgalarıyla boğuşarak Samsun'a gelmişti. O vapuru Anadolu adına, Samsun adına ilk karşılayan, vapurun üzerine çıkan ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e 'Hoş geldin, emrindeyim' diyen kişi Binbaşı Mahmut Ekrem'di. O gün Gazi Paşa'yı Kurtuluş Savaşı için karşılayan Ekrem'di, kurtuluşumuzun yürüyüşünü başlatacağımız bugün de Ekrem Başkan'ı yüz binler karşılıyor Samsun'da. Bir Ekrem hapiste, milyonlarca Ekrem meydanlardayız."
Fotoğraf: CHP
"Biz sırtımızı Amerika'ya değil, millete dayıyoruz"
"Size 'İlk adım Samsun'a yakışır' diyen Ekrem İmamoğlu'nun selamlarını getirdim. Bugün burada bizimle birlikte olmak inancıyla, kararlılığıyla yola çıkan ancak çeşitli gelişmelerden dolayı İstanbul'da kalan Dilek İmamoğlu'nun, Ekrem Başkanımızın hepimize emanetleri Beren'in, Semih'in, Selim'in selamlarını getirdim.
Kim millete rağmen bir şey yapmaya çalışmışsa sonu hep hüsran olmuştur. Bugün de gücünü milletten almayanlar, millete değil, okyanus ötesine, başka ülkelere, başka kıtalara, başka liderlere göz kırpanlar kaybetmeye mahkumdur. Biz sırtımızı Amerika'ya değil, millete dayıyoruz! Biz gücümüzü Trump'tan değil, milletten alıyoruz!"
"Tek adam düzenine, cuntaya başkaldırıyoruz"
"Dün işgale gelenlere kırmızı halı serenler vardı, bugün darbe yapmak için yurt dışından icazet alanlar var. Dün ihanet ettiği halktan kopup İngiliz zırhlısıyla kaçanlar vardı, bugün millet iradesinden korkup sandıktan kaçanlar var. Dün yedi düvele karşı direnenler vardı, bugün cuntaya ve cuntacılara karşı başkaldıran milyonlar, Samsun'da ilk adımı atan kahramanlar var. Hep birlik bu tek adam düzenine, bu cuntaya başkaldırıyoruz!"
"Cunta bu kez kamuflajla değil, üzerine cübbe giyip gelmiştir"
"Millet seni sandığa çağırıyor. Erken seçimin ilk adımını Samsun'dan atıyor. Erdoğan'ın yaptığının adını koyduğumdan beri uyku uyumuyor. Darbeci olduğunu, cuntacı olduğunu söyledim, sürekli itiraz ediyor. Türkiye'nin 19 Mart'ta karşı karşıya kaldığı şey bir sivil darbedir. Bu darbenin başındaki cuntanın karargahı saraydır, silahı yargıdır, mühimmatı yalandır, iftiradır. Cunta bu kez kamuflajla değil, üzerine cübbe giyip gelmiştir. Seçimle gelenler seçimle gitmek istememektedir. Bunun adı darbedir. Darbeyi püskürtenlere selam olsun!"
"Milletin coşkusu karşısında bir avuç cuntacı duramaz"
"Karşımızdaki cunta, devlet ve hükümetin içindeki küçük bir azınlıktır. Bunlar ne millettir ne de anlatmaya çalıştıkları gibi devlettir. Bunlar milleti de devleti de temsil etmiyor. Çıkmışlar FETÖ'cülerin ağzıyla 'Biz devletiz, devlet aklı vardır' diyorlar. Oysa siz kim oluyorsunuz da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yerine geçmeye kalkıyorsunuz? Siz bir avuç ihtiras sahibi cuntadan başka bir şey değilsiniz! Oysa biz milletiz, haklıyız, güçlüyüz ve biz kazanacağız! Bu milletin coşkusunun karşısında bir avuç cuntacı duramaz."
Fotoğraf: CHP
"Sekreterlere söylüyorum; demokrasi tokadını yediniz, yine yiyeceksiniz"
"Kendi girdiği seçimde Cumhurbaşkanı ünvanını alan, 19 Mart'ta kendinden sonraki Cumhurbaşkanı'na, cumhurbaşkanı adayımıza kumpas kuran, darbe yapmaya çalışan, cuntanın başına geçen Recep Tayyip Erdoğan artık cunta başkanıdır! Bakan demokrasilerde olur. Bakan oyu milletten alır, milletin gözünün içine bakar. Bunlar Trump'ın bakan yerine atadığı sekreterleri gibi sekreterdir. Bu sekreterlere söylüyorum. Geçen 1 yıl önce, 31 Mart seçimlerinde 17'niz bir oldunuz, cumhurbaşkanınızla hep birlikte gittiniz. İstanbul'da Ekrem Başkanımızın karşısına alayınız geçtiniz, demokrasi tokadını yediniz. Yine yiyeceksiniz!"
"Türkiye Cumhuriyeti'ni bu cuntadan kurtaracağız"
"Bizim devlet geleneğimizin özü adalettir. Devletin içinden adaleti çekersen geriye sadece bir çete kalır. Silah kullanan, insanları özgürlüğünden alan, para toplayan ama millete değil başkalarına hizmet eden yapı, demokratik bir devlet değil, cuntanın çetesidir. Türkiye Cumhuriyeti'ni bu cuntadan, devleti suç örgütü gibi yöneten bu iktidardan ilk sandıkta kurtaracağız."
