Hakan Fidan: Trump-Erdoğan görüşmesinin yeri ve tarihi hâlâ netleşmedi

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Formunun son gününde düzenlenen basın toplantısında konuşan Dışişleri Hakan Fidan, toplam 50 oturumda 155 ülkeden 21 devlet başkanı olmak üzere 6 bini aşkın konuğu ağırladıklarını söyledi.

Fidan, “Önemli kararların alındığı bir zirve oldu. Katılımcılar da muhatapları ile görüşme şansı buldu. Diplomasinin kutuplaşmayla değil uzlaşmayla olacağını vurguladık. Bölgemizdeki acıları dindirmek için diplomasinin gücünün altını çizdik. Geleceğin dünya düzenini konuştuk, Türkiye olarak Filistin'de akan kanın durması için gayretlerimize devam edeceğiz” dedi. 

Suriye'ye tehditlerin karşısında oldukların savunan Fidan, “Türkiye olarak diplomasiyi savunmaya devam edeceğiz. Ukrayna'da barışın sağlanması için elimizden geleni yapacağız. Ayrılmaz bir parçası olduğumuz Avrupa Güvenliğinde stratejik bir rol oynamaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Trump görüşmesi hâlâ net değil 

Fidan, Tayyip Erdoğan-Donald Trump görüşmesine ilişkin henüz net bir tarih olmadığını söyledi: “Şu anda kesinleşen bir husus yok, çalışmalarımız devam ediyor. Görüşme Türkiye'de mi, ABD mi olacak, ne zaman yapılacak bunlar bakanlıklarımız arasında devam eden konular.”

‘Suriye ziyareti şartlar sağlandığında…’ 

Suriye’de İsrail ile olası bir gerginlik konusunda ise “Tarafların hiçbir şekilde karşı karşıya gelmemesi için yürüyen görüşmeler var. Yeri geldikçe paylaşıyoruz. Amacımız bölgedeki hava araçlarının bir kazaya meydan vermemesi” diyen Fidan, Erdoğan’ın Suriye’ye ziyareti konusunda ise şöyle konuştu: “Genel itibarıyla böyle bir niyeti mevcut, uygun şartlar, tarih ve zemin üzerinde çalışıyoruz. Şartlar sağlandığında kendileri de Suriye'yi ziyaret etmek istiyorlar.”

‘Tek etkili ülke ABD’ 

Gazze konusunda gelen sorular karşısında diğer ülkelerin rolü üzerinde durmayı tercih eden Fidan, “İsrail'in yaptığımı soykırıma her ülkenin bir itirazı var. Temel sorun şu; dünyanın hemen hemen hepsinin hemfikir olduğu bir konu. Cumhurbaşkanımızın ‘Dünya 5'ten büyüktür’ eleştirisi burada kendisini gösteriyor. İsrail üzerinde savaş dışında etki kullanacak tek ülke ABD'dir. Beklentimiz kalıcı barışın sağlanmasına yönelik adımların atılması. Avrupa'dan ve Amerika'dan gelen destek kesilmediği sürece bu soykırımın süreceği ortada. Gazze hassasiyeti kesinlikle sona ermemeli” ifadelerini kullandı.

İsrail’e tüm ilişkiler kesilsin

Fidan “Türkiye başından itibaren kendi etki alanında elinden gelen her şeyi yapmış durumda, bütün adımları attık” dese de 7 Ekim’den bu yana İsrail’le özellikle ticari ve askeri ilişkilerin devam etmesi tepki topluyor. İsrail’e desteğin azalması için gündemden düşmeyen talepler ise kısaca şöyle:

• İsrail’le üçüncü ülkeler veya Filistin üzerinden süren ticaretin sona ermesi,
• İsrail’e silah satan tekellere destek ve kurulan ortaklıkların kesilmesi,
• SOCAR’ın İsrail’e petrol sağlamasının durdurulması,
• NATO’dan çıkılması, üslerin kapatılması,
• İsrail’le tüm ilişkilerin kesilmesi, diğer ülkelerin de teşvik edilmesi.

(Politika Servisi)