"Milletin sofrasından kalkıp da Trump'ın sofrasına oturan Erdoğan"
"Elinde Türk bayrağı taşıyana nasıl terörist dediniz? Bu milletin güzel evlatlarını nasıl alıp da içeri tıktınız? Bayramda anasından, babasından, kardeşinden ayrı tuttunuz. Milletin sofrasından kalkıp da Trump'ın sofrasına oturan Erdoğan'a söylüyorum; bu millet bunun hesabını soracak sana! Bu millet bunu yanına bırakmayacak!"
"Hedefimiz güçlendirilmiş parlamenter sistem"
"Bu cunta başarılı olursa demokratik siyaseti tasfiye edecektir. Devletin geleneğini savunan tüm bürokratik sistem ortadan kalkacak, milletin egemenliğine dayanan bu rejim gidecek, Rusya'daki gibi sonuçları önceden belli, rakibi önceden belli, katılım oranı düşük, oy oranı çok yüksek seçimlerle demokrasi varmış gibi yapılmak istenmektedir. Güçlü bir parlamento, güçlendirilmiş parlamenter sistem, kuvvetler ayrılığı ve cumhurbaşkanının ve başbakanın ayrı ayrı olduğu, birbirine saygılı olduğu, ikisinin de milletin önünde eğildiği bir sistemi Ekrem Başkanımızla birlikte el ele, omuz omuza en kısa zamanda kuracağız."
"AK Partili, MHP'li siyasetçiler, bu darbe girişimi hepimizedir"
"Gücünü sandıktan alan AK Partili siyasetçiler, gücünü, makamını, mevkisini sandığa borçlu MHP'li siyasetçiler, bu darbe girişimi bize değil, hepimizedir. Bu darbe girişimi demokrasiye, bu darbe girişimi milletin seçme, senin de seçilme hakkınadır. Erdoğan'ın bundan sonra seçim istemediğini artık yavaş yavaş bütün dünya anlamakta, hissetmektedir. Korkmayın! Trump'a da sığınsa, Putin'in de desteğini alsa onun karşısında yedi devletin işgaline, emperyalist işgale bir başına direnmiş ve başarmış Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün evlatları vardır!"
Fotoğraf: CHP
Cezaevi sevklerine tepki: Amaçları sözde iş birliği teklif etmek
Ekrem İmamoğlu'nun çalışma arkadaşlarının Silivri Cezaevinden başka cezaevlerine sevk edilmesine tepki gösteren Özel, şunları söyledi:
"Önce doktor muayenesine, oradan başka bir cezaevine sevk ettiler. Şimdi sosyal medya üzerinden bununla ilgili algı operasyonu yapıyorlar. Bu sevkin yapılacağının duyumları 10 gün önceden gelmişti. Amaçları arkadaşlarımızı birbirinden uzaklaştırmak. Her biri bir başka cezaevinde olan kişilere ayrı ayrı gitmek. Onlara sözde iş birliği teklif etmek. Bunu yaparak 'Sen bunlara iftira et, kendini kurtar' gibi bomboş dosyayı, paçavra MASAK raporunu, bulamadıkları gerçek deliller yerine sahtecilikle desteklemek istiyorlar. Bunu 5 kadın bürokratımıza da yaptılar. 1 yaşında evladıyla tehdit ettiler, '10 yıl göremezsin' dediler. Cevap; 'Ben yalan atmam, ben olmayan suçu gördüm demem, ben arkadaşlarımın namusuna leke sürmem' oldu."
"Cuntanın mali ayağı Mehmet Şimşek'tir, hesap verecektir"
"Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bütün dünya senin bu darbenin mali ayağı olduğunu biliyor, öğrendi, duydu. Bilmeyene bildireceğim, duymayana duyduracağım. Senin bu yüzünü bütün dünyaya göstereceğim. MASAK'ta çalışanlardan bir rapor aldım. Savcılıktan MASAK'a talep geldiğinde mutlaka bakana bilgi veririr. Bakan ya görevlendirme yaptırır, ya yaptırmaz. Yazılan rapor önce okuma komisyonuna gider, oradan mutlaka bakana bilgi verilir. Raporun onaylanıp onaylanmamasında bakanın tavrı belirleyecidir. Kendine bağlı olan bu MASAK'tan verilen raporu ben söylediğimde 'Haberim yok, bilgim yok' diyen Mehmet Şimşek bir kez daha doğruyu söylememektedir. Bu cuntanın mali ayağı Mehmet Şimşek'tir, hesap verecektir!"
"Turpun büyüğü Trump"
"19 Mart darbesi okyanus ötesinden talimatla, icazetle yapılmış bir darbedir. Turpun büyüğünün Trump olduğu ortaya çıkmıştır. 'Erdoğan'ı severim, bizim çocuktur, akıllıdır, geçmişte de papazımızı ondan aldım' diyen Trump'ın bu ifadelerine sevinecek kadar küçülmüş bir iktidar ve medyasıyla karşı karşıyayız."
"Kampanyada imza sayısı 10 milyonu aştı"
"İmza kampanyamızda bugün öğlen yaptığımız sayımın sonucuna göre dün 10 milyonuncu imza aşılmıştır. Ancak hedefimiz büyük, yolumuz uzun, seçmenin yarısından bir fazlasına ulaşana kadar hep birlikte çalışacağız." (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